Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Sera Kadıgil, Kuzey Irak’ta bir mağarada arama-tarama faaliyeti sırasında metan gazına maruz kalarak hayatını kaybeden 12 asker için Milli Savunma Bakanlığı’na (MSB) sert sözlerle yüklendi.
Katıldığı Tele1 yayınında adeta isyan eden Kadıgil, askerlerin hayatını hiçe sayan ihmalleri gündeme taşıdı.
Kadıgil, "Allah koruyacaksa eğer askeri, sen orada saksı olarak mı oturuyorsun? Ne işe yarıyorsun sen? Bu çocuklar neden öldüler? Sormayacak mıyız?” diyerek devleti ve MSB yetkililerini hedef aldı.
Kadıgil açıklamasında, “Şehitler ölmez, vatan sağolsun” gibi kalıplaşmış sözlerle acının üzerinin örtülemeyeceğini ifade etti:
“Her ‘şehitler ölmez’ dediğinizde o çocuklar hayata geri dönmüyor. Daha önce şehit olmuş bir askerin naaşını aramak için bir mağaraya giriyorlar. Bir tane akıllı insan yok muydu? ‘Bu mağarada gaz olabilir’ diye düşünen bir kişi çıkmadı mı?”
Metan gazı dedektörlerinin internette 500-600 liraya satıldığını vurgulayan Kadıgil, ihmaller zincirini şu sözlerle ifşa etti:
“Dün o kadar üzüldüm ki... Bir metan gazı dedektörü alsaydınız, o askerlerin başına bunlar gelmeyecekti. 12 gencecik fidan toprağın altında olmayacaktı. Beş yüz liralık alet için mi yitirdik bu canları?”
Kadıgil, “Ben bu işin uzmanı değilim” diyerek sözü bilim insanlarına ve askeri uzmanlara bıraktığını vurgulasa da, ortada büyük bir ihmal olduğunu açıkça dile getirdi.
Devletin görevi askerleri dualarla değil, tedbirle korumaktır. Kadıgil’in çıkışı, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Şimdi herkes aynı soruyu soruyor:
"Bu çocuklar neden öldü? Ve bu ölüm göz göre göre neden engellenmedi?"
