Tarih: 12.10.2017 19:32

Sizi Örgütün Vicdanına Havale Ettim

Facebook Twitter Linked-in

Sizi Örgütün Vicdanına Havale Ettim

CHP’de demokrasi eksikliğinin olduğunu kavrayamayanlar bizi ayrılmanın eşiğine getirdiler.  Uğruna bedeller ödediğim, aylarca komada yattığım ve kimseden bir talebim olmadığı kara günleri yaşadığım partimden ayrılma zamanım geldi galiba… Üzülüyorum, partimin hiçbir çalışmasında, büyümesinde emeği olmayan ve projesi olmayanlar haksız emeklilik sırası bekliyorlar… Ah be selficiler, uyutanlar, çalışmış gibi görünenler, sokaklara çıkmaya korkanlar. Atatürk’e yapılan çirkin hakaretleri yalayıp yutanlar, sessizliğe boğulanlar, siz kime hizmet ediyorsunuz?

 Ülkede öylesine kökleşmiş, öylesine yanlışlar yapılırken, tüm enerjisini parti içi iktidar olmaya harcayanlar umut olabilir mi? Elbette olamaz. Umut Türkiye’de iktidar olmayı hedeflemektir. Hedefi ve ilkesi olmayanlar bir kısır döngü içerisinde döner dururlar, ne CHP dışındaki partilere bir umut olabilirler, ne kitlelere bir ışık olabilirler. CHP bu kişilerle bir arpa boyu yol alamayacağı gibi, seçimde kazanamaz.

Genel başkanımızın adalet diye sokaklara çıkarak Ankara İstanbul’u arşınladığı bir partide bende yüzlerce kişi gibi partimin yetkililerinden adaleti arıyorum. Öyle ki adalet diye haykıranlar, bugün yetkilerini adaletsizlik için kullanarak marifetlerini gösteriyorlar. Yaşadıklarımız, yaşanmışları unutturacak biçimde. Birileri iktidar, birileri yöneten, ne yazık ki yönetenlerin söylediği her şey doğru, yönetilenlerin hiç doğrusu olmayan ve doğru olduğu halde söyleyecekleri dinlenmeyen ve kabul görmeyen bir süreç yaşıyoruz.

 İlçe başkanının kafasına esti ve gönderildik il disiplinine, suçlusun dediler… Hayır, suçsuzum diyemeden, savunmamı yapmama bile fırsat verilmeden elime bir kağıt tutuşturuldu. Kâğıtta tüzüğün maddeleri yazılı ve geçici çıkarma cezası ile cezalandırıldığım ve tedbir uygulanması yazıyordu. Üzüldüm, sokaklarda adalet arayanlar, masa başında adaleti yok sayarak yargısız infaz yaptıklarının iyi bir şeymiş gibi algılanmasından utandım. Bizim kadar partilimi oldunuz beyler, ağalar? Her platformda partimi, partimin ideolojisini ve ilkelerini sonuna kadar savunmak suç mu? 60 yaşında ağaçlara çıkan parti bayrağı asan ve yere düşen, aylarca acılar çeken siz miydiniz beyler? Yerel seçimlerde genel merkez tarafından, tarafıma yetki belgesi verenler size göre hain mi?

Kolumda platin armağanım, yüreğime sapladığınız hançer ödülüm. Sizi asla unutmayacağım….


Esenler’de yönetimde bulunduğum dönemlerde, milli bayramlarda çelenk sunan, cumhuriyet yürüyüşleri, meşale yürüyüşleri yaptığımız için suçlu muyuz beyler? Her 6 Mayıs günü siz sokaklara çıkmaya korkarken, bizler denizleri anma yürüyüşü yaptığımız için ve 10 Kasım’da Atatürk fotoğraf sergisi açtığım için suçlu muyum beyler? Gezide, gazide, eylemlere katıldığım için suçlu muyum beyler? Hepinizin köşe bucak kaçarak korktuğunuz 17/25 Aralık eylemini (meydana ayakkabı kutularını) dizerek eylem yaptığım için suçlu muyum? Bizim partide amcamız, abımız, eşimiz PM üyesi değilse veya bir koruyucumuz yoksa yine suçlu muyuz beyler? AKP’liler Gazetem için CHP bülteni diyorlar. Gazetem CHP bülteni olmuşsa ve stantlarda 20 bin gazetemiz dağıtılmışsa biz parti hainimi olduk ağalar, beyler? Bir, iki kişinin yazdığı delegelerle yapılan seçimlerin egemenler yaradır söylemimiz suç mu?  Biz bu çalışmaları yaptığımız için bedel mi ödeyeceğiz. Ödediğimiz bedeller sizce yeterli değil mi?

Cumhuriyet Halk Partisi’nde yıllarca süren tartışmaları bitirmek, seçimlerin daha katılımcı bir ortamda geçmesini sağlamak amacıyla yani bir çeşit merkezi siyaset yerine halkın istediği kişilerin yönetim organlarına getirilebilmesi için çalışmamız suç mu beyler? Şayet bu söylediklerim suçsa ben bu suçları işleyeceğim… Siz statüko’dan yana olun, örgütü birbirine kırdırın yönetimlerde egemen olun, biz sizin egemenliğinize karşı devrimci duruşumuzla ezilenlerin yanında olacağız beyler. Siz ne zaman evrimleşirseniz biz o gün susacağız…
Sizi örgütün vicdanına havale ettim.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —