6 Şubat depremlerinde yakınlarını kaybedenler tarafından oluşturulan Adalet Peşinde Aileleri Platformu, Ankara’da nöbetinin ikinci gününde deprem sanıklarının 11. Yargı Paketi'nin 27. maddesi kapsamından muaf tutulması isteğiyle TBMM’de siyasi parti temsilcileriyle görüşme gerçekleştirdi. Konuya ilişkin Cumhuriyet’e konuşan Rönesans Rezidans’ta annesini, babasını ve kız kardeşini yitiren avukat Yeşim Toplu, “O günlerde ceset bekliyorduk. Şimdi adalet bekliyoruz. Çok yorulduk” dedi.
6 Şubat depremlerinde yakınlarını kaybedenler tarafından oluşturulan Adalet Peşinde Aileleri Platformu, Ankara’da nöbetinin ikinci günündeydi.
Deprem sanıklarının 11. Yargı Paketi'nin 27. maddesi kapsamından muaf tutulması isteğiyle Meclis’in yakınında bulunan Cemal Süreya Parkı’nda nöbet tutan platform üyeleri, dün TBMM'de siyasi partilerin Grup Başkanvekilleri ile görüştü.
AKP ile yapılan görüşmeye, geçtiğimiz görüşmelerde platform üyelerine deprem sanıklarına ilişkin ‘2 yıl yattı yetmedi mi’ diyen AKP Grup Başkanı ve Adana Milletvekili Abdullah Güler’in de katıldığı öğrenildi. Saatler boyu süren görüşmelerin ardından parka dönen aileler, burada açıklama yaptı.
Açıklamanın yapıldığı yerin önünde bulunan Topraklık alana, tahtalardan yapılma kazıklar dikilerek temsili mezarlıklar yapıldığı görüldü. Alan, pankartların ve depremlerde enkaz altında yaşamını yitiren yurttaşların fotoğraflarıyla donatıldı.

‘SONUÇ ALANA KADAR AYRILMAYACAĞIZ’
Açıklama, Rönesans Rezidans’ta annesini, babasını ve kız kardeşini yitiren avukat Yeşim Toplu ve Hatay Rana Apartmanı’nda anne ve babasını yitiren avukat Eren Can tarafından yapıldı.
Açıklama sırasında platform üyelerine Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Başkanı Orhan Yıldırım ve Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Derya Uğur da destek verdi. İlk olarak konuşan Toplu, “Bütün partilerle görüştük. Bütün partiler bizi dinledi ama net bir dönüt alamadık. Çalışma yapıldığını, sonuçla ilgili bizi bilgilendireceklerini söylediler. Ne zaman ki bu konuyla ilgili düzenleme yapılacak, o zaman rahatlayacağız. Nasıl ki enkazda yakınlarımızı beklediysek, buradan öyle ayrılmayacağız” dedi.
Can ise, “Milletvekillerinden sesimizi duymalarını istiyoruz. CHP ve DEM Parti özellikle hassasiyetle yanımızda durdular. AKP ve MHP vekilleri de taleplerimizden haberdar. Dün 21 Aralık en uzun geceydi. Ama bizim için en uzun gece 6 Şubat 2023’tü. Depremlerin üzerinden 3 yıl geçmedi, yargılamalar bitmedi. Cezalar verilmedi. Henüz cezalar verilmeden infaz indirimi konuşur olduk. Bizler acılıyız, yasımızı tutamadık. Bugün burada olmaktan utanç duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
‘DEPREM ZAMANI DUYMADINIZ, ŞİMDİ DUYACAKSINIZ’
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Yıldırım ise, “Ülke, yaşanan büyük felaketin acılarını henüz sarmadan, depremde yaşamlarını kaybeden 10 binlerce yurttaşımızın ölüm sebebi olan müteahhitlerin yeterli cezayı almadığı ortadayken, Meclis’te başka yasalar arasına sıkıştırılmak istenen bu yargı paketiyle suçlu müteahhitlerin denetimli serbestlik adı altında dışarıyla çıkartılmasını, ülkemiz, halkımız, deprem mağdurları ve 86 milyon adına kabul edilecek bir olay olarak görmüyoruz. 600 vekile, halk adına bir kez daha sesleniyoruz. Deprem zamanı enkaz altında ‘sesimi duyan var mı’ diyenleri duymadınız. Şimdi aynısını söyleyen bu insanları duymak zorundasınız” dedi.
‘ÇOK YORULDUK AMA BAŞIMIZ DİK’
Daha sonra gazetemiz Cumhuriyet’e konuşan avukat Toplu, “Hava koşulları o güne çok benzer. O günlerde ceset bekliyorduk. şimdi adalet bekliyoruz. Çok yorulduk. Ama buradaki herkesin başı dik. Deprem suçlularını asla affetmiyoruz. Biz affetmiyorsak kimse affedemez. Herkes bizim sesimizi duydu. Evet denirse, herkes ne yaptığını çok iyi biliyor olacak. Bütün halkı buraya desteğe bekliyorum. Kimse sadece 6 Şubat’ta anmalarda yanımızda olmasın. Buraya da gelsinler” diye konuştu.
Gazetemizin sorularını yanıtlayan Duygu İnegöllü ise, “Çok sevdiğimiz insanları kaybettik. Affetmemiz mümkün değil. Bu suçlu insanlar hala serbestler ve inşaat sektöründe çalışmaya devam ediyorlar. Bu vekiller acaba sevdiklerini onların evlerinde oturturlar mıydı? Müteahhitler, defalarca apartmanın kusurlarına ‘bu paraya ancak bunu alırsınız’ yanıtını vermiş. Bu bile başlı başına bu insanların ne kadar kötü niyetli olduğunu gösteriyor. Onları aramızda istemiyoruz” dedi.
