Esenler Belediye Meclisinin Mart ayı birinci oturumunda İYİ Partili Lütfi Kahveci, Zülfiyare dokundu AKP’li meclis Üyesi Ömer Çetinkaya ise hazır cevap bulmakta zorlandı. Yeni meclis üyesi MASTÖB Başkanı Nazıfe Özdemir, Malatya deprem bölgesinden izlenimlerini anlatı. Özdemir’in hangi siyasi partinin meclis üyesi olduğu ise ilerleyen günlerde belli olacak.
İYİ PARTİLİ LÜTFİ KAHVECİ’NİN KONUŞMASINDAN SATIR ARALARI
“İNADINA “KANAL İSTANBUL” DEDİLER”
İYİ PARTİLİ LÜTFİ KAHVECİ: Deprem ülkesi olduğumuz acı bir gerçek, buna rağmen ana gündemimiz bir türlü bilim olmadı. 20 yıldır ülkeyi yönetenler, rant gelecek yerleri itinayla hesapladılar da bilimin sesini bir türlü duymadılar. İnadına “Kanal İstanbul” dediler de ülkenin deprem gerçeğini hep ikinci plana attılar.
Oysaki her afet, her deprem, bilime sırt çevirenlere, kentsel dönüşümü rantsal dönüşüme çevirenlere, oldukça acı dersler veriyor.
“BİLİM YERİNE HURAFELERİ BENİMSEDİNİZ”
Dünyada bizim gibi deprem kuşağında olan pek çok ülke var. Tedbir yerine itibar peşine düşenler ülkesine ve milletine ağır bedeller ödetiyor.
Parayı, rantı değil halkı önemseyenler, hurafeleri değil bilimi rehber edinenler ise bu dersi en az kayıpla ve başarıyla geçiyor. Mesela Japonya, deprem söz konusu olduğunda Türkiye ile birlikte akla gelen ilk ülke. Geçmiş hatalardan ders alma yeteneği ve afet hazırlama planları, Japonya'yı dünyanın depreme en hazır ülkesi haline getirdi.
“BİZİ HAYATTA TUTACAK OLAN AKILDIR-BİLİMDİR-TEDBİRDİR”
Bizdeki en büyük sorun ne biliyor musunuz? Mevcut iktidarın bir deprem ülkesi olduğumuz gerçeğini idrak edememesi.. Aslına bakarsanız 20 yıldır birçok afet birçok deprem yaşandı ve bu dersi almaları için 20 yıl hayli uzun bir zaman, fakat gereksiz kanallar peşinde koşmaktan deprem konusuna bir türlü odaklanamadılar, toplanma yerlerini imara açmaktan bilim insanlarının ve bilimin sesini de duyamadılar. Liyakatı rafa kaldırdıkları için erken ve etkili müdahaleyi de beceremediler.
Bu depremde bir kez daha gördük ki; hayatımızı kurtaracak en önemli yaşam üçgeni çök-kapan-tutun tatbikatları değildir, bizi hayatta tutacak olan akıldır-bilimdir-tedbirdir. Depremi önleyemeyiz ama ölümleri önleyebiliriz. Bunun için tüm kaynaklar sözde çılgın projelere değil, itibara lükse şatafata değil, deprem konusuna aktarılmalı…
“HALKIMIZ İMAR AFFI SÖZÜNÜ BİR DAHA DUYMAK İSTEMİYOR.”
Her önüne gelenin müteahhit olduğu, müteahhit olanın yapı denetim firması sahibi olduğu bir ülke haline getirdiler ülkeyi. Kim kimi denetliyor kimse bilmiyor. Bunca kusuru görmezden gelenler, acı bilançoya “kader” demeyi de ihmal etmediler. İmar affı ise tam bir cinayet, denetim zaten içler acısıydı bir de kaçak ve çürük yapılaşmaya göz yumuldu. Yapı kayıt belgesi dönemi bir daha açılmamak üzere kapanmalı artık. Halkımız imar affı sözünü bir daha duymak istemiyor.
Depreme dirençli şehirler kurmak ve deprem bilincinin 7’den 70’e gelişmesini sağlamak zorundayız... Yoksa 85 milyon hep birlikte bu enkazın altında kalırız. Artık yaraları sarma zamanı, depremden dersler çıkartma zamanı… Öncelikli olarak her vatandaş, evinin analizini yaptırmalı ve yıkılması gereken, depreme dayanıklı olmayan evini değiştirmek için taşın altına elini koymalı. Şayet bunları yapmazsa taşın altında kalacağını bilmeli… İstanbul’da acilen yıkılması ve depreme karşı güvenli hale getirilmesi gereken binlerce yapı var” diye devam etti...
ÖMER ÇETİNKAYA BÖYLE DEDİ...
SİZ BİR KÖPEK KULÜBESİ BİLE YAPMADINIZ...!
Siz Kentsel Dönüşümü engelleyerek insanların ölümüne sebep oldunuz. Kentsel dönüşümü engellediğiniz yerlerde bayram kutlaması gibi kutlama yaptınız, insanların ölümüne siyaset yaptınız. 4 senedir İBB elinizde yahu siz bir KÖPEK kulübesi bile yapmadınız. Yahu şu köpeğe bir kulübe yaptık diyemezsiniz. İBB Meclis üyeleriniz kentsel dönüşümü durdurmak için 11 dava açmış. Biz AFAD’ı kurmuşuz
VİDEO İZLE…---------------İKİ VİDEO İKİSİNİDE SONUNA KADAR İZLE...