Yine terörün altında kaldık

Yine terörün altında kaldık

Hüseyin Koç Yazdı...

Yine terörün altında kaldık…

Devletin havaalanında, Yeşilköy’de bombalar patladı, yine zırvalar, nasihatler, abuk sabuk beyanlar, hep duyduğumuz masallar. Yeter artık düşün yakamızdan.  Sadece biz değil tüm dünya bu bela ile uğraşıyor. Bazıinsan kılıklı yaratıkların bu işlerden kendilerine pay çıkarması “İSYANIMIZDIR”“sosyal medyada, televizyon ekranlarında, gazetelerinde” yazıp çizdikleri ise sabrımızı zorluyor, insanlıktan nasiplenmeyen bu yaratıklar ağızdan başka her şeye  benzeyenve dili bile olan organlarından faşist ruhlarının göstergesi olarak salyalar akıtarak, teröre, teröriste değilde ana muhalefet partisine saldırıyor. Kendileri yargıç olmuş, suçlu buluyor, günahı olmayanlara suç isnat ederek günahı olana değil, günahsıza tempo tutarak çamur atıyorlar. Diyaneti, dincisi, “aktroll”cusu kim varsa muhalefetin yok olması için dua ediyor…
 

Teröre çok şeyimizi kaybettik,Askerlerimizi, polislerimizi, öğretmenlerimiziöğrencilerimizi ve yüzlerce insanımızı… Ülkenin geleceğini ve yarınlarımızı…

Ülkenin her yerinden ahlarla, vah vahlarla teröre lanet okuyoruz, Endişeli bir bekleyiş içinde beyaz ekranlardan sıranın bize ne zaman geleceğini bekler olduk. yarınlarımızdan umudumuzu kestik. Çünkü”fıtrat” demişler ve yazmışlar, yazdırmışlar, daha önce oynanmış “filmin” tekrarını seyrediyoruz.  Bakın yetkin ve etkin kişiler“Kader, heryerde aynı olaylar oluyor”diyor, pes doğrusu işin içinden kıvırarak sıyrıldıklarını zannediyorlar, SIYRILAMAZSINIZ… Kısabir süre sonra ölenler unutuluyor, açıların üstü kapatılıyor, bir daha ki katliama kadar her şey süt liman. Sanki ülkeyi muhalefet yönetiyor, saraydan çıkan ses gür ve emrivaki, yandaş kalemlerin kirli yazıları kılçık gibi, yalanıp yutulmuyor yine bilinen manzara, roller aynı… Tepkilermuhalefete… İktidar suçsuz, Muhalefet suçlu… Yok, böyle bir şey, kafayı yiyeceğiz.  Ölen yalnız insanlar değil, insanlık be kardeşim…

Onlarca, kırklarca insan ölmüş, yarın bir sonraki gün sıra hangimizde. Çocuklar yedim kalmış, anaların gözü yaşlı, babalar kuzusunu yitirmiş ateş düştüğü yeri yakmış kül etmiş, aradan kısa bir zaman bile geçmemiş, bir iktidar yetkilisi bir haber spikeri konuşuyor ‘tabi nede olsa da üzüldük, yaralarımız sarılacak… Kesin lan hıyarlar… Üzülme, size vesizin gibi iktidar beslemelerinin neyine. Altığınız paralara da, besleyip büyüttüğünüz teröristlerinize de lanet olsun.
Ülkeyi yaşanmaz hale getirdiniz. “terörle yaşamaya alışın” diyorsunuz yahu   kardeşim terörle yaşanmaz, terörün amacı öldürmektir.
 
 Sizler “Azrail’imiz”oldunuz. İnsan kaynaklarını üç kuruşluk yandaşlarınıza har vurup harman savurdunuz, demokrasiyi katlettiniz, milliyetçiliği ayaklarınızın altına altınız, hukukun içine ettiniz, yine iktidarsınız. İşin içinden çık çıkabilirsen. Biz bu ülkenin sahipsiz olmadığını söylüyoruz ve işin içinden çıkarız elbette… Ama “sizin burnunuz karga gibi o yerden çıkmayacak” güvenlik zafiyeti yokmuş, peki ne varmış?

Yaşananları ‘aklım almıyor' ‘Geçmişten bugüne ve sonrasınakadar öyle şaşkınım ki.Konuşulanlar, yazılıp çizilenler, kanımı dondurdu.  B...k Böcekleri midemi bulandırdı,insan olmaktan utandım… Utandım…Herkes insan doğuyor ama insanlıktan nasiplenemiyor. Merak ediyorum böyle insan olmaktan uzak kalmış insanlar gerçekten kendilerini insan mı görüyor.  Siz insansanız ben değilim.