MARAŞ MARAŞ KANLI MARAŞ

MARAŞ MARAŞ KANLI MARAŞ

Hüseyin Koç

 

Maraş‘ta, 19 Aralık 1978’de bir sinemada patlatılan bombanın solcular ve Aleviler tarafından atıldığı söylentileri üzerine kentte yaşayan faşistlerin katliam yapma isteklerinin üzerine tuz biber ekmiş oldu.  

Maraş katliamı 12 Eylülün hazırlandığı gündür. Faşizmin, cuntanın gelmesine taraf olanların günüdür. Ülkenin karanlığa gömülmesine zemin hazırlayanların emellerine ulaştığı yerdir. Maraş kardeşkanının döküldüğü solcuların, Alevilerin, bebeklerin, masum insanların, gericiler, yobazlar ve milliyetçiler tarafından katledildiği yerdir. Maraş olayları Tarihe kara bir leke olarak yazılmıştır. 

Gelelim olaylara 20 Aralık'ta akşam saatlerinde Alevilerin yaşadığı Yeni Mahalle'deki bir kıraathane ye patlayıcı madde atılır ve iki kişi yaralanır. Bir sonraki akşam ise Maraş Meslek Lisesi öğretmenlerinden Hacı Çolak ve Mustafa Yüzbaşıoğlu okuldan evlerine giderken silahlı saldırı sonucu öldürülürler.

Cenazenin kaldırılacağı gün Camiden "Bütün milliyetçi kardeşler, hat boyuna! Bugün komünistlerle hesaplaşma günüdür!" anonsları yapılmaya başlanır. Öğretmenlerin cenazesi, güvenlik güçlerinin yetersizliği ve önüne geçilemez olayların olacağı korkusuyla kaldırılamaz ve askerler tarafından cenazeler hastaneye götürülür. 22 Aralık 1978 günü başlayıp, yayılarak devam eden katliamda, 23 Aralık 1978 Cumartesi günü Yörükselim, Madaralı, Serintepe, Yusuflar, Dumlupınar, Yenimahalle, Sakarya mahalleleri ve şehrin merkezinde yer yer karşılıklı çatışmalar olur 24 Aralık 1978 Pazar günü, Sakarya ve Namık Kemal mahallelerinde olaylar ve çatışmalar devam eder. 24-25 Aralık 1978 günü ise çatışmalar, karşılıklı kavgalar şiddetlenerek mahallelerde devam eder. Olaylar ve faşist saldırılar köylere kadar yayılır. Bir kıyım yapılır. Saldırganlar, dinamit lokumları, av tüfekleri, uzun namlulu silahlar, tabancalar, tahtalar, baltalar, balyozlar, zincirler, demir sopalar,  kürekler, et satırları, benzin ve gaz bidonları ile saldırıda bulundular önlerine çıkanları öldürdüler evleri yaktılar. Resmi rakamlara göre 105, gayri resmi rakamlara göre 500’ü aşkın kişi hayatını kaybetti.  

Olaylar sırasında içişleri bakanlığı koltuğunda oturan İrfan Özaydınlı’nın bir ekip kurarak yaptığı ve kamuya açıklanmayan araştırmada Katliamın planlanmasında Türkeş’in dünürü MİT hukuk müşavirinin de içinde olduğu 4 MİT mensubunun katliamı planladığı, AP Maraş İl Başkanı Faruk Kadıoğlu ile Belediye Başkanı Ahmet Uncu’nun katliamın aktörleri arasında olduğu belirtiliyordu. Aynı raporda katliamdan önce ve katliam boyunca Maraş’a farklı illerden kişilerin geldiği ve otellerde kaldığı belirlenmiştir. Dikkat çeken bir başka nokta da aynı günlerde Maraş'a, görülmedik fazlalıkta milli piyangocu akını olmasıdır. Rapor bu durumu "Milli piyangocuların Kahramanmaraş'a doluştuğu bu günlerde bazı evler ve işyerleri üç hilal çizilerek, kırmızı boya ile üzerlerine çarpı konularak işaretleniyor, şehirde çeşitli yerlerde solcular, Aleviler ve hükümet aleyhine sloganlar yazılıyordu” diyerek anlatmıştır

Maraş sanıklarının sıkıyönetim mahkemelerindeki yargılamaları 1991 yılına kadar sürdü. Sanık olarak yargılanan 804 kişiden 29'u hakkında idam, 7 kişi hakkında müebbet hapis, 7'si 15-24 yıl, 29'u 10-15 yıl, 259'u da 5-10 yıl, 26'sı ise 1-5 yıl arasında hapis cezasına çarptırıldı. 379 kişi davadan beraat ederken 68 kişi firarda olduğu veya dava sırasında ölmüş olduğu için davadan düştü. Öte yandan ölüm ve müebbet hapis cezaları dışındakilere 1/6 oranında cezai indirim uygulanarak cezaları indirildi. Ardından mahkemenin karan Yargıtay tarafından bozulurken yeni yargılama sonucunda idam cezaları uygulanmadı. Haklarında ceza verilenlerin cezaları, Nisan 1991 yılında çıkarılan Terörle Mücadele Kanunu nedeniyle, ertelendi ve serbest bırakıldılar. Böylece kanlı olaylarla dolu Maraş dosyası sessizce kapatılmış oldu. Davada asıl suçlular, kontrgerilla ilişkileri açığa çıkarılmadı.

Devrimci mücadelenin hız kazandığı 70 li yıllarda faşist saldırılar sistemli bir şekilde tırmandırılmış ve iç savaş koşulları faşist saldırılarla şiddetin tüm toplumda yaygınlaştırılmasıyla oluşturulmuştu. Kontrgerilla yöntemleri, katliamlar açık faşizme geçişin/askeri bir darbenin zemininin yaratılmasında aktif bir şekilde kullanıldı. Faşist saldırganlığın iç savaş stratejilerinden biri de Alevi ve Sünnilerin birlikte yaşadığı yerlerde anti-komünist, anti-alevi propagandayla ve Alevilere dönük katliamlarla halkları düşmanlaştırmak ve birbirine düşürmekti.

Faşist saldırılar, kontrgerilla operasyonları, katliamlar, iç savaş kışkırtmaları, şovenizmin tetiklenmesi ve halkların birbirine düşman edilmesi politikaları Maraş katliamından sonraki 33 yılda farklı biçimler altında ve farklı konjonktürlerde devam etti.

Halkların eşit ve özgür bir biçimde kardeşçe yaşadığı, demokratik bir ülke için yaşanan katliamları Unutmamak, Unutturmamak hepimizin sorumluluğudur.

Maraş’ta katledilen canlara Allah dan rahmet diler, ölen devrim şehitlerimizin aziz hatıraları karşısında bir kere daha saygı ile eğiliyoruz. 

 

 

   


  • Salı 15.6 ° / 10.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Çarşamba 17.5 ° / 10.9 ° false
  • Perşembe 22.9 ° / 15.9 ° false