Cafer Hazretleri… İlahi Cafer. Sen kendini ne zannediyorsun, işlediğin günahları, ihanetleri yazmaktan yoruldum yahu. Onurum dediğin hani o bir numara var ya,,, işte o bir numara hayranlığın, senide başkalarını da yakıp geçti, zavallılığı silah olarak kullanan CHP’nin nemacısı, “be kuralsız adam…”
CHP Esenlerin tepeden inme meclis üyesi Cafer Hazretleri, bu günlerde kendi yol arkadaşlarına kumpas kurmak için meyhane - meyhane dolaşıyor, yine kirli işlere kafa yoruyor. Bizim'de arkamızdan atıp tutuyor, yüzümüze konuşmaya cesareti olmayan Cafer’in, içi başka dışı başka. Cafer- Cafer, yaşının adamı ol yahu. Sen makbul bir adam olsan yokluğunu hissedilir, herkesin her çağırdığı yere gitmezsin, sorar sorgularsın ama sen bu karakterde olmadığın için boyunu aşan işlere amiyane tabirle “maydanoz” olman nedeniyle sana yazma gereği duydum.
Meyhanelerin vazgeçilmezi, şişelerin efendisi, kulisçilerin lideri olarak nam salan ve kumpasçıların elebaşı olarak siyasi tarihe yazıldığını söylüyorlar – (söylüyorum) Son kumpas girişimin CHP Esenler ilçe başkanı Cemal Kaya’ya.
Ben sizin oyununuzu bozduğum için, birlikte olduğunuz çeteleri yazdığım için kızmakta elbette haklısın.
Her dönemin, her düzenin adamı Cafer Hazretleri, CHP Esenlerde her taşın altından sen çıkıyorsun, her oynanan oyunun içinde sen varsın. Sen ne mübarek adamsın. Sahi o yemeğin hesabını kim ödedi, o içkili masanın altında kimler ezildi, kimler… kimler… Ne kadar yoksulun hakkı yenildi, ne kadar yoksulluğun üzerine o masa kuruldu? Sen nereye koşuyorsun, sen güldüğün yüze bir başka gün neden sinsi plan kuruyorsun? Söyleyeyim mi? Ruhuna işlemiş satış, ruhuna işlemiş kör olası ihanet.
Önce masayı kuranla yola çıktın, koluna takıp ağababalarla pazarlık yaptın, sonra kıvırarak Cemal’e yaslandın. Bugünlerde ise sapkınlarla birlik içinde kendi seçtiğin, İlçe Başkanı Cemal Kaya’ya, kumpas kurarak şer odaklığı yapıyorsun. Ben bunlara takılmadım Cafer Hazretleri, ben kul hakkının midenize nasıl indiğine takıldım. Ben semt pazarlarında sebze ve meyve artıkları toplayan, mağaza vitrinlerine bakmaya bile korkan fakir fukaranın yaşadığı bir ülkede, o fakirin hakkı olanla zıkkımlandığınız duruma takıldım. Bu derenin suyu nereden geliyor… anlat hele bizde dinleyelim.
Sen siyaset yaptığın oluşumdan savrularak, eleştiri yaptıklarımıza benzeştin ve o masaya akıl değil zehir akıttın. Geleceğin gençlerine örnek olman, akıl vermen gerekirken nasıl hortumlarım, nasıl beleş’e yudumlarım örneği olmana elbette takıntım oldu. Elbette bir ilçede ilçe başkanı en üst makamı temsil ettiği halde haber verilmemesine ve seçilen örgütün başının yok sayılmasına ben takılırım; be Cafer Hazretleri.
Sana ve senin gibilere son sözüm" bu daha başlangıç, gerisi gelecek…" İsimler ise arşivimde yazılı, yazmaya değmez diye düşündüğümden yazmıyorum. Benden sana en güzel haber bu olsa gerek.