Emperyalizme karşı verdikleri bağımsızlık mücadelesinde idam edilen devrimci önderler Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan ölümlerinin 44. yıldönümünde mezarları başında anıldı
Emperyalizme karşı verdikleri bağımsızlık mücadelesinde idam edilen devrimci önderler Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan ölümlerinin 44. ııldönümünde mezarları başında anıldı.
Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan idam edilişlerinin 44. yıldönümünde Ankara’da mezarları başında anıldı. Karşıyaka Mezarlığı’nda düzenlenen anma etkinliğine DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu, TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, Ankara 68’liler Dayanışma, Devrimci 78’liler Federasyonu, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Alevi ve Bektaşi Federasyonu, Divriği Kültür Derneği, Emek Partisi, Emek Gençliği, Halkevleri, Öğrenci Kolektifleri, Liseli Genç Umut, Komünist Gençlik, Halkların Demokratik Partisi, Sosyalist Demokrasi Partisi, Gençliği Devrimci Güçleri, Devrimci Liseliler, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi, Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Gençlik Muhalefeti, Devrimci Öğrenci Birliği, Devrimci Gençlik Birliği, Fikir Kulüpleri Federasyonu, Devrimci Hareket, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi üyeleri katıldı.
Mezarlıktaki anma etkinliğinde ilk önce mezarlığın girişinde devrim ve demokrasi mücadelesinde hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunuldu. Saygı duruşunun ardından anma etkinliği bileşenleri adına bir açıklama gerçekleştirildi. Açıklamayı okuyan KESK dönem sözcüsü Fevzi Yılmaz “Yoldaşlarımıza ve mücadelelerine saygının ölçüsü, bugünün görevlerini ne kadar yerine getirdiğimize bağlıdır. Emperyalizm, dünya halklarının direnişi ile er geç yenilecektir. Bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm mücadelesi kazanacaktır. İşçi sınıfı tüm halkların talepleriyle birleşerek kapitalizmi mezarına gömecektir” dedi.
Yılmazdan sonra gençlik örgütleri adına Hilal Kınay açıklama yaptı. Kınay “Onların mücadelesi bugün hala gençliğe ışık tutuyor. Eşit ve özgür bir ülkeyi kurmak için mücadele edenler, halkların kardeşliği için son nefeslerine kadar mücadele etti. Denizlerin mücadelesi bugün hala üniversitelilerin ellerinde büyüyor. Bugün Saray’ın savaşı kan ve intikamdan başka bir şey getirmiyor. Yıllardır üniversiteye giremeyen AKP, çeteleriyle, polisiyle üniversiteyi baskı altında almaya çalışıyor. Ancak gençlik Denizlerden aldığı güçle mücadele ediyor. Yıllar önce Denizlerin başlattığı mücadeleyi gençlik devam ettirecek. Denizlere sözümüz devrim olacak” dedi.
Kınay’ın konuşmasının ardından Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in avukatlığını yapan Halit Çelenk’in eşi ve devrimci mücadeleye katkı sunan Şakibe Çelenk’in mesajı okundu. Çelenk mesajı şu şekilde:
Bundan 44 yıl önce, Deniz, Yusuf ve Hüseyin, evlatlarım gibi sevdiğim o 3 fidan, 12 Mart askeri cuntasının emrindeki bir kurulun verdiği idam kararı ile yaşamlarını yitirdiler. O cinayeti işleyenler tarihin karanlığına gömüldüler ama üç fidanımız ve savundukları düşünceler ve inançlar yani sınıfsız, sömürüsüz, eşit ve özgür, barış içinde bir toplum için tam bağımsız ve demokratik bir Türkiye sevdası yaşıyor, yaşamaya da devam edecek
Şakibe Çelenk anma boyunca mezarlıkta bulundu. Çelenk’in konuşmasının ardından Deniz Gezmiş’in arkadaşlarından Mustafa Yalçıner söz aldı. Gençliğin devrimci karakterinin tıpkı 68 kuşağında olduğu gibi bugün de sürdüğünü dile getiren Yalçıner, AKP’nin emek düşmanı politikalarına karşı mücadelesinin yükseltilmesi gerektiğini belirtti. Bugün birlikte mücadele ve örgütlenmenin en önemli şey olduğunu dile getirdi. Konuşmaların ardından Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın mezarlarına yürüyüş gerçekleştirildi ve devrimci önderler mezarları başında anıldı.
Deniz Gezmiş’in mezarı başında konuşmalar yapıldı. Halkevleri adına yapılan konuşmada “Bugün karanlığa meydan vermeyenler, ayağa kalkanlar alanları doldurmaya devam ediyorlar. Bizler Denizlerden aldığımız güçle katliamlara rağmen sokakları doldurmaya devam edeceğiz. Her yerde tek yol sokak, tek yol devrim demeye devam edeceğiz. Ankara’da gördüğümüz katliamlar bizi yıldıramadı. Bizler diktatörlere karşı meydan okumaya devam edeceğiz” denildi. Ardından Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın da mezarlarına karanfiller bırakıldı.
Deniz Gezmiş’in mezarındaki konuşmaların ardından onların idamını önlemek için Kızıldere’de öldürülen Mahir Çayan’ın mezarına gidildi. Burada yapılan kısa konuşmada Mahir Çayan ve arkadaşlarının devrimci dayanışmanın en iyi örneklerinden birini verdiği vurgulandı. Konuşmanın ardından Çayan’ın mezarı başında Dev-Genç marşı okundu ve Devrimci Gençlik andı içildi.
