SER VERİP SIR VERMEYEN YİĞİDİ SAYGI İLE ANIYORUZ...

SER VERİP SIR VERMEYEN YİĞİDİ SAYGI İLE ANIYORUZ...

Ser verip sır vermeyen yiğidi bir kez daha saygı ile anıyoruz... İbrahim Kaypakkaya'nın Diyarbakır Cezaevi'nde işkence ile katledilmesinin üzerinden tam 51 yıl geçti. Anısını ve mücadelesini saygıyla selamlıyoruz.

İbrahim Kaypakkaya, 1948 yılında Çorum'un Sungurlu ilçesine bağlı Karakaya köyünde dünyaya geldi. İlkokulu bitirmesinin ardından önce Hasanoğlan Öğretmen Okulu'na sonra İstanbul'daki Çapa Yüksek Öğretmen Okulu'na başladı. Aynı zamanda İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü öğrencisi olan Kaypakkaya, devrimci fikirlerle bu dönemde tanıştı. Mart 1968'de Çapa Fikir Kulübü'nün kurucuları arasında yer aldı. Çapa Fikir Kulübü'nün başkanı olan Kaypakkaya, ABD'nin 6. Filosu'na karşı bildiri yayınladığı gerekçesiyle Kasım 1968'de okuldan atıldı. 

Haber/ Yılmaz Boyraz

Türkiye İşçi Partisi üyesi olan Kaypakkaya, TİP içindeki Milli Demokratik Devrim-Sosyalist Devrim ayrışmasında Milli Demokratik Devrim tezini savundu. 24 Nisan 1972 tarihinde kurulan Türkiye Komünist Partisi/ Marksist Leninist'in kurucuları arasındaydı. 

KATLEDİLİŞİ

24 Ocak 1973'de Dersim'de girilen bir çatışmada yaralanan Kaypakkaya, günlerce dağda saklandı. Yiyeceğinin bitmesi üzerine indiği köyde bir öğretmenin Kayapakkaya'yı ihbar etmesi sonucunda yakalandı. Yaralı olduğunun bilinmesine rağmen saatlerce yürütülmesi nedeniyle ayak parmakları hissizleşti. Bunun sonucunda kaldırıldığı hastanede 20 Şubat 1973'te ayak parmakları kesildi.

İbrahim Kaypakkaya, Diyarbakır'da dört aylık sorgulama ve işkence sürecinden sonra 9 Mayıs 1973'te babasına sorgusunun bittiğini ve görüşmelerinde sakınca olmadığını belirtip, Çapa FKF ile ilgili hakkında açılan bir soruşturma için bazı belgeleri getirmesini istedi. Mahkemeye çıkartılmasına az bir zaman kala, görgü tanıklarına göre 16 Mayıs 1973'te son bir kez sorguya götürüldü ve 18 Mayıs 1973'te yaşama veda etti. Ölüm sebebi kayıtlara intihar olarak geçti. 

ANNESİ, OĞLUNU ANDIĞI İÇİN İFADE VERMİŞTİ

2012 yılında Şükran Kaypakkaya, oğlunun mezarına gittiği için ifade vermişti. Şükran Kaypakkaya, “Anmada pankart taşıdınız mı", "Yasadışı bir slogan attınız mı?” gibi akıl dışı soruları yanıtlamak zorunda kaldı. Şükran Kaypakkaya, savcıya  “Biz ne yaptık oğlum? İki gözyaşı dökmeyi, bir karanfil koymayı bize çok gördünüz. Bunun neresi suç? Bu nedenle adliyeye gelmek çok ağrıma gidiyor. Ben bir anneyim. Sizin de anneniz var. İstemem sizin anneniz benim yerimde olsun” demişti.

AKP KAYPAKKAYA ÇEŞMESİ'Nİ YIKTI

Maraş'ın Elbistan ilçesine bağlı Demircilik mahallesinde dönemin devrimci gençleri tarafından 1976 yılında 'Kaypakkaya Çeşmesi' olarak adlandırılan çeşme, Elbistan Cumhuriyet Savcılığı tarafından alınan bir kararla yıkılmıştı.