www.7-24esenlerhaber.com
Esenler’in saygın mühendislerinden Mustafa Usta, Mimarlar ve Mühendisler Odasının Van’da ki hasar tespit çalışmalarında bulunmak için gittiği Van’dan döndü.
Ustayı Van’dan döner dönmez ziyaret ettik ve kendi ile Van’daki incelemeleri hakkında uzun uzun konuştuk.
Usta, “Van depreminde en çok hasar gören yer, Erciş ilçesi idi. Van depremi olduktan sonra görüldü ki AFAD (Afet Ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı), çalışmalarında yetersiz kalmıştır. AFAD gibi devletin diğer kurumları da Van’daki depremin olması ile beraber, büyük bir karışıklık içinde çalışmalarını yürütmüştür. Van’a gönderilen insani yardımların dağıtımında büyük karışıklar yaşandığını gözlemledik.”
Geçte Olsa Van’daki Sorunun Büyüklüğünü Fark Ettiler.
“İnşaat Mühendisleri Odası Van temsilcisi Şemsettin Bakır, televizyonlarda yaptığı açıklamalarda Van’a yardım yapma talebinde bulunduklarını fakat Van valisinin bu talebi olumlu karşılamadığını belirtmişti. Gelişen süreçte Van’daki sorunun büyüklüğü fark edilerek, işlerin pekte kolay olmadığını anladıkları için inşaat mühendisleri odası ve mimarlar odasından yardım talep ettiler. Biz de bayındırlık bakanlığı ile üçlü bir protokolle Van’daki hasar tespit çalışmalarına başladık. Biz orada Van’ı mahalle mahalle taramak için görev aldık ve oraya ücretsiz, gönüllü olarak gittik. Ben ikinci gurupta idim. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Mimarlar ve Mühendisler Odası (İMMO) ile koordineli çalıştık. Yılbaşına kadar Van komple taranacak ve çalışmalarda tamamlanacak.”
Yerel yöneticilerden kimse ile karşılaşmadık ve yardım alamadık.
“İnşaat Mühendisleri Odası ulaşımımızı sağladı, konaklama yeri için 100.yıl Üniversitesi yardım etti. Bizden önce çalışma yapan arkadaşlar konteynırlarda kalıyordu. Bir dizi tespit çalışması yaptıktan sonra, Üniversite içindeki yurtlarda kaldık. Yerel yöneticilerden kimse ile karşılaşmadık ve yardım alamadık.İMMO’ dan görevli arkadaşlar bize çok yardımcı oldu. Biz orada yaptığımız haftalık çalışmamızı, raporlar hazırlayarak gerekli yerlere sunduk. Orada bazı gezilerim ve izlenimlerim oldu. Erciş yolu üzerinde Esenler Belediyesinin tabelasını gördüm ve duygulandım oradaki Esenler Belediyesi’nin yaptığı çalışmaları inceledim. Köyün adı PirGarip köyü idi. Belediyenin güzel işler yaptığını gördüm. 850-900 kişiye yemek veriliyor, çamaşırhane yapılmış, yollar yapılmış. Burada hasarlı bina çok olmamasına rağmen, halk psikolojik nedenlerden dolayı evlerine girmiyor.”
Orada Yerel Yönetimler Çalışmıyor.
“Merkezi yönetim ve yerel yönetim arasında problemler olabilir. Ama burada bir felaket var. Bu felakete siyasi pencereden bakılmamalı. Orada yerel yönetimlerin çalışmadığıni gördüm. Hasar çalışmaları yaparken gördüğümüz binalar yönetmeliğe uygun yapılmamış ve kontrol edilmemiş. Gelinen sonuçta bu olmuş.Van ili ve çevresinde proje çalışması yapan 700'e yakın mühendis arkadaşımızın olduğunu öğrendik.Burada yaptıkları projelerde deprem yönetmeliğini es geçen uygulamalar gördük. Hükümet, Türkiye genelinde bir seferberlik ilan etmesi lazım. Yerel yönetimlerden başlayıp, halka varıncaya kadar herkes deprem konusunda bilgilendirilmeli. Biz bu göreve hazırız, hem de gönüllü olarak.”
Yönetenler bilime saygılı olmalılar.
“Hükümet kararname çıkarmış, bakınız kararnameler ve genelgeler ile ülke yönetilemez. Ülkemiz yasalarla yönetilir.Anayasamız ‘Adalet Mülkün Temelidir.’ Der. Ülkeyi yönetenler, dene-yanıl yöntemi ile her zaman yanlış yapıyorlar. Yönetenler bilime saygılı olmalılar.”
Ben CHP’liyim. Bu kimliğime de kimse ipotek koyamaz!
“Ben CHP’nin bir üyesiyim. Esenler ilçesinin deprem konusundaki çalışmalarını beğenmiyorum. İlçe başkanı ve yönetim kurulu bilgi alacaksa üç teknik elemanı bilgi vermeye hazırdır. Bu üç teknik elemanda Aksal Örüklü, Yüksel Kılıç ve Mustafa Usta'dır. Bu böyle bilinmelidir. Öyle çıkıp ulu orta bilgi ve deneyim olmadan parti adına konuşmaları doğru değildir. Birilerini etrafına alarak, çokbilmişlik yaparsan duvara toslarsın. Biz bilgilerimizi her zaman partimizin emrinde olarak paylaşmaya hazırız. Bizden bilgi alacaksınız ki birilerine cevap verirken zorlanmayasınız. Ama görüyorum ki teknik eleman olmayanlar, bilgi ve becerisi olmayanlar, sosyal demokrat eksenden kayarak Liberalizmi savunur hale gelmişler. Sanki Liberalizmin temsilcileri durumundadırlar. Kentsel dönüşüm, Sosyal Demokrat bir projedir.Kentsel dönüşüm sadece binaları dönüştürmekten ibaret değildir.Bu binalarda yaşayan insanların uyum sağlaması ve komşuluk ilişkilerini yaşaması da gerekir ki toplumlar çağdaş temelde Mustafa Kemal ATATÜRK' ün yolunda hedefine ulaşmış olsun.Biz böyle öğrendik böyle öğreteceğiz. Onun için CHP’de kentsel dönüşüm için konuşanlar, öncelikle Sosyal Demokrat olmalılar. Kentsel dönüşümde yanlış yapan yerel yöneticilerini yağlama, sıvazlama CHP’nin ilkelerine ve insan ahlakına aykırı bir anlayıştır.Ben Sosyal Demokratım.Sosyalistim. Ben CHP’liyim. Bu kimliğime de kimse ipotek koyamaz.”