CHP Esenler İlçe Başkan Yardımcısı Aytekin Ayar, iktidarın artık halk için bir hizmet sunma kapasitesine sahip olmadığını belirterek, "Yorulan bir iktidardan kimse hizmet beklemesin. Demokrasiye, insan haklarına, emeğe, emekçiye ve yurttaşına işkence yapan bir anlayıştan kimse barış ve kardeşlik beklemesin. "Ülkeyi iyi yönetiyoruz diyenlere meydan okuyorum. Eğer yüreğiniz varsa sokağa inin, çarşı pazarı gezin, gezebiliyorsanız.
Ülkemiz yangın yerine dönmüş durumda, sokaklar mafya gruplarının cirit attığı, vatandaşların zam yağmuru altında inlediği yerler haline geldi. Saray hanedanları, halkın sesi olan sokakları ve meydanları yok sayarak, 'Ülkeyi iyi yönetiyoruz' söylemi “kocaman bir yalan” Ancak unutmasınlar ki, bu devran bir gün dönecek ve halka yapılan tüm kötülüklerin hesabını bu halk AKP iktidarından çok ağır bir şekilde soracak."
“CANIMIZ DA, MALIMIZ DA GÜVENDE DEĞİL”
Aytekin Ayar, Türkiye’deki demokrasi eksikliğini ve artan yargı baskılarını da dile getirerek, "Demokrasinin olmadığı bir ülkede canımız da, malımız da güvende değil," dedi. Ülke genelinde halkın yaşadığı ekonomik sıkıntılar ve artan siyasi baskılar sonucu, birçok vatandaş sokaklarda ve sosyal medyada hükümetin politikalara karşı tepkilerini dile getiriyor. Gıda ve enerji fiyatlarının hızla artmasıyla birlikte, halk "YETER ARTIK, DÜŞÜN YAKAMIZDAN" diyerek isyan ediyor. Tepkilerini dile getiren yurttaşlar, "Zam yağmuru dayanılmaz hale geldi. Her şeyin fiyatı artarken, bizlere nasıl geçiniyorsunuz diye soran yok, sesini çıkaranlara ise yargı tarafından baskı uygulanıyor, sesini çıkaran, tepki koyanlara yargı sopası gösterilerek hatta savunması alınmadan içeri atılıyor”
İktidarın baskıcı politikalarına karşı tüm toplumsal kesimlerin tepkisi büyümeye devam ediyor. Vatandaşlar, sadece ekonomik sıkıntılarla değil, aynı zamanda siyasi özgürlüklerin kısıtlanmasıyla da ve anayasayı tanımazlıkla da ciddi şekilde endişe duyuyor. Yargıya olan güvenin büyük ölçüde zedelendiğini söylüyorlar.
AKP kurmaylarının sürekli eleştirttiği Vesayetçi rejim olarak nitelendirdiği o dönemlerde bile uzlaşı kültürü vardı çoğunluğun iradesine saygı vardı. 31 Mart 2024 Mahalli İdareler seçimden bugüne yaklaşık 11 ayda Doğu ve Güney Anadolu’da 8, İstanbul’da 1 olmak üzere toplam 9 belediyeye kayyum atanmıştır. Bu halkın iradesini yok saymaktır.
Beşiktaş Belediye Başkanının bizzat kendisinin, Kartal ve Ataşehir belediye başkan yardımcılarının da aralarında bulunduğu 10 kişi tutuklandı. Bu tutuklamalar gösteriyor ki hukuk siyasetin arka bahçesi haline getirilmiştir. Demokrasimiz, hukuk ve adalet sistemimiz 102 yıllık cumhuriyet tarihinde darbe dönemlerinde bile böylesine zarar görmemişti.
Gezi onurumuzdur, gezi bu iktidarın uykularını kaçıran demokratik bir halk hareketidir. Bugün itibariyle Osman Kavala’ya müebbet hapis, Can Atalay, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay, Mine Özartan ve Tayfun Kahraman’a 18’er yıl hapis cezası verildi. Bu davalar AKP hükümetinin muhalefeti susturmak amacıyla yargıyı nasıl aparat haline getirdiğinin en önemli ve ibret verici göstergelerindendir. AKP dönemi hukuksuzluğun adaletsizliğin dibe vurduğu bir dönemdir. “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz”