DEM Parti Bahçeli, Demirtaş görüşmesini doğruladı

DEM Parti Bahçeli, Demirtaş görüşmesini doğruladı

DEM Parti sözcüsü Ayşegül Doğan, 1 Mart tarihinde yapıldığı iddia edilen Bahçeli-Selahattin Demirtaş görüşmesini doğruladı.

DEM Parti sözcüsü Ayşegül Doğan, partinin merkez binasında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Nagehan Alçı tarafından ortaya atılan iddiaya göre MHP lideri Bahçeli geçtiğimiz günlerde Öcalan'ın çağrısının okunmasının ardından HDP eski eş genel başkanı Demirtaş ile telefon görüşmesi gerçekleştirmişti. MHP Lideri Bahçeli, Selahattin Demirtaş'ı telefonla aradı Parti sözcüsü Doğan bu iddiayı teyit ederek şöyle dedi:

"Partiler arası diyalog, liderler arası diyalog bizim bugüne kadar savunduğumuz şeyler. Teyit ediyorum görüşmeleri. Hem Ahmet Türk ile hem de Selahattin Demirtaş ile yapılan görüşmeleri teyit ediyorum"

Ayşegül Doğan'ın basın açıklamasından satır başları şu şekilde:

Sayın Bahçeli ile yapılan telefon trafiklerine ilişkin genel olarak bir soru geldi. Soruları duymayan ve bizleri izleyen, merak edenler için önce bunu söyleyeyim. İkinci soru şuydu.

Sizin sorduğunuz soru. Siz bunu demokratikleşme kavramıyla ifade ediyorsunuz dediniz.

Şimdi bakınız, gelen çağrıya lütfen barış ve demokratik toplum çağrısı. Metnin içeriğinde de demokrasi vurgusunu sıklıkla görmeniz mümkün. Dolayısıyla bu bizim için yeni bir kavramsallaştırma değil. Sayın Öcalan’ı takip edenler, savunmalarını, kitaplarını, yıllardır yaptığı çağrıları, yani gerek 93 yılında ardından 99’da, sonra 2013 yılında sonra işte savunmaları ve kitaplarında dediğim gibi ve bugün 2025’te yaptığı çağrıya baktığımızda göreceksiniz ki içerik açısından ortaya koyduğu paradigma açısında çok büyük bir kararlılık ve tutarlılık söz konusu.

Yeni olan bunun toplumla bu denli belki geniş ölçekte bu kadar kıt kanaat imkanlarda bakın olanaklara baktığınızda sonuçta yazılı olarak buluşuyor, bunlar. Buluşuyor olması, bu bizim için de yeni bir şey değil. Hakların Eşitlik ve Demokrasi Partisi bizim adımız.

Partimiz demokrasiyi ilk kez kavramsallaştırmadığı gibi bugüne kadar kurulan ve bugünden parti olarak temsil edilen siyasi partilere bakarsanız, bu gelenek için demokrasinin çözümden nasıl, ayrılamaz olduğunu görmek mümkün. Yeni bir kavramsallaştırma değil, o yüzden bizim için.

Yani barış aynı zamanda kullandığımız sözler barışı dilden ayrı tutamayız. Demokratik çözümü, demokratikleşmeyi dilden ayrı tutamayız. Kurduğumuz dil, dil bunun çok önemli bir taşıyıcısı. Biz Dem Parti olarak bu sürece ne kadar büyük bir değer biçtiğimizi, aslında yüksek bir değer biçtiğimizi ilk tokalaşmadan bugüne kadar hep söyleye geldik. Bunu açık bir biçimde kamuoyuyla paylaştık. Buradan bir şey çıkmaz yaklaşımı göstermek yerine buradan bir şey çıksın, bu bir sürece evrilsin diye yapılması gerekenleri paylaştık.

Bizim bu konuda bir yol haritamız hep vardı. Bizim programımız zaten bunun üzerine kurulu. Türkiye nasıl demokratikleşir? Kürt meselesi nasıl çözülür? Ve neden ikisi birbirinden ayrılamaz? Ve neden Kürt meselesi çözülmezse Türkiye demokratikleşemez?

Diğer sorunuza gelince, sorduğunuz anayasal değişiklikler ve parlamenter sistem mi yoksa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi mi? Biz bu konuda da fikrimizi her zaman çok açık bir biçimde ifade ettik. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine karşı en demokratik mücadeleyi, en kararlı mücadeleyi sergileyen ve bunun en çok mağduru olan siyasi partiyiz biz.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde olmaması gerekenleri, sistemin nasıl olması gerektiğini en yüksek perdeden ifade eden siyasi partiyiz biz. Antidemokratik uygulamalara karşı en geniş çeperde yan yana gelişleri destekleyip rejimin demokratikleşmesi için yapılması gerekenleri yalnızca hatırlatan değil bu konuda mücadele veren siyasi partiyiz.

Dolayısıyla biz geçmiş parlamenter sisteme ilişkin de eleştirileri olan bir siyasi partiyiz. Şunu kabul etmeliyiz. Bunu açıklıkla da ifade etmeliyiz. Parlamenter sistem eğer Türkiye'deki dertlere deva olsaydı muhalefet bloku güçlendirilmiş parlamenter sistem adı altında bir metinle kamuoyunun karşısına çıkmazdı herhalde demek ki parlamenter sistemde Türkiye'de bazı sorunları çözemedi. Bu açık.

Ancak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine ilişkin ne sorduğunuz soruların içeriğine ilişkin bir gündem var şu anda Türkiye’de. Ne böyle bir tartışma konusu var. Böyle bir tartışma konusu olduğunda yani yasal değişiklikler, anayasa değişikliği ve sistem tartışmasına ilişkin sistem tartışması yapılamıyor ki Türkiye’de.

O kadar daraltılmış bir ifade özgürlüğü alanıyla karşı karşıyayız. İnsanlar Türkiye için uygun sistem şudur diyemez hale geldiler bu ülkede. Şimdi hepimizin karamsarlığa neredeyse gark olduğu özgürlük alanlarının bu kadar kuşatıldığı bir anda çok büyük bir barış ve demokratik toplum ihtimalinin inşasına ilişkin bir çağrı geldi. Çok değerli bu çağrı.

Bizim şu anda gündemimizde bu olduğu gibi eğer sözünü ettiğiniz başlıklar gündeme gelirse elbette ilgili kurullarımız toplanıp bu konuya ilişkin görüşümüzü açıklayacaktır. Ama ben şu anda hem olmayan bir gündemle ilgili Merkez Yürütme Kurulumuz adına konuşamam.

Ancak şunu çok yine aynı netlikte söyleyebilirim ki evet Türkiye'nin yeni, demokratik, kapsayıcı bir anayasaya ihtiyacı var tabii ki. Bu da bizim yıllardır yaptığımız bir tespit. Aksi kendi varlığımızı inkar etmek olur. Biz bir darbe anayasasının bile uygulanamıyor, uygulanmıyor oluşuna ilişkin bugün rahatsızlık duyan pek çok siyasi partiyiz.

Şimdi bu trajik bir durum değil mi ülke açısından baktığınızda. Elbette Türkiye demokratik bir anayasaya, kapsayıcı bir anayasaya layık bir ülke. Tıpkı demokrasiye eşitliğe adalete layık olduğu gibi ve biz bu layık olduğu değerlere ulaşması için de tabii ki mücadele edeceğiz.

Şimdi gelelim Bahçeli’yle görüşmelere. Sonra sizin sorunuza geleyim izin verirseniz. Bahçeli’yle yapılan görüşmeler, hem Ahmet Türk'ün telefon görüşmesinden bahsettiniz, hem Demirtaş'ın telefon görüşmesini sordunuz. Bu vesileyle sevgili Başak Demirtaş’a geçmiş olsun dileklerimizi ve acil şifalar dilediğimizi de iletmek isterim buradan parti adına.

Partiler arası diyalog, liderler arası diyalog, bizim bugüne kadar zaten savunduğumuz şeyler. Dolayısıyla bu diyalog ve temas memnuniyet verici bir şey. Olsun ama düşünün hapishane koşullarından bahsediyoruz. Teyit ediyorum bu arada bu görüşmeleri, eee, bunu bekliyorsunuz çünkü. Hem Demirtaş’la yapılan görüşmeyi hem Ahmet Türk’le yapılan görüşmeyi, teyit ediyorum.

Ayrıca içeride olmaması gereken siyasetçiler bugün içerideler hala. İçeride olmaması gereken gazeteciler hapiste. İçeride olmaması gereken yazarlar hapiste. İçeride olmaması gereken aktivistler hapiste.

İçeride olmaması gereken siyasetçiler o kadar çok ki belediye eş başkanları hapiste hasta tutsaklar var hapiste. İleri yaşta ama hala içeride tutulan tutsaklar var hapiste. Cezaevi gözlem ve idare kurullarının uyguladığı bir zulüm var hapishanelerde süren. Bunlar olmaması gereken şeyler.

Yeni bir dönemden bahsediyorsak, yeni bir sayfadan bahsediyorsak ki biz buna inanıyoruz. Evet, yeni bir dönem başlıyor.

 



  • Çarşamba 15.7 ° / 8.7 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Perşembe 16.2 ° / 7.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 17.6 ° / 8.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı