ODTÜ Barışın yanındayız'dedi

ODTÜ Barışın yanındayız

Üniversite Öğrencileri ODTÜ’de bir araya gelerek son dönemde üniversiteye dönük saldırılara karşı yürüyüş yaptı, “barışın yanındayız” dedi

ODTÜ “Barışın yanındayız”dedi

 
Üniversite Öğrencileri ODTÜ’de bir araya gelerek son dönemde üniversiteye dönük saldırılara karşı yürüyüş yaptı, “barışın yanındayız” dedi
 
Üniversite Öğrencileri son dönemde gerici çetelerin ve iktidarın hem üniversitelileri hem de akademisyenleri hedef almasına karşı bilimi, emeği, hayatı savunmak için “Üniversite sözünü söylüyor” diyerek ODTÜ’de bir araya geldi.
Hazırlık Binası’ndan başlayan yürüyüş alkış ve sloganlarla Fizik Bölümü’ne kadar devam etti. Yürüyüş sırasında Hrant Dink’in ölüm yıldönümü nedeniyle sık sık “Faşizme inat kardeşimsin Hrant” sloganları atıldı. Fizik Bölümü önünde Eğitim Sen 5 Nolu Şube ile buluşan öğrenciler Rektörlük’ün önüne geçti. Rektörlük önünde akademiye yapılan saldırılara karşı önce Eğitim Sen 5 Nolu Şube, ardından Üniversite Öğrencileri açıklama yaptı.

“Üniversiteler direnecek, halklar kazanacak!”
Eğitim Sen 5 Nolu Şube ODTÜ Temsilciliği adına yapılan açıklamada şunlara değinildi:
Türkiye bir savaş alanına dönmüş durumda. Devletin başta Kürt halkı olmak üzere gerçekleştirdiği katliam gözle görünür şekildedir. Cizre’de, Silopi’de, Nusaybin’de yapılan katliama sessiz kalmayan akademisyenlere AKP gözdağı vermeye çalışıyor. 
Tahir Elçi’ye, Hrant Dink’e sıkılan kurşun, okulda afiş asan öğrenciye takılan ters kelepçe, Dilek Doğan’ın katledilmesi, üniversitelere dönük polis işgalleri, Erdoğan’ın ODTÜ’yü hedef göstermesi, yandaş medya, güvencesizlik gibi müdahalelerle faşizm bizlere durumu kanıksatmaya çalışıyor.
Tüm bunlar karşısında barış için imza atan akademisyenlerin, gözaltına alınmalarını, tehdit edilmelerini ve hedef gösterilmelerini kanıksamayacağız. Erdoğan’a cevabımızdır; üniversite bileşenleri olarak omuz omuza mücadele edeceğiz ve bu karanlık ablukayı dağıtacağız!


‘Üniversiteler teslim olmayacak’
 Üniversite Öğrencileri adına yapılan basın açıklamasının tam metni şöyle:
AKP, iktidarını sürdürebilmek için baskı aygıtlarını her geçen gün daha fazla devreye sokmakta, savaşı her geçen gün daha da büyütmektedir. Kürt halkına karşı kirli savaşı sürdürürken diğer tarafta “barış” talebini dillendiren herkesi savaşla, katliamla ve faşizmle teslim altına almaya çalışmaktadır.
Üniversiteler ise bugünlerde yeni bir saldırı dalgası altındadır. AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın kirli savaşına karşı çıkma belki ve durdurma cüretini gösteren  üniversiteler, AKP’nin yeni dönemde iktidarını sürdürebilmesi açısından es geçemeyeceği bir alan durumuna gelmektedir. AKP, tam da bu yüzden üçüncü iktidar döneminde üniversitelerde siyasal islama ve faşizme alan açmak için saldırı dalgasını başlatmıştır.

Üniversiteler bizimdir, bizimle özgürleşecek!
AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın savaşına karşı barış talebini yükselten 1100’den fazla akademisyen de bu dönemde bizzat Tayyip Erdoğan’ın hedefinde olmuştur. Tayyip Erdoğan Ortadoğu’da güttüğü politikalarla besleyip büyüttüğü IŞİD’in, Sultanahmet’te saldırıp 10 kişiyi katlettiği günde konuşmasının büyük çoğunluğunu akademisyenlere ayırmış ve IŞİD katliamını görmezden gelmeyi tercih etmiştir. Erdoğan, “Aydın müsveddesi” ve “hain” olarak nitelendirdiği akademisyenlerin, katliamcı IŞİD zihniyetinden daha “tehlikeli” olduğunu söylemektedir.
Saray savaş halklar barış istiyor
Düşünce, ifade ve eleştiri özgürlüğü bugün AKP açısından kendi duygudaşlığı doğrultusunda IŞİD’in yaptığı katliamlardan daha tehlikeli durumdadır. Düşüncelerini ve ifade özgürlüğünü dile getiren akademisyenlerin kapıları işaretlenmekte, bizzat Tayyip Erdoğan tarafından “alçaklıkla” “hainlikle” suçlanmaktadırlar. Bu durum gösteriyor ki AKP’nin savaşına, faşizmine ve katliamlarına ses çıkaran, karşı çıkan herkes bundan sonra “hainlikle” suçlanacaktır.
Barış talebini yükselten akademisyenler faşist mafya lideri ve yandaş rektörler tarafından tehdit edilmiş, haklarında soruşturma başlatılmış, bazıları görevinden alınmış ve operasyonlarla gözaltına alınarak sindirilmeye çalışılmışlardır. AKP’nin savaşına karşı barışı savunmak, Ayşe öğretmenin “Çocuklar ölmesin” çığlığını taşımak, iktidarın en korktuğu talepler arasına gelmiştir. AKP, bu taleplerin iktidarının sonu olabileceğini bilmektedir ve her geçen gün başta üniversiteler olmak üzere tüm toplumsal tepkileri baskı ve kutuplaştırma politikalarıyla teslim altına almaya çalışmaktadır.

Üniversiteler teslim olmayacak
Akademisyenlerin barış talebi, üniversitenin tüm bileşenlerinin ortak talebidir. Sarayın savaşı bugün her geçen gün daha büyük yıkımlara yol açmaktadır. AKP’nin iktidarda kalmaya çalıştığı her gün daha fazla baskı daha fazla savaş ve daha fazla katliam demektir. Üniversiteliler olarak, AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın savaşına karşı inadına barışı savunacağız, hocalarımızın bu sesini kendi sesimizle birleştirip amfilerde, fakültelerde ve üniversitelerimizde yükseltmeye devam edeceğiz.
Üniversiteler bizimdir, bizimle özgürleşecek!

“YÖK, polis, Beyaz TV bu abluka dağıtılacak!”
Basın açıklaması sırasında daha önce ODTÜ’lü öğrencileri hedef gösteren Beyaz TV kameramanının görüntü alması engellenirken muhabir de üniversiteliler tarafından alandan kovuldu. Üniversite Öğrencileri “YÖK, polis, Beyaz TV bu abluka dağıtılacak” sloganıyla Beyaz TV’yi uzaklaştırdı.

 
Basın açıklamasından sonra Mimarlık Amfisi’ne geçen üniversiteliler ve akademisyenler açık kürsü kurarak foruma başladı.
Sendika org