DEM Parti tarafından TBMM'ye sunulan Meclis araştırma önergesinin gerekçesini açıklayan DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan, şunları söyledi:
Hiçe sayılan mevzuat, sahte seçmenler, partili vali"
"Son yıllarda seçimden seçime iktidar tarafından koşturuluyoruz. Diğer seçimlerde olduğu gibi bu seçimde de seçim güvenliğinin esamesi okunmuyor. 2017 Anayasa referandumunda mevzuata aykırı olmasına rağmen mühürsüz oylar geçerli sayıldı. 24 Haziran 2018'de sandık taşımadan, sahte seçmenlere kadar bir sürü usulsüzlükler kabul edildi. 31 Mart 2019'da birçok ilde sahte seçmenler, tek bir adreste binlerce seçmen kaydedildi. Bitlis'te binden fazla sahte seçmen niye var? Şırnak'ta sahte seçmen niye var? Seçime 22 partinin girdiği bir yerde vali bir partinin mensubu gibi kapı kapı gezerek oy istiyor. Bugün eş genel başkanlarımızın geçtiği her il, ilçe, beldede yapılan her mitingimiz, halk buluşmamıza yoğun bir tecrit ve abluka altında giriyoruz."
Kamu kaynaklarını siyasi partilerin propagandasi için kullanmak
Öneri üzerine söz alan Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, yaptığı konuşmada, özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sonrasında seçim güvenliğiyle ilgili endişelerin arttığını belirtti. Kaya, seçimlerin adil bir şekilde yürütülmesi ve milli iradenin sandığa doğru yansıtılmasının önemine vurgu yaparak, kamu kaynaklarının siyasi parti propagandası için kullanılmasının yanlış olduğunu ifade etti. Saadet Partisi olarak, seçimlerin sağlıklı bir demokrasi içinde yürütülmesi ve iktidarın seçim güvenliğini tam olarak sağlama konusunda sorumluluk alması gerektiğine işaret etti.
Uzaya astronot gönderdik ancak hâlâ seçim güvenliği konuşuyoruz"
İYİ Parti Grubu adına söz alan Afyonkarahisar Milletvekili Hakan Şeref Olgun da şöyle konuştu:
“Uzaya astronot dahi gönderdik, gel gelelim ülkemizde gerçekleştirilen bütün seçimlerde hala seçim güvenliği tartışıyoruz. Ülkemizde devlet kurumlarına olan güveni yitirdik, siyasi partiler olarak seçmen listelerini temin edip tek tek kontrol ediyoruz. Gelişmiş demokrasilerde tartışma konusu olmaması gereken seçim güvenliği kavramı ülkemizin öncelikli gündemlerinden biri oldu. seçim öncesi, seçim günü ve seçim sonrası görevinizi hukuka ve meslek ahlakınıza uygun yapın. Kolluk güçleri ve yargı mensupları üzerinden oyun kurmayın. Bütün seçim bölgelerinde seçimin güvenli ve akıllarda soru işareti bırakmayacak şekilde uygulanması esas olmalıdır.”
"Ordu artı AKP eşittir iktidar denklemi kurmaya çalışıyorsunuz"
CHP Grubu adına konuşan Kars Milletvekili İnan Akgün Alp de şunları dile getirdi:
"31 Mart seçimlerine AKP nasıl hazırlanmış? Bir seçmen mobilizasyonu deniyorlar. Az oy farkıyla seçim sonuçlarının değiştiği Anadolu'nun bazı ilçelerine ve illere askerlerimizi ve polislerimizi seçmen olarak kaydırmak suretiyle o illerin ve ilçelerin seçim sonuçlarını değiştirmeyi umuyorlar. AKP için sonun başlangıcı olur bu yöntem. Bugün askerleri ve polisleri seçmen olarak kaydetmek suretiyle ordu artı AKP eşittir iktidar denklemi kurmaya çalışıyorsunuz. Bu sizin fikri olarak sonunuzu getirecektir, uyarıyorum. Kars'a seçmen olarak kaydırdığınız 3 bin 500 askerimizi oy kullandıkları okul kapısında bekliyor olacağım ve onların gözlerine bakacağım. Hulusi Akar'ı bu işten vazgeçmeye davet ediyorum."