Koç'tan CHP Esener'deki Tacize İfşa- Canan'a İsyan

Koç

7-24 Esenler haber gazetesinin sahibi, CHP Eski ilçe başkan yardımcısı Hüseyin Koç, CHP'nin Maltepe İlçe Başkan Yardımcısı U.K., 20 yaşında genç bir kadına cinsel saldırıda bulunmuş. Bu olayın daha vahimini

Koç, “yıllarca emek verdiğim, hiçbir karşılık beklemeden çalıştığım CHP’yi bu duruma getirenler utansınlar, onlar bugünün koltuk işgalcileri, güce tapınanlarıdır.  Kim yanlış yaparsa, kim üstlendiği görevi kötüye kullanırsa onlara karşı mücadele veren birisiyim. Esenler İlçe başkanının ve yönetiminin yaptığı kirlilikleri yetkililere defalarca anlattım, CHP’nin gerekli makam ve mevkilerine dilekçeler yazdım ama gereği yapılmadı. Benim söylediklerim iddia değil yaşanılmış gerçeklerdir. Aksını söylüyorlarsa hodri meydan…
 
Koç: Sn Canan Hanım size el kol hareketi ile nasıl ge........k... diyen ilçe başkanınız halen daha görevde ise ne zırvalıyorsun. YDK'ya ve sizlere verdiğim dosyada mevcut ilçe başkanının kirliliklerini yazdığım halde gereğini neden yapmadığınızı açıklarımısınız. CHP’ye gelen kadınlar sizlerin kardeşi veya çocukları değil mi? Onlara bir başka gözle bakanları neden koruyorsunuz?
 
 
İlçe Yönetiminde bulunduğum dönemde bu olayların basına yansımaması için çok mücadele verdim. İnandım hesap sorarlar diye güvendim.Yetkililer bu duruma sesiz kaldıkları gibi Tüzüğün gereklerini yerine getirmeyerek bu işlenen suçların bugün patlamasının ve meydana gelmesinin baş sorumlularıdırlar. Esenler’de yaşanan kirliliklere maruz kalan parti üyeleriniz ifade vermeye hazır olduklarını o dönemde söylemelerine rağmen duyarsızlık gösteren il başkanı, il yöneticileri ve YDK Başkanı gereğini yapmadıkları gibi bu bilgilere sahip olduğum için beni partimden uzaklaştırmak için değişik yollara baş vurdular. Yaptığım mücadele ve yaşadıklarım beni yordu, partimin bugünkü yönetenlerinden tiksindiğim için kendi isteğimle İlçe seçim kuruluna istifamı verdim.

Bakın sayın il başkanı birilerine şov yapıyorsun diyor, kendileri bıraksın birilerine laf yetiştirmeyi de bu çocuklara yapılanların, hesabı verilemeyecek kirliliklerin hesabını sorsun. İl başkanının kendisine küfür yapan ilçe başkanını plaketle ödüllendirdiğine şahit olduğum için bu hesabı soramaz. Kendisinin solcu olduğunu söylemesi CHP’yi kirlettiği gibi solu da kirletiyor. Ben söylediklerimin sonuna kadar arkasındayım, kendilerine verdiğim dilekçeler, yaptığım yazışmalar ortada” dedi.
--------------------------------------------------------------------------------------------------
02.01.2018 Tarihli YDK ve İl Başkanlığına verdiğim dilekçe

Sayın YDK Başkanım ve kurul üyeleri…

Sayın kurul üyeleri, bakın neden yazıyor, neden eleştiriyorum. CHP Esenler ilçe başkanı Bülent Ütebay’la bir dönem ilçe yönetiminde görev yaptım. Kendileri ilçe sekreteriydi. Yıl 2010, İl başkanı Berhan Şimşek. Kavgamız o günlerde başladı. Ütebay’ın çok sevdiği ve savunduğu o dönemde ilçe eğitim sekreteri ***** ****, bir kızımıza belden aşağı en aşağılık küfürleri yapıyor. Ütebay’a ve ilçe başkanımıza konuyu anlatıyorum. Küfür yapılan kızımız çağrılıyor, ağlayarak doğru olduğunu söylüyor. Soruyorum o gün yapılan o çirkin küfürleri yapanlar neden disipline verilmedi? Bu kızımız ilçe çalışanı ****** ve bu olaydan sonra kızımız partiye uğramıyor. Kendilerini arar ve sorarsanız neler yaşandığını anlatacaktır. Tel (********). Aradan kısa bir süre geçiyor, peş peşe, önce ******* ayni kişi tarafından telefonla taciz ediliyor ( ***** hanım mahkemeye başvuruyor) İlçe eğitim sekreteri ****bu sefer ********’a tacizde bulunuyor. (*********) ********* kızımıza elle sarkıntılık yapan bu şahıs. (********) sizlere verdiğim birkaç örnek. İsmi geçen ve tacize uğrayan bu partili hanımlara sorun anlatsınlar. Diğerlerini yazmama gerek var mı? İşte ben bu insanlara bir ceza verilmesi girişiminde bulunmayan ilçe başkanını sevmem. Bırakın cezayı bu ahlak yoksunlarına ödül verenleri sevmem. Ben örgütümün haklarını savunduğum için yaramaz çocuğum. Ben haksızlıklara karşı geldiğim için disipline veriliyorum. Şimdi bunları gazetemde yazmıyorsam ben partiliyim…

Bu ahlaksızlıkları yapanları büyük bir mücadele ile 2011 ilçe kongresinde liste dışı bırakarak ilçe kongresini kazandık. Dört sene onurlu bir çalışma yaptık. Bu süreç içinde partiye uğramayan bu arkadaşlar bir sonra ki kongrede tekrar seçildiler. Ne acıdır ki ilçe başkanı seçilen Ütebay, bu çirkin işler içinde bulunan Nurettin Keleşoğlu' nu bir şey yapmamış gibi yanında taşımaya devam ediyor.Ben partinin büyüğü olarak ilçede ağırladığını gördüğüm için kavgamız büyüdü.24 Aralık 2017 ilçe kongresini yaptık. Salonda bize küfürler yaptılar, cevap veremedik. Kürsü hakkımız yoktu. Delege olmama rağmen oy kullanamadım.Cezayı kesmişler, seçme seçilme hakkım gasp edilmişti bir kere. Örgütümüzün kadınına kızına küfürler yapan Nurettin Keleşoğlu İl delegesi oluyor, ben buna isyan etmezsem adam değilim, siz böyle birini örgüt temsilcisi olarak kabullenebilir misiniz? Partinin kadınına kızına tacizde bulunan böyle birini gazetemde yazmıyorsam bu partime saygımdandır. Beni sorguluyorsunuz, bu kirliliği bakalım sorgulayabilecek misiniz?Ben partimi küçük düşüren ve partimin ilkelerinden ayrılan birisi değilim. Ama birileri, görevini yapmıyorsa, ahlaksızları koruyorsa yazarım. Yazmaya devam edeceğim. Benim gazeteme CHP’nin yayın organı olduğunu söyleyenlere “gurur duyuyorum “ diyorum. Benim  gazetemive yayın politikamı bölge vekillerine ve eski partililerime sorun. Kimseden bir kuruş almadan partimin emrinde gazete çıkarıyorum.

Mustafa Usta  İlçe ve İl Yönetim Kurulları tarafından oy birliği ile Tedbiren İhraç istemiyle İl Disiplin Kuruluna veriliyor.Haklı ya da haksız.Buna son kararı verecek olan sizlersiniz.Süreç İl Disiplin Kurulu safhasında iken 11 Eylül 2017 tarihli meclis toplantısında Mustafa Usta CHP Grup Başkanı olarak gündem dışı söz almış 9 Eylül'ün önemine binaen konuşurken iktidarda olan AKP Grup Başkanvekili olarak söz alıyor ve Chp İlçe Başkanlığının Mustafa Usta'nın Tedbiren disipline sevkedildiğini belirten Chp İl Yönetim Kurulu kararını ekinde sundukları  bir dilekçesinin kendilerine iletildiğini belirterek artık Chp Grup Başkanı olarak konuşma yapamayacağını belirten bir konuşma yaparak Mustafa Usta'yı refüze etmeye çalışıyor.Mustafa Usta AKP'li başkana gerekli cevabı veriyor.Eğer o tarihli 7-24 esenler haber sitemizdeki yazıyı okursanız görürsünüz.Burada Mustafa Usta'ya Onur cellatlığı yapmaya çalışanların Mustafa Usta'nın şahsında aslında CHP’ye onur cellatlığı yaptıklarının farkındadırlar.Hem de bilinçli bir şekilde farkındadırlar.Bu açık bir parti suçu değil midir?Ben bunları göre göre susacak mıydım.Susmadım.Gazetemde eleştiren yazılarımı yazdım.Bütün bu olanları İl Disiplin kuruluna da anlatmamıza rağmen bu suçu işleyenler hakkında hiçbir işlem yapılmadı.

Sizin değerlendireceğinizi umuyor ve bekliyorum.
Beni suçlayanlara söylüyorum…2014 yerel seçimlerinde tarafıma genel merkezden yetki belgesi verildi. O gün iyi ve güvenilir partiliydim, bugün mü kötü oldum.  Partimizin bayrağını asarken ağaçtan düştüm, aylarca acılar çektim, halen daha o kırıkların acıları uykusuz gecelerim oluyor. AKP karşıtı yazılar yazdığımız için mafya tarafından darp edilenler meclis üyemiz Mustafa Usta ve benim. Partimiz için ve parti politikalarımız için darp edildik. Mahkemeye gelmeyen, bizlere sahip çıkmayan, bu kişiler bizi disipline veriyorlar. Biz kime güvenelim veya kiminle yürüyelim? Yalnız kaldığımız için halen daha tehditler alıyoruz.

Hüseyin Koç- 7-24 esenler haber gazetesi imtiyaz sahibi…******
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
BİR DİĞER DİLEKÇEM...

Esenler CHP’de Cinsel saldırıya uğrayan çocuklarımızın haklarını ne arayan var nede hesabını soran var…

HİKAYE ŞÖYLE…7-24 Esenler gazetesinin imtiyaz sahibi olarak bu yaşanmışlara şahidim. Tüm bu gelişmeleri YDK Başkanı Uğur Bayraktutan’a, İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na, İBB Başkan vekili Hüseyin Aksu’ya rapor ettim. İlçe Yönetiminde bulunduğum dönemde bu olayların basına yansımaması için çok mücadele verdim. Yetkililer bu duruma sesiz kaldıkları gibi Tüzüğün gereklerini yerine getirmeyerek bu işlenen suçların ortaklarıdırlar. Yaşanan kirliliklere maruz kalan parti üyelerimiz ifade vermeye hazır olduklarını söylemelerine rağmen duyarsızlık gösteren il başkanı, il yöneticileri ve YDK Başkanı gereğini yapmadılar.

Yıl 2010 Berhan Şimşek İl Başkanı, Bülent Ütebay İlçe Sekreteri, (Çalışan sekreter kızımıza) ilçe bınasında ağza alınmayacak, küfürler yapılıyor ve tekme tokat darp ediliyor. Bülent Ütebay’a konuyu anlatan ve bu sapkın kişi hakkında gereğinin yapılmasını isteyen yöneticiye “ne belli sen yalan söylemiyorsun” diyor. Tacize uğrayan ve küfürlere maruz kalan çocuğumuz bu sözleri yan odada duyduğunda yönetim odasında giriyor ve “tacize ben uğradım, bana küfür yapıldı” diyor ve sınır krizi geçiriyor, bayılıyor. Ütebay’a sorun ilçe sekreteri ve partinin ikinci adamı olarak o gün ne gibi işlem yaptı, bu küfür yapan kişiyi bildiği halde disiplin kuruluna verdi mi? Vermediği gibi zaman içinde kendisiyle siyaset yapmaya devam etti ve bu sapkın kişiyi ödüllendirdi. Aradan zaman geçiyor, ayni kişi ilçe yöneticisi olan bir bayana, bir başka kızımıza “asılıyor” birlikte olmak istiyor, İlçe sekreteri Ütebay’a şikayet yapılıyor ama yine bir işlem yapmıyor. Yine aradan bir zaman sonra bu sefer Kadın kolu başkanına telefonda mesajla taciz yapıyor, bazı çocuklarımıza sözlü ve elle tacizde bulunuyor. Bir partilimizin eşine “senden hoşlanıyorum” diyor. Tüm bu çirkinliklerden ve iğrenç olaylardan dönemin ilçe başkanı ve ilçenin sekreteri Ütebay’ın, haberi olduğu halde bir şey yapmıyor… Yine bir başka bayan avukat yöneticiye telefonla tacizde bulunuluyor ve o avukat yönetici olayı mahkemeye taşıyor, o dönem il disiplin kuruluna mahkeme sonucu ve yapılanlar bildirilmesine rağmen bir şeyler yapılmıyor. Ütebay ve destekçilerine sorun bakalım… Ütebay, İlçe sekreteri olarak elinde yetkiler olmasına rağmen görev ve sorumluluğu olduğu halde o gün ne gibi işlem yaptı. Tacizciyi mi korudu, mağdur olan çocuklarımızı mı korudu? Sorun ilçe başkanınızın arkasında kimler vardı? Sorun bu çocuklarımız partiye neden gelmiyor? Sorun Ütebay’a bu çocukları korumak, bu çocuklara sahip çıkmak kimin görevidir. Bu işlere bulaşanları, taciz olayını yapanları CHP il başkanlığına bildirilmesine rağmen gereği yapılmaması neden… Yoksa CHP’de yönetim kadrolarında olanlar için taciz normal ama sokağa idrarını yapmak ayıp.

Yıl 2016, Ütebay’ın yönetiminde bu sefer başka bir ahlaksızlık olduğu iddia edildi. Gazetemize gelen ilçe yöneticilerinden birileri, gençlik kolu başkanı ve bazı gençler “başkanım ilçemizde bazı kirlilikler oluyor, biz bir komisyon kurduk. Bu komisyon bu kirliliği araştıracak. Evli yöneticimizle bir bekar yöneticimizin birlikte olduğunu söylediler. Biz bu komisyonu bu işin aslı var mı yok mu diye araştıracağız. Bizlere yardımcı olur musunuz” dediler. Yapılan araştırmadan sonra işin aslı olmadığını ve bu arkadaşlara iftira atıldığı kararına varıldığı söylendi. İyi güzelde “bu işleri ortaya kim attı, kimler bu yalanı çıkardı” diye sorulmadı. Yani yapanın yanına kar kaldı. Bu işleri yapanlar bilindiği halde o kişi hakkında bir işlem yapılmadı. Edindiğim bilgiye göre bu söylentiyi ortaya atan kişiyi mahalle delegesi yapmışlar. Sorun ilçe başkanı Ütebay’a, ne gibi bir olay oldu da komisyon kurdurdun, hangi yöneticiler böyle bir rezillikle itham edildiler. Ortada bir iftira vardıysa veya söylenenler doğru veya yalansa gereğini neden yapmadılar? Bay Ütebay’a bu işlerin hesabı neden sorulmadı. Ütebay’ı ahlaksızlık yapanları sever. İlkeli ve namuslu olanları yukarıda ki ağababaları ile anlaşarak önce disipline, sonra mahkemeye verir. Yalanlarına ve yanlışlarına herkes inanır. Bu yaşanmışlıkların içinde olan kişilerin telefonları bizde. İstendiği anda yaşadıklarını anlatmaya hazırlar. Bizde gazetecilik gereği bu çocuklarımızın deşifre olmamasına büyük titizlik gösteriyoruz (İsimlerini yazmıyoruz) Bakalım dosya verdiğimiz, olayları anlattığımız partinin yetkilileri bu konulara ne kadar eğilecekler. CHP’lilere soruyoruz: Siz bu olayları bildiğiniz halde gereğini yapmadığınıza göre partiye gelenler kızlar, kadınlar neyiniz oluyor?