Bizim gibi sokakları “arka sokakları” gezmeyen AKP’nin saraylıları ve Erdoğan gibi tarafgir yönetenler yukarıdan aşağı kim varsa beyaz ekranlardan veya kürsülerden utanmadan, gençlerle, yoksullarla ve tüm halk kesimleri ile dalga geçercesine atıp tutuyorlar.
Muhterem kürsülerden esip gürlüyor, her gürlemesinde inanın gençlerin umutları bir bir tükeniyor, çareyi Avrupa ellerine kaçmakta arıyorlar. Bakın muhterem Erdoğan, böyle diyor "Bir de utanmadan sıkılmadan diyorlar ki işsizlik var. Ne işsizliği ya? Yeter ki iş istesin vatandaş, iş. İş çok. Ama ne diyor; benim istediğim gibi iş yok!" Ama istatistikler “Gençlerin yüzde 65,7’si işsiz” “İŞ MİŞ yok. Sokakları bir dolaşın yeter- Deliriyoruz” seslerini duyacaksınız.
Her ne kadar AKP hükümeti mensupları tarafından işsizlik meselesi göz ardı edilse de işsizlik yok denilse de ülkemizde genç işsizlik krizle birlikte devasa boyutlara ve delirtecek seviyeye ulaştı. İşin daha acı kısmı ise bu işsizlik ortamını fırsata çeviren ve çalışanlara komik paralar öneren işverenler emek sömürüsüne devam ediyor.
Her ne kadar iş dünyasının efendileri vasıfsız işçi dahi bulamıyoruz deseler de bizim gördüğümüz manzara öyle değil. Efendiler aslında işçi değil ücretli köleler arıyorlar. Bizim çocuklar iş ararken onlar kölelerini mültecilerle tamamlamışlar bile.
Gerçekten işsizlik var hem de zirve yapmış. Gençler baba parası yemekten utanç duyuyor, yaşlılar geçmişten kalanların üstüne koymayı bırakmış, babasından kalanları yiyip bitirmenin utancıyla mirasyedi olmuş. Aslında halkımız; utanmasın, halkı aç, yoksul ve işsiz bırakan AKP hükümet erkanı utansın. Onlar fabrikaları bir bir hem de babalar gibi özelleştirenler, satanlar, onlar işsizliği kader diye halka yutturan din ulemalarıdırlar.
Muhterem hazretlerinin ve çocuklarının işsizlik diye bir meselesi olmadığından sallamasyon yapması gayet normaldir. Muhterem kendi partilileri tarafından kandırılıyor ama muhterem hazretleri kandırılmışlığın ilacını bulmuş “ALLAH AFFETSİN” “YA ALLAH BİSMİLLAH” ile uyutmaya devam ediyor. Kim ne derse desin olan yoksula oluyor, kim ne derse desin gerçek olan bizim çocuklar yine işsiz.
İşsizlik ve yoksulluk beraberinde sokakları hareketlendiriyor, kötü alışkanlıkları, kavgaları ve en kötüsü aile içi huzursuzluğu, saygısızlığı günden güne büyütüyor.
Bizden söylemesi ve söylediğimizi Mısır’daki sağır sultan bile duymuş ama AKP’giler duyamamış…”çığ gibi büyüyen işsizlik var, enflasyon var, carı açık ise almış başını gidiyor” halk yandım Allah diyor, sarayın keyfi yerinde, saraylılar koro halinde” MAŞALLAH” diyor, Troller ise uçtuk, uçuyoruz, Elalem bizi kıskanıyor” yazmaktan halen daha yorulmadılar.
Günden güne farklılaşarak, farklılaştırılarak hayatımızı, umudunuzu, geleceğimizi tehdit eden bu iktidarla yaşamaya mecbur bırakıldık, bunun sorumlusu aynı kaderi paylaştığımız işsiz yığınlar, açlığa mahkum bırakılan emekliler verdikleri oylarla, kendileri gibi bizlere de AKP zulmünü yaşatmaya devam ediyorlar…