SEÇİM KAZANMAK MI İYİ OY ALMAK MI?

SEÇİM KAZANMAK MI İYİ OY ALMAK MI?

31 Mart aha geldi kapıya dayandı, el mi yaman bey mi kazanacak merakla bekliyoruz. Her seçimin en klişe sözü bu seçim son seçim, köprüden önce son dönemeç. Her seçim biter ama viraj son olmaz, virajlar hep devam eder.

Seçimler biter ama bahaneler hiç bitmez, her seçim sonrası ise yapılan değerlendirmede kaybeden taraf kocaman bir yalanla “iyi oy aldık” sözünün arkasına sığınarak kaybın hesabından güya kurtulur. Yanan ise halk olur, umudu biten ise yine halk olur, koltuk savaşçıları bir şey olmamış gibi yeniden yeni seçimler için palavraları ile yeni umutlar verip dururlar. 

Yerel seçimler yerelin kaderinin seçimleri, doğanın yani canlı varlıkların yaşam özgürlüğünün, haklarının korunup kollandığı, şehirlerin gelişmesine, çağdaşlaşması yönelik çalışmaların katkı sunulacağı seçimlerdir. Belediye Başkanı, Meclis üyesi adayı başvurusunda bulunan her bireyin bu kriterlere uyup uymadığının vicdani muhasebesi yapmalıdır.

Şehirlerde ve ilçelerde belediye meclisi ilin veya ilçenin kaderini belirler. Belediye meclis üyeleri görev yaptıkları bölgedeki sorunlarla ve projelerle ilgilenmeli, halkın barınma alanlarının yağmalanmamasına, şehrin gelişmesine proje sunmalı. Belediye meclis üyesi imar yolsuzluğuna, eğitimden sağlığa, ulaşımdan halkın gıdasının sağlıklı olup üreticiden halka en uygun ulaşmasına kadar olan tüm gelişmelerde bilgili olmalı ve halk yararına olan her konuda projeli ve fikir üretmesi lazım. 

CHP Esenler ilçesinde 4,5 yıl önce seçilenler gibi meclis üyesi olacaksan hiç olmayın daha iyi olur. 

Esenler’de AKP’li belediye Başkanının imar konusunda bilerek ve isteyerek yaptığı yanlışların aslında sorumlusu ve o yolsuzluğun ortağı aklı kıt, fikri olmayan muhalefet meclis üyelerinin çapsızlığından olduğu ortada. Bakınız Göksu, bütçe yapmak için 6 adet menkulün satışını meclise getiriyor, muhalefet “evet satabilirsin” diyor. Göksu istediği araziyi imara acıyor, düzenleme ortaklık payını sıfır gösteriyor ama CHP meclis üyesi itiraz etmiyor. Göksu, kentsel dönüşüm diye yandaş koruması yapıyor, eğitime, sağlığa parmağını sokarak kadercilik yapıyor yine sessiz kalıyorsa muhalefet o suçun ortağıdır. Göksu, askeri alanda konut yapacağına yandaşlarına yol buldurmak için benzin istasyonu yapıp satıyor ama CHP’liler mecliste yine sessiz kalıyorsa bu cehalettir. Muhalefet herşeye karşı çıkmak değildir, muhalefet yol gösterir, halkın yararına olanları savunur, yağmaya talana karşı koyar. İktidar olana doğru yolu gösterir, iktidarın yanlıştan dönmesini sağlar.

Bakın CHP’li üyeler başka neler yapmış; Göksu, camiyi planlarda işlenen dini tesis alanına değil otopark ve park alanına yapıyor ama tepki konulmuyor. Göksu Ramazan Bingöl et lokantasının yerini yandaşına peşkeş çekiyor, 500 adet haftalık vazo, çiçek, ferforje aranjmanı, çelenk, ihaleleri yapıyor sen bunlara sessiz kalıyorsan meclis üyesi değil AKP soytarısı olmuşsun farkında bile değilsin. Bunlar bazıları, diğer akp ortaklıklarınızı yamaya utanıyorum yahu.  

Onun için muhalefete bizden bir teklif, ilçe başkanları ince eleyip sık dokusunlar. Eskiden seçtiğiniz gibi seçerseniz, bu şehre ve bu şehrin halkına ihanet yaparsınız. Size öncelikle üç teknik insan meclise seçmeniz lazım ki yanlışlara karşı koyabilesiniz. Sıralamanızda 1. sıra Mühendis, 2.sıra avukat, 3.sıra hesap uzmanı olursa başarırsınız. Öyle önüne gelen beyin hücreleri gelişmemiş, imar konusunda bilgisi olmayan, hesap ve hukuki bilgisi olmayanları ilk 3’e yazarsanız eskisinden farkı olmaz, eski Fadime halalarla duvara tosladığınız gibi bu sefer uçuruma yuvarlanırsınız. Bizden söylemesi…