HTŞ, DEVLETLEŞTİ - TERÖR LİSTESİNDEN ÇIKARILACAK MI?

HTŞ, DEVLETLEŞTİ - TERÖR LİSTESİNDEN ÇIKARILACAK MI?

Son yıllarda İslam coğrafyasının bir bölümü, tarihsel bir dönemeçten geçiyor. Savaşlar, yıkımlar, acılar ve derin insan hakları ihlalleri ile tanımlanan bu coğrafya, dini referanslar ve dinci teröristler üzerinden şekilleniyor.

Dini referanslarla nefes alan ve dinci teröristlerin beslendiği bir acayip coğrafyanın parçası olan Suriye, cihatçı terörist grupların elinde bir kaos alanına dönüşmüş durumda. HTŞ, El Kaide’nin Suriye kolu El Nusra’nın devamı ve Türkiye’nin terörist listesinde ama yakında devletleşirse meşrulaşmış mi olacak? AKP’nin, terörist dediği ve Türkiye’nin terörist listesinde yer alan HTŞ ile Erdoğan ittifaka hazırlanıyor, bu ittifak gerçekleşirse kimse şaşırmasın. Güç kimin elindeyse AKP onun yanında yer alır. Gerçi bu ittifakın temelleri 3 Mayıs 2022 yılında o dönemin İçişleri Bakanı Soylu’nun briket evlerin açılışı için İdlib’e gittiği gün sağlanmıştı. Bu coğrafya Arap coğrafyası ve bu coğrafyanın içinde olduğumuz için HTŞ gibi yapılarla istemezsek de onlarla komşu olacağız.

Suriye, özellikle 2011'deki halk ayaklanmasının ardından, Erdoğan, Davutoğlu, ABD başta olmak üzere bölgesel ve küresel aktörlerin etkisiyle- katkılarıyla ve gayretleri ile  iç savaşa sürüklendi. İç savaşın başındaki isyan hareketleri, hızla terörist grupların ve cihatçıların cirit attığı, IŞİD, El Kaide ve benzeri yapıların kafa kestiği, kan içtiği bir arenaya dönüştü. Dini söylemleri, şiddetle harmanlayarak siyasallaştıran bu gruplar, Suriye'deki iç savaşı bir tür "kutsal savaş" olarak tanımladılar ve ideolojik dayatmalarla kendilerine destek buldular. Bu işin ilk başlangıcında yine AKP vardı, yani Suriye’de her kaldırılan taşın altından AKP çıkıyor.

Cihatçıların bu kadar geniş bir coğrafyada etkili olabilmesinin sebeplerinden biri, dini doktrinleri manipüle etmeleri ve halkın dinsel duygularını istismar etmeleridir. Suriye'deki çatışma, sadece bir iç savaş değil, aynı zamanda bu radikal ideolojilerin yayılmasına zemin hazırlayan bir mücadele alanı haline gelmiştir. Bu tür gruplar, sadece birer terörist örgütler değil, aynı zamanda sosyal yapıları parçalamaya çalışan, geleneksel dini anlayışları çarpıtan yapılar olarak da karşımıza çıkıyorlar.

Suriye’deki cihatçı teröristlerin yayılmasının ardında, bölgedeki dinci kesimlerin etkisi de önemli bir yer tutuyor. Bazı İslam ülkelerinde devlet politikalarının, radikal dini akımlara zemin hazırladığı görülüyor. Bu akımlar, radikalizmin yükselmesinin önünü açarken, toplumların geleneksel dini değerlerinden uzaklaşmalarına neden oluyor. Türkiye gibi ülkelerde de zaman zaman radikal dini söylemlerin artması, bölgedeki gerilimleri körüklüyor.

Dinci kesimlerin yükselişi, sadece Suriye gibi bölgesel bir sorunun ötesine geçiyor. Orta Doğu'nun birçok yerinde, radikal İslamcı ideolojiler devlet politikalarına etki ederken, bu düşüncelerin yansıması olan şiddet olayları ve terörizm de küresel bir tehdit haline geliyor. Bu durum, sadece bölgedeki halkları değil, tüm dünyayı etkileyen ve Türkiye’de fırtına olup esmesi ülkemiz için bir güvenlik meselesi olmaya devam ediyor.

Dinci akımların, halkların üzerindeki etkisini aşmak, toplumsal düzeyde güçlü bir hoşgörü ve anlayış kültürü inşa etmekle mümkün olabilir. Ancak; İslam coğrafyasının büyük bir kısmı, ne yazık ki bugün dinci akımların ve terörist örgütlerin elinde. Bu işin sonunun neler getirip neleri götüreceğini bekleyip göreceğiz. 

 



  • Cuma 11.9 ° / 4.6 ° Güneşli
  • Cumartesi 11 ° / 3 ° false
  • Pazar 11.5 ° / 3.4 ° Güneşli