Sözcü gazetesi hep böyle boşluğa düşüyor, hep ısmarlama haberler yüzünden eğilip bükülüyor. Sıkıntıyı ise yine yerelin alın deri döken emekçi gazetecileri çekiyor.
Esenleri bilmeyen, gelmeyen, görmeyen ana akın medya çok çabuk ve kolay dolmuşa geliyor. CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç’ın, CHP Esenler İlçe Başkanı Ütebay’ın, meclis üyesi Kemal Şahin’in ana akın medyaya köprü olduğu ve o köprüden Sözcü gibi gazeteler geçmeye kalkışırsa, işte böyle işler olur ve o köprü çöker. Bu isimlerin kıblesi mezhep, Kâbeleri çıkar ilişkisi, yaptıkları en kolay iş müfterilik, karalamak… Bunların mideleri haram lokmalarla dolu beyinleri boş, bu çapsızların rezilliklerini ne olur sorun bizlere. Sözcü’nün köşe yazarını bırakın muhabirlerini ve ana akın medyayı yalanları ile defalarca taklaya bunlar getirmedi mi?
Aytunç Erkin, birilerinin aklı ile sorsanız Esenleri gözlemlemiş. Halbuki muhabirleri ve geniş kadrosu olan bir yayın organı birilerinin aklı ile bir ilçeyi kaleme almaz, gider yerinde inceler, yönetenlere, mülkiye amirine mikrofon uzatır, yerelin emekçi basınıyla istişare yapar sonrada izlenimlerini yazar. Yanı hazırcı olmaz, Göksu’ya malzeme vermez.
Erkin’in köşe yazısına kızan Tevfik Göksu köşe yazarını aradı ve Kılınç’ın “verilere dayanmadan” bu açıklamayı yaptığını iddia etti.
Göksu: “Mafya, uyuşturucu, İstanbul’da bir ilçe! başlıklı yazınızı büyük bir üzüntü ve hayretler içinde okuduk. Bahsettiğiniz konularda en ciddi çalışmaları yapan ve çok başarılı sonuçlar elde eden bir belediye yönetimin bulunduğu Esenler’i bu şekilde töhmet altında sokmanız gerçeklerle bağdaşmamaktadır” dedi ve bazı rakamlar vererek yine o bildiğimiz koca yalanı söyledi ”Esenler Huzurun ve Esenlik Kenti, İstanbul'un en güvenli ilçesi olduğu palavrasını sıktı. Sorsaydınız Göksu’ya böyle güzel ve huzurlu bir ilçe ‘de neden oturmuyorsunuz? Neden çocuklarınızı bu ilçenin okullarında okutmuyorsunuz?
Bak Aytunç Ergin, Esenler; işsizliğin, yoksulluğun, cemaat ve tarikatların en yoğun örgütlendiği bir ilçe. Esenler AKP’nin kalesi, oy deposu. Esenler çarpık yapılanmanın merkezi, depremde en çok kayıp verecek olan ilçelerden bir yer. İmar yolsuzluğunun, arsa rantının yapıldığı bir ilçe. Esenler eğitimde en geri kalmış bir yer, okul arazileri bir gecede plan değişikliği ile özel sağlık alanına dönüştürülerek birilerine peşkeş çekilen yer.
Elbette bu kadar çarpıklığın, yoksulluğun olduğu bir yerde her türlü kötülükler olur. Tüm kötülüklerin yaratıldığı yoksulluğun olduğu yerde ise kötülükler hayat bulur. Göksu ve zihniyeti gelecek nesillere bıraktığı miras, yalancı, hırsız, aç, işsiz ve şahsı menfaatinden başka bir düşüncesi olmayan kitlelerdir. AKP düzeni içinde elbette kötülüklerle hep birlikte mücadele yapmak her yurtseverin görevidir ama Esenler’de ve birçok ilçemizde kötülükler o kadar çok ki, gençlerimiz, insanlarımız ekonomik zorluklarla, yeterli eğitim almadığı bir dünya düzeninde ve bu kadar kötülükle boğuştukları bir yerde bırakın uyuşturucuyu "kezzap" bile içiliyorsa suçu yalnız Göksu’ya ve Esenlere bağlamayalım.