KARA MURAT

Tarih: 08.02.2024 11:52

SİSTEMİN ETKİSİZLEŞTİRME YOLLARINDA YENİ YOLLAR

Facebook Twitter Linked-in

Küreselleşme denen sömürü sistemi, klasik düşman algıları ötesinde yeni risk ve tehlikeler ortaya koyduğu gibi etkisizleştirme yollarında yeni yollar eklemiştir.

Çok uluslu şirketlere (ÇUŞ) eli ile ekonomik, sosyal ve kültürel yeni alışkanlıklar ortaya koyan küreselci anlayış, bu şirketlerin taşeronları eli ile etkisizleştirmeye yavaş ve emin adımlar ile devam etmektedir.

Küreselcilerin ilk amacı ulus devletin ortadan kaldırılması olarak gözükse de ulus devletin alternatifsizliğinin gözüktüğü yerlerde istikrarın devamı adına ulus devleti şeklen sürdürmenin yollarını aramaktadırlar.

Etkisizleştirmenin yeni yolları şunlardır.

1-Sahte bir milliyetçilik, dindarlık ve kalkınma havası estirmek.

2- Eskiye dair ne varsa kötüleyip yeni diye diye yenidünya düzenine teşne yapmak.

3-İnanç ve karar süreçlerini tıkamak, basın eli ile manipülasyonu arttırmak.

4- Örgütlü olmanın önüne geçmek.

5- Sorumluluk alanının daraltılması (işe, ülkeye, aileye olan sorumluluğun kaldırılması).

Bunu AKP ve MHP uzlaşısından da rahatlıkla anlamaktayız.

Bunu küreselcilerin madalyalı BOP eş başkanı RTE ye küfredecek kadar muhalefet yapıp uysal kediye dönen siyasetçilerden görmekteyiz.

Bunu ülkemizin kaynaklarının 3-5 zadegan eli ile yağmalanıp halkın açlık ve yoksulluk içinde boğuşmasından anlıyoruz.

Bunu dindar nesil söylemleri, aileyi koruyacağız ifadeleri yanında, dinsizliğin artmasından, boşanma oranlarının rekor kırmasından anlamaktayız.

Bunu ekonominin gidişatından rahatlıkla görebilmekteyiz. Ülkemizde ekonomiyi biçimlendiren başlıca olgu, mal ve hizmet ticaretinden çok, nakit akışı haline gelmiştir! Ekonomide geleneksel üretim faktörleri olan toprak ve emek, giderek daha büyük bir oranda, ikincil duruma düşmüştür. Sermaye giderek tekelleşmektedir. Bizzat piyasa ekonomisi ortadan kalkmaktadır. Sosyal denge alt üst olmuş, işsizlik yaygınlaşmıştır. Ülke borç batağı içindedir. Özelleştirmeler ve yabancı sermaye girişleri sonucunda, millî servetler, şirketler, topraklar elimizden gitmektedir. Büyük zorluk ve özverilerle kurulan tesisler yabancı şirketlerin eline geçmektedir.

Çalarak iş yapmayı ilke edinenler ve yol yapılıyorsa yolsuzluk yoktur gibi salakça bir anlayış yüzünden Yap İşlet Devret gibi ucube Dünya Bankası yöntemleri ile ülke gelecek nesilleri de borçlandırmaktadır. IMF ten borç almamayı başarı diye sunanlar IMF in bir banka(!) olduğunu bildikleri halde başka bankalardan onun verdiği kredi oranının en az 2-3 kat miktarı ile borçlanmaktadırlar.

Allahtan sistemin başarısı insan kaynaklarına ve teşkilat yapısına bağlı da seçtikleri çoluk çocuk yüzünden oyunları hemen kendini ele veriyor.

Tek sıkıntı halkımız yeni yolların çıkmaz sokak olduğunu uyarılara rağmen anlamıyor!

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —