“ERDOĞAN VE AVENESİ BOP EŞ BAŞKANLIĞI BÜYÜSÜNE KAPILMIŞ”

“ERDOĞAN VE AVENESİ BOP EŞ BAŞKANLIĞI BÜYÜSÜNE KAPILMIŞ”

İYİ PARTİ Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu “İYİ Partinin kadroları içinde onlarca Tayyip Erdoğan var. Erdoğan Anayasaya aykırı olarak milletten yeniden yetki almaya kalkışıyor, buna sonuna kadar hayır diyeceğiz” dedi.

İYİ PARTİ Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, İstanbul Beylikdüzün’de ilçe teşkilatının kahvaltılı toplantısında Erdoğan’a ve avenesine veryansın etti. Dervişoğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle…

İYİ PARTİ Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu:  Yaşım kaç olursa olsun hocalarımdan öğrendiğim bir şey var, ”Ders varsa kaçırılmaz” o sebeple bugün mademki Beylikdüzü’nde iyi partililer bir araya geldim.  Kendi geleceklerine vade biçenlere bir ders verme kararlılığı sergileyeceksiniz, o zaman bende hem dersimi alayım ve buranın imanıyla azmiyle buluşayım dedim. Verilecek ders Varsa muhataplarına vereyim istedim. Dava arkadaşlarınla birlikte aranızdayım Türkiye'ye çok zor günler geçiriyor hem içeride Hem dışarıda fevkalade önemli günler geçiyor ve bütün bunların sorumluları da bu zamana kadar yaşananlardan kendi paylarına düşeni almamış olacaklar ki yeni bir gelecek planı için kendilerine yeni stratejiler belirliyorlar. Tayyip Erdoğan'ı izlemekten yoruldum doğrusunu isterseniz kendisini dinlemekten de sıkıldım. Sabah yine televizyonu açtım diyor ki; “işin zor tarafını geride bıraktık Şimdi kolay tarafına geçtik” 22 sene sonra Erdoğan, zoru kolaylaştıracak hale gelmiş Evet gelmiş Çiftçi toprağa düşürdüğü terinin karşılığını alamıyor ürününü tarlasında bırakıyor. 

“ANAYASAYA AYKIRI OLARAK MİLLETTEN YENİDEN YETKİ ALMAYA KALKIŞIYOR

Emekli- dul - yetim tenceresini kaynatamıyor evlatlarımız hastanelerde öldürülüp katlediliyor devletin esirgeme kurumlarına emanet ettiğimiz çocuklarımız tecavüze uğruyor, ya da katlediliyor gençler geleceklerinden umudunu yitirmiş vize kuyruklarında istikbal arıyor. Tayyip Erdoğan çıraklık dönemini bitirmiş ustalık dönemi için Anayasaya aykırı olarak milletten yeniden yetki almaya kalkışıyor, buna sonuna kadar hayır diyeceğiz. Türkiye'yi bugün getirdikleri bu olumsuz noktadan bu karanlıktan Kurtarmak gibi tarihi bir sorumlulukla karşı karşıya bulunduğumuz asla unutulmamalıyız. Değerli dava arkadaşlarım Türkiye'nin kurtulabilmesi için iyi Parti'nin kurtulması ve iyi Parti'ye biçilen vadeleri aşarak Türkiye'nin istikbaline yönelik adımları atmaya muktedir kadrolarla büyük bir yolculuk başlatması lazım. Kadrolarımızın kimler olduğu merak ediliyor biz bu insanları bir türlü mutlu edemedik Türkiye'nin en iyi ekonomistleri bizde, Türkiye'nin en iyi hukukçuları bizde, Türkiye'nin en iyi ama en iyi eğitimcileri bizde Türkiye'nin en iyi jeopolitik ve stratejik okuyucuları bizde. Türkiye’nin bütün sorunlarını köktenci bir bakış açısıyla çözmeye muktedir kadrolar bizde. 

Bugün İYİ Partinin kadroları Beylikdüzü'nde. Bu kadrolar içinde onlarca Tayyip Erdoğan var, bu kadronun içinde onlarca hükümete bakanlık yapabilecek siyasi bilgiye ve birikime sahip insanlar. Onlarca Tayyip Erdoğan var dedim ama ona benzetmesinler onun daha imanlısı, inanmışı, daha vatanseveri, halkını seveni burada. 

Bakın ülkemizin güneyinde Suriye’nin kuzeyinde de önemli olaylar yaşanıyor önümüze her mikrofon uzattıklarında söyledik. Türkiye Cumhuriyeti Devleti şahsi ilişkilerle dış politikası yönetilecek küçük bir ülke değildir. 3000 bin yıllık devlet geleneğini bin yıldır yaşadığı bu coğrafyaya taşımış İki cihan İmparatorluğu üzerine büyük bir Cumhuriyet inşa etmiştir. Devletin 3 bin yıllık birikiminin, kapasitesinin bugün işbaşında bulunan iktidar tarafından doğru bir biçimde idrak edilmemesinin sebebiyle dış politika alanında büyük risklerle karşı karşıyayız. Bunların tamamının toptancı bir tarih şuuruna sahip olmamaktan ve kendi önlerine koyulan tabaktan istedikleri gibi doyma arzusundan kaynaklanıyor.  Bütün bunların başında önce yaptıkları iş Tayyip Erdoğan'ın ve avenesinin, kendilerini büyük Orta Doğu projesinin eş Başkanlığının büyüsüne kaptırmak olmuştu. Ondan sonra bölgemizde tanzim edilen politikalarla Emperyalist güçlerin oyuncağı durumuna düşürüldük ve akabinde Şah olmamız icap eden coğrafyada Koskoca Türkiye Cumhuriyetini bu ülkeyi yönetememezlerin Yönetmeyi beceremeyenlerin yüzünden piyon durumuna getirildik.  Bunlara sessiz kalabilmemiz kayıtsız kalabilmemiz mümkün değildir şimdi de algıyı farklı bir biçimde yönetmeye çalışıyorlar Dün sosyal Medya'yı takip eden arkadaşlarımız bana bazı paylaşımları getirdi. Diyorlar ki; HALEP 82 LASKİYE 83 olacakmış. Selefi çihatçi teröristler Suriye’nin toprak bütünlüğünü ortadan kaldırabilecek hamlede bulundular. Türkiye'nin bu gruplarla bir anılmasını temin edecek her türlü girişimden azami ölçüde uzak durmak mecburiyetindeyiz terör örgütünü sınırdaş yapan hükümet bununla övmek yerine kendinden utanmalıdır. Ayrıca bu zamana kadar jeopolitiğinden kaynaklı riskleri doğru okumayıp batı emperyalizminin kölesi durumuna düşürülmenin, bazı çevrelerin yol göstermeleri ülkemizin başına belalar getirmiştir. şimdi Türkiye'nin farklı adımlar atmaya yönelik bir takım Maraz i hamleler geliştirilmektedir.  bunlardan biri Abdullah Öcalan’ın  bölge coğrafyasında yaşanan gelişmelerde önemli aktörmüş gibi sunulması ve onun ortaya koyacağı duruşlar bölgede barışın huzurun sağlanacağına yönelik bir ham iddianın yaşama geçirilmiş olmasıdır. Abdullah Öcalan'ın Suriye'de Suriye demokratik güçlerini Suriye'nin kuzeyinde YPG'yi ve PYD'yi istediği gibi sevk ve idare edebileceğini düşünmek akıl deli dışılıktan Öte bir milli delilik alametidir bu ülkeyi yönetenlerin delirmişliğinin ifadesidir. Hatta üstüne üstlük Bir de Abdullah Öcalan'ın Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsüne taşınarak terör örgütüne silah bırakma çağrısı yapmasını temenni etme Türk milletiyle dalga geçmektir.  Bunu söyleyen ve gündeme getiren siyasi partilere ve o siyasi partileri yönettiği iddiasında bulunan ve Türk Milliyetçisi olduğunu söyleyenlerin bu yaptıkları o milliyetçilere züldür- utançtır.  Biz içinden çıktığımız bu yapının bugün takındığı tavra utanıyor ve üzülüyoruz. Ama bunun arkasında bir gerekçe olsa gerektir diye düşünüyorum Acaba ne yapılmak istenmektedir ne planlanmak istenmektedir İmralı da hükümlü bir cani başının Türkiye Büyük Millet Meclisine getirilerek şerefli kürsüden millete ya da partisine hitap ettirilmeye kalkışılmasının Ardında yatan gerçek Acaba ne olacaktır. Abdullah Öcalan Ankara'nın herhangi bir semtinde oturmuyor Abdullah Öcalan İmranlı’da tutuklu Türkiye Büyük Millet Meclisine gelebilmesi için Umut hakkında serbest bırakılması icap ediyor iyi Parti olarak arkadaşlarımızın direnciyle net olarak ifade ettik bizim cesetlerimizi çiğnemeden o cani Türkiye Büyük Millet Meclisine giremez. Anladık ki iş başka yerlere doğru evriliyor.  Bütün bunların arkasında bir genel af planlaması vardır. Değerli dava arkadaşlarım; herkesi kapsayacak bir genel af planlaması vardır. Öcalan’ın serbest bırakılmasından özel bir muratları var ise ve terörün sonlandırılması için Abdullah Öcalan'ın serbest kalmasının gerekliliğine vurgu yapıyorlarsa o zaman buradan sesleniyorum gücün yetiyorsa Recep Tayyip Erdoğan senin yetkin var Abdullah Öcalan'ı istediğin zaman affedebilirsin ama Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bir genel affa Geçit vermeyeceğiz. Çünkü bu affa geçit vermek demek Türkiye'nin başına büyük belalar ören Fethullah Gülen terör örgütü yüzünden ve o terör örgütüne bağlılıkları yüzünden hapishanelerde olan FETÖCÜLERİ de dışarıya çıkaracaklar. Ülkenin namusuna göz dikmiş ne kadar eli kanlı katil varsa, mafya varsa bu afla dışarıya çıkaracak. Eğer bu af planı şayet bu beden fiile düşünceden eyleme dönüşecek olur ise onların ağababaları da serbest bırakılacak bu tezgaha düşmeyeceğiz bu planı yaşama geçirilmesine asla ve kata müsaade etmeyeceğiz. Her yerde söylüyorum; bu iktidarın bir merkez akla ihtiyacı vardır. 

Herkes zannediyor ki ben Merkez deyince çemberin ortasındaki bir noktadan bahsediyorum pergelin koyulduğu. Ve o Çemberi oluşturan alan dikkat ederseniz bir geniş alandır. Merkez sağ düşüncenin sahipleri vardır Sevdası Türkiye kaygısı Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin geleceği olanlar vardır ama bunların merkezin dışına itilmişler. Şimdi o çembere zorlanarak gönderilen bütün siyasi görüşlerin bir alanda toplanabilmesini temin etmek görevi de bugün iyi partililere düşmüştür. Toplumun en köşesinden en uzak köşesine çizilen çizginin oluşturduğu bileşkedir Merkezi tarif ettim. Değil Türkiye'yi kapsayacak büyük bir siyasi alandır bu alanda müşterek yolculuğumuzu sürdürmek üzere büyük bir yolculuk başlatmış bulunuyoruz. Bu ülkenin her bir Ferdi Cenabı Allah'ın bize Mukaddes firemanesidir tacısıyla solcusuyla ettik köken farklılıklarıyla kullandıkları milli itibariyle hangi yaştan olursa olsun genciyle yaşlısıyla kadını erkeğiyle büyük bir Türkiye'yi yeniden inşa etmek kararlılığının buluştuğu yer İYİ Partidir.  O sebeple birbirimize her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var.

%7'ler %8'ler %10'lar Bize yetmiyor bazı siyasi partilerin kendi partilerinden uzaklaşmış oylarına bizi talibiz. Onların da toplamına baksanız onlar da %7'yi açmıyor yani tamamını alsak tamamı 15 yapıyor %15'te Bize yetmiyor O da bir hedeftir ama bizde yetmiyor. Neden yetmiyor Çünkü ben %50+1'le sizlerle birlikte bu ülkeyi yönetmeye talebim” diyerek konuşmasını sürdürdü. 

Konuşmanın tamamı VİDEO İZLE...