Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Esenler ilçe temsilcisi, Akademisyen Şeref Yumurtacı işi gücü bırakmış sahte broşür dağıtma yolu ile her türlü sahtekarlığa başvurarak yeni bir hırsızlık sektörü yaratmanın peşine düştü; ama fena yakalandı. Akademisyen Şeref Yumurtacı yakalanınca, namuslu ve dini bütün bir mümin olduğunu kanıtlayarak suçunu inkar etmedi. Ama biz gazeteciler hırsızlığını ve namussuzluğa varacak boyutta kirli işlere bulaşmış Esenler'deki bazı CHP’lileri işbaşında yakaladığımızda suçlarını inkâr ettiler. İki tarafın bize göre birbirine benzer yönleri çok fazla…
(TÜGVA) Esenler ilçe temsilcisi, Akademisyen Şeref Yumurtacı’yı yakalayanlar ise Esenlerde isminde şaibe bulunan bazı CHP’lilerdi. Bu şaibeli isimlerin de temiz olduklarını söylemek doğru olmaz. Bir taraf broşür yolu ile bir siyasi partiyi karalıyor ve o siyasi partililerin emeğini çalıyor, diğer taraf ise benzer yollarla, huzur hakkı karşılığında İBB İştiraklerine ve İBB’ye kendi kadrolarını yerleştirmek suretiyle hakkı olanın hakkını çalıyor ve hakkı olmayanlarla kadrolaşıyorlar. Bu eylemin adı olsa olsa emek hırsızlığı olur. Yakalarına taktıkları parti rozetiyle çocuklarımızın hakkını hak etmeyenlere peşkeş çekenler de broşür sahtekarları gibi hırsız değil de nedir!.. İki taraf da emek hırsızı, İki taraf da ahlaksız… MEYDAN HIRSIZLARA KALMIŞ…
Yakalayanlardan birisi ise ne gariptir ki işlediği suçların hesabını vermemiş, parti egemenlerince korunan bir kişidir. Bu ahlak yoksunu partisinde namussuzluk yapanları, tacize varan suçları işleyenleri, kollayıp koruyan, namuslu üyeleri partiden uzaklaştırmak için her türlü yalanları söyleyen birisidir ve bu birisi bu ahlaksızlıklarının karşılığı olarak CHP’den Milletvekili adayı yapıldı…
Sözün özü: Yoktur bunların birbirinden farkı. ALİMLE SOHBET ET Kİ, ALASIN MERTEBE SAKIN HA… BAZI CHP'Lİ CAHİLLERLE SOHBET ETME, DÖNERSİN MERKEBE.
