Esenlerin en önemli sorunlarından biri otopark, donatı alanı yetersizliği ve yönetenlerin umursamazlığı. Daha büyük sorun ise cehalet ve cehaletin getirdiği saygısızlık, eğitim yoksunluğu ve görgüsüzlük.
Kural tanımazlık olayı Atışalanı’nda kameralarımıza yansıdı. Araç sahibinin şımarıklığını, kural tanımazlığını ve ukalalığını anlamamız için araç sürücüsünün yüzüne bakmamıza, kendisiyle birebir konuşmamıza gerek yok.
İşte manzara, işte insanlıktan nasiplenmemişliğin fotoğrafı ve kurasızlarla girdiğimiz diyalog sonucunda, tarafımızca bu yontulmamışları uyarmamızın karşılığında aldığımız cevaplar. Beyefendi aracın kaldırımda ve aynı zamanda engelli bandında park ettiğini, tekerlekli sandalye ile bir annenin bu hatalı park yüzünden nasıl zorluk çektiğini izah ettiğimizde ve yasaklara neden uymuyorsunuz dediğimizde. Şahısların verdiği cevap zaten sinir katsayımı yükseltti. “Eğer kaldırımda park yasak tabelası yoksa park edebilirmiş! sen kendi işine bak, sen trafik polis ’imisin?” cevapları alıyoruz.
Biz Kaldırım diyoruz, yaya yolu diyoruz "Park Yasak!" tabelası yoksa insanlıktan nasiplenin diyoruz. Trafik ekipleri yeterli değilse sen insan ol, sen konulan kurallara uy, trafikçilere yardımcı ol diyoruz. Yarın senin yaşlı annen, engelli akraban, çocuklu ailen bu gasp ettiğin yoldan geçerken çektiği zorlukları gözünün önüne getir diyoruz. Ey sen araç sahibi, varlıklı şımarık aile çocuğu, ülkenin kara cahili, sana Adam ol- insan ol” demekten başka çok şey aklıma geliyor ama yeri gazetemizin köşesi değil…
Bilmem anladınız mi?
Not: SÖZ VERİYORUM… Kaldırıma park eden araçların, kural tanımayanların bundan sonra başına musallat olacağım…