Millet İttifakı’nın masa kurucusu, kaybetti ama daha kötüsü gündeme oturan ortaklarına kazık atması oldu. %48‘le kaybeden yalnız Kılıçdaroğlu olmadı aslında en büyük kaybı CHP yaşadı. Kılıçdaroğlu ve kurmayları bu kayıpla birbirine sım sıkı sarılarak halkın geleceğini, umutlarını bitirmelerine rağmen hiçbir şey yokmuş gibi davranmaları ise kaybı yok oluşa götürüyor. Hele hele herkese kazık atan, yalanları ile kamuoyunda tepkiler alan, yaptığı gizli anlaşmalarla faşizme yelken açan Kemal Bey neden halen daha “ben umudum, tek kurtarıcı benim” polyanacılığını oynuyor? Anla artık be taş kafa Kemal Bey, sen kaybettin ve kaybettirdin senle beraber ülke de kaybetti…
Kemal Bey, Be sorosdaroğlu, Be ABD beslemesi… Bu halk, sana ve partine yalan söyle diye oy vermedi. Sen hemen şimdi, özür borcun olan özrü dile ki geride kalanlar sana inceden inceye selam göndermesin. Aslında ne özürle ne istifayla yarattığın tahribat, arkanda bıraktığın enkaz kalkmaz. Özür dile ve özeleştiri yap ki halkımız siyasi ahlak bitmemiş düşüncesiyle yerel seçimlerde sandığa gönül rızasıyla gitsin, enkazın bir zerresini olsa bile yerel seçimlerde kaldırmak için cesaretlensin.
Sana demedik mi veya demediler mi kazanamazsın, tutmaz senin adaylığın. Elbette dediler ama sen bir proje olduğun için, birilerinin maşası olduğun için bildiğini değil, bilinen gerçek “talimatı” yerine getirdin.
Kemal Kılıçdaroğlu olarak adaylığı elde etmek ama kaybedeceğini bile bile dağıttığın rüşvetler, verdiğin avantalar bugün gün yüzüne çıkmışken daha o koltuk da neden oturmak için çırpınıyorsun? Sen ve etrafını sarmalayan bir avuç müptezel seçimlerde yapmadığınız çalışmayı masa başında yaparak seçimleri halk çıkarcılığına (popülizme ) indirgediniz. Türkiye gerçeğinden savrularak “Ben Kemal- Sana söz” gibi basit siyasetle herkesi uyuttunuz.
Yoksul halk kesimlerinin umutlarını tüketmek hafif kalır umutları ve geleceğe dair ne varsa bitirdiniz. Devletin makamlarını, milletvekilliklerini babanızın malıymış gibi veya kendi şahsi mülkünmüş gibi kapalı kapılar ardında üç kuruşluk beş para edemezlere peşkeş çektin. Yetmezmiş gibi dostlarına kazık attın, onların arkasından gizli pazarlıklarla hiçbir ahlakı kurallarla bağdaşmayan kirli işler cevirdin. Şahsını ve mezhepsel düşünceni her şeyin üstünde tutarak kendi emelleri ve siyasi ikballerin için kullanman senin kimlere hizmet yaptığını ve halka ihanetini göstermiş oldu Bay Kemal…
Bay Kemal veya ben Kemal, Bak CHP ve sen kaybettiniz, bu kayıp milyonlarca insanımızın her gün daha da yoksul, umutsuz ve isyankar olmasını yarattı. Ülke kaybetti ama sen diyorsun “Dünya’nın sonu değil” azcık onurun varsa hesap soracağız dediğimiz AKP’lilerden önce çık hesap ver. Yok, hesap vermem diyorsan bu halk senide hesap soracakları kişiler listesine ekledi… Bay KEMAL…