Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, ‘Değişim ve Adalet’ yürüyüşünün 9’uncu gününde Ankara’ya ulaştı. Basın mensuplarına açıklama yapan Özcan, yarın CHP Genel Merkezi önünde kamp kuracaklarını söyleyerek, “Yarın saat 17.00’de genel merkezde olacağız. Lütfen partinin avlusunu bize açın. Mesajlarımızı net bir şekilde verebilelim. Niye değişim istiyoruz, niye ‘istifa edin’ diyoruz? Bunları size net bir şekilde anlatalım” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu randevu verirse kendisiyle görüşeceğini söyleyen Özcan, “Eğer Sayın Genel Başkan 28 yıllık bir parti emekçisine randevu verirse odasına çıkacağım. Niye değişim için yürüdüğümü, niye istifa etmesinin şart olduğunu kendisine bugüne kadar kimsenin anlatmadığı açıklıkta, netlikte gözlerinin içine bakarak anlatmak istiyorum. Bu konuda tweet attım. Sayın genel başkandan da randevu talebime cevap bekliyorum. Saat 12.00’de Ata’mızın huzuruna çıkacağız, Anıtkabir’i ziyaret edeceğiz. Bu yürüyüşün sebebi ile ilgili Aziz Ata’mıza açıklayıcı bir metni de kaleme aldım. Onu da yarın saygı duruşundan sonra Anıtkabir’de deftere yazacağım” ifadelerini kullandı.
CHP Yüksek Disiplin Kurulu’nda hakkında başlatılan disiplin sürecine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Özcan, “Disiplin kurulu dün tedbir istenme itirazını oy çokluğuyla reddetmiş. Her türlü baskıya rağmen adil davranın Yüksek Disiplin Kurulu üyelerine çok teşekkür ediyorum. Ama öyle görünüyor ki; ayın 20’sinde Sayın Kılıçdaroğlu beni partiden attırmaya kararlı. Ben savunmamı hazırlayacağım. Ben ayın 20’sinde gideceğim; ama hala neyle suçlandığımı bilmiyorum. Benim tedbirim hala niye devam ediyor? Ben buradan şunu söylüyorum Sayın Kılıçdaroğlu’na; Lütfen baskı yapmayın. Kurultay tarihini bir an önce açıklayın. Benim tedbirimi kaldırmak suretiyle seçilme hakkımı bana verin. Eğer sizi yenecek birisi çıkmazsa kurultayda karşınıza Tanju Özcan olarak ben yeterli imzayı toplayıp aday olarak çıkmaya hazırım. Korkmayın” diye konuştu.
Parti genel merkezine alınmaması durumunda tepkisi sorulan Özcan, “Biz açıklamamızı bir şekilde yapacağız. Partiye alıp almamak onların keyfine kalmış değil veya Sayın Kılıçdaroğlu’nun evine gitmiyoruz. Evine gitsek almayabilir. O onun doğal hakkı. Ama parti hepimizin partisi. Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi, halkın partisi. Dolayısıyla halka ve partililere kapıyı kapatmak düşüncesi bile zaten tüyleri ürpertiyor. İnşallah partinin kapılarını halka kapatmazlar, böyle bir aymazlık içine girmezler. Hani Büyük Atatürk’ün gençliğe hitabındaki sözleri hatırlıyorum, ‘Gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde olanlar olabilir’ demişti. Vallahi Atatürk büyük adammış. Tam 100 yıl öncesinde bugün yaşananları görmüş ve uyarmış” dedi. (DHA)