Reyhanlı Patlamasıyla İlgili Yayın Yasağına Basından Ortak Tepki: ''Niye? Nooldu ki Reyhanlı'da?''
Türkiye'yi yasa boğan ve çok sayıda vatandaşın hayatını kaybettiği Reyhanlı'daki patlamayla ilgili olarak getirilen yayın yasağı, basın camiası tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Yasak kararı, ülkenin önde gelen birçok medya kuruluşunun imza attığı ortak bir açıklamayla kınanırken "Resmi kaynaklardan bize verilen bilgi, Reyhanlı'da acı bir olay gerçekleştiği, devletimizin de faillerini yakalamak üzere olduğu yönünde. Bunun dışında Reyhanlı'da üzerinde durmaya değer bir şey olduğu konusunda akıllarda şüphe uyandıran bu kararı anlamakta güçlük çekiyoruz. Gerçekten kötü bir şey olduysa lütfen bize de söyleyin. İstemiyorsanız biz yine yazmayız onu zaten" ifadelerine yer verildi.
"Yasaklama şık olmadı..."
Yayın yasağı kararının basın camiasında yarattığı huzursuzluğa dikkat çekilen açıklamada, "Yüreğimizi ferah tutmaya çalışıyoruz ama böyle yasak masak denince içimize bir kurt düşmedi değil. Her ne kadar dedikodulara kulak tıkamaya çalışsak da insan ister istemez etkileniyor. Yok, büyük patlama oldu diyorlar, yok yüz küsur ölü diyorlar. Biz yine de böyle bir şeye ihtimal vermiyoruz. Öyle bir patlama olsa sesi buraya kadar gelirdi bir defa. Di mi?" denilerek şöyle devam edildi:
"Dedikoduların doğru çıktığını ve orada normal yayın akışına bile ara verilmesi gerektiren korkunç bir patlama yaşandığını düşünelim. Hatta daha da kötüsü, olaylar sonrası bazı vatandaşlar hükümetimizi protesto etmiş olsun. Böyle bir durumda bile yayın yasağı nereden çıktı anlamış değiliz. Neticede telefon var, internet var. Yazma deseniz gene yazmayız. Bir ricayla, en olmadı basit bir mail’le bile halledilebilecek böylesine basit bir konu için yargının meşgul edilmesi de hiç şık olmadı. Ele güne karşı ayıp oldu en azından..."
"Yabancı gazeteciler için olabilir..."
Açıklamada ayrıca "Yine de iyi niyetimizi koruyarak bu yasağın bizim için olmadığını düşünmek istiyoruz. Neticede yabancı gazeteciler falan da var ülkemizde. Belki bizdeki büyük sözü dinleme kültürünü pek tanımadıkları için onlara özel bir durum olabilir. Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla gibisinden. Ki misal biz de bu yasak kararını BBC Türkçe sayfasından öğrendik. Onu yazan başka neler yazmaz..." denilirken, devletin bu konudaki hassasiyetinin de anlayışla karşılandığı vurgulandı.
"Suskunluğumuz asaletimizdendir"
Türk basınının bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da "suskunluğum asaletimdendir" anlayışıyla ülkesi ve milletinin hizmetinde olduğu bir kez daha vurgulanan açıklamanın son bölümünde ise kamuoyundan yükselen eleştirilere yanıt verildi:
"Reyhanlı'da ne olduğunu tam bilmesek de bildiğimiz bir şey var ki Türkiye'de Reyhanlı'dan başka yüzlerce ilçe daha olduğu. Bugün misal Sorgun'la, İncebel'le igili haber var mı gazetelerde? Hayır. Onlar niye eleştirilmiyor? Sırf oralarda patlama olmadı diye mi? Bu mudur yani sizin gazetecilik anlayışınız? Kimse kusura bakmasın ama kanla, gözyaşıyla beslenen bazı odakları memnun edeceğiz diye girmedik biz bu mesleğe. Başbakanımızın da dediği gibi bizi bu tarz olayların içine çekmeye çalışanların oyununa gelmeyeceğiz. Birileri illa Reyhanlı'ya gidip haber yapmamız için bizi provoke etmeye çalışıyorsa hiç heveslenmesinler..."