Erdoğan ve AKP iktidarı, bir kez daha halkın en kırılgan, en savunmasız kesimiyle –emeklilerle– alay etti!
Yıllarca çalışıp çabalayan, bu ülkenin yükünü sırtlamış, fabrikalarda, tarlalarda, kamu binalarında ömrünü tüketmiş insanlara reva görülen şey 16.881 TL'lik bir sadaka mı? Siz kiminle dalga geçiyorsunuz?
Emekliye Açlığı hak gördüler, Saraya Lüks şatafatı ejder meyveli kahvaltı menüsünü iğrenmeden midelerine indirenler anlamazlar yoksulun dilinden. Gelin bu anlamayan zihniyete sandıkta gösterelim Hanya’yı Konya’yı… Bu kararda değilsen EYYYYY… EMEKLİ sen hainsin, sen dünyanın en enayisisin.
Sarayın musluklarından altın akarken, özel uçaklarınız gökyüzünü parselerken, beşli çetenin milyarları hesaplara aktarılırken, siz çıkmış emekliye yüzde 16 zam veriyorsunuz. Bu bir yönetim değil; bu, ülke kaynaklarını seçilmiş bir azınlığa aktarıp, geri kalan milyonları açlığa ve sefalete mahkûm etme düzenidir. Bunun adı faşizmdir, kahrolsun böyle bir düzen, kahrolsun böyle bir yaşamı bize reva görenler.
Emekliye önce ananı al git dediler. Emekli bakalım: “Artık gitsinler de huzur bulalım!” diyebilecek mi?
Ve haklılar! Bu iktidar, bu halkı huzursuzlukla, belirsizlikle, açlıkla yönetmeye alıştı. Her seçim döneminde umut tacirliği yapıp, sonra sırtını dönen bu zihniyeti artık emekli de affetmeyecek gibi görünüyor. Emekli affederse “Allah daha beter etsin” en yakışan söz olacak.
Bu Halk da Suçlu: Her Yemi Yutan Balık Misali
Doğruya doğru! Bu hale sadece iktidar değil, bir nebze halk da sorumlu. Her seçim döneminde “bu sefer düzelecek” diyerek, her defasında aynı yalanlara kanarak oy veren kitlelerin bugün yaşadığı sefaletin bir kısmı kendi tercihidir. Ama bu, iktidarın zalimliğini, halkın suskunluğuyla temize çıkarmaz!
AKP’ye düşen artık “emekliyi enflasyona ezdirmemek” değil, lime lime doğramak olmuş! Bu ne kin, bu ne gaddarlık!
Erdoğan Umursamıyor, Çünkü Hesap Sorulmuyor
Erdoğan emekliyi neden umursasın? Bugüne kadar kaç kez hesap sordunuz? Sandıkta ceza kesilmedikçe, bu zulüm devam edecek. Erdoğan biliyor ki, bu halkın büyük kısmı hâlâ “biz başka kimseyi tanımayız” diyerek göz göre göre sefaleti seçiyor. Ama bu sefer böyle olmamalı!
Ey emekli, eğer bu kadar hakaretten sonra hâlâ susarsan, bir sonraki zammın "bir tas çorba" düzeyinde olmasına da hazır ol.
Eğer bu sefer de bu düzene, bu zalim iktidara ve ortaklarına hesap sormazsan, her aldığın nefes emekli sana haram olsun! Çünkü sessiz kalan, yok olur, köleleşir.