Hüseyin Koç'un kaleminden...
“tek adam, tek parti” yönetimi altında otoriter, faşist bir siyasal rejim inşa etme gayreti içindeki AKP test edildi ve solun demokrasi mücadelesi, cumhur birleşenlerini geriletti
Helalinden Oy - Helalinden İstanbul
Siyasal iktidarın baskıcı, yasakçı, savaşçı politikalarına karşı demokrasi güçleri helalinden oy verdiler, helalinden İstanbul’u aldılar. Seçimlerin kazananı elbette CHP, elbette İmamoğlu olmuştur. CHP’nin tüm yanlışlarına rağmen sandıklara giden, CHP’ye rağmen oyunu İmamoğlu’na verip kazandıran Kürtlere, Sosyalistlere bu ülkenin çocuklarına bu ülke çok şey borçludur. Onlara helal olsun…
“tek adam, tek parti” yönetimi altında otoriter, faşist bir siyasal rejim inşa etme gayreti içindeki AKP test edildi ve solun demokrasi mücadelesi, cumhur birleşenlerini geriletti, mağlup etti. Kazanan halk oldu, emek güçleri oldu.
Düzenin nimetlerinden yararlanan, ülkeyi soyup soğana çevirmek için, şehirlere ihanet yapanlar CUMHUR ittifakında birleştiler. Hukuk düzeninin tasfiye edilmesine, keyfi idarenin sonlandırılmasına, emekçilerin daha fazla sömürülmesine ve muhalefete yönelik baskılara karşı koyan memleket sevdalıları, demokrasi savunucuları MİLLET ittifakında birleştiler, bugün analarının ak sütü gibi ve harama bulaşmamış mazbatayı aldılar. Kazanan ülke ve ülke insanı oldu. Kaybedenler demokrasiyi katletmek isteyen sömürü düzeninin faşist beslemeleri oldu.
AKP iktidarının özgür düşünceyi yasaklayıcı, baskıcı, savaş yanlısı, bölgesel ayrılıkçı ve ülkeyi ayrıştırıcı politikalarına karşı,”Böyle Gelmiş Böyle Gitmez” diyen ve bu gidişattan rahatsız olan tüm toplumsal kesimlerinin ortak mücadelesi İstanbul’un saraylılarını sandığa gömdü. Demokratik hak ve özgürlükleri tanımayan, yasaklarla, torba yasalarla hak ihlallerini meşrulaştırmaya çalışan iktidara demokrasi güçleri hesap kesti. Bundan sonra iktidar ve beslemeleri aklını başına almazsa hesap elbette demokratik kurallar içinde çok daha ağır olacak. AKP’nin ülkeyi dibe vurdurduğu, yargıyı, dini siyasallaştıran iktidara dip dalga hesap kesti, kestiği hesabın faturasını da halka değil, o şımarık küresellere, o bahsi geçen diş güçlere yazdı. Bu halk hareketidir, halkın önünde kimse duramaz.
AKP’nin saray iktidarına kim muhalefet yaptıysa, kim doğruları yazıp, konuştuysa, terörist ilan edildi. Kürtlerin tamamına yakını hain ilan edilerek algı oluşturdular, iktidarlarının ayakta kalması için yalan yanlış senaryolar yazıp çizdiler. Dış politikada duvara toslayan iktidar, patates, soğan fiyatlarının yükselişine tanzim çadırı kurarak çözüm aradı, suçlusu ise dış güçler dediler. Faiz lobisi, Dolmabahçe yalanı ile gündem oluşturdular. Halkı uyuttular, sanal politikalarla kandırdılar. Yandaş yazarların, besleme görsel yayın organlarının uyutan yayınları, ekonomik ve sosyal sorunların derinleştiğini “Dünya lideri dedikleri kişiyi yine kandırarak hem ülkenin hemde reisin büyüklüğünü manşet yaptılar. Bugün mazbata İmamoğlu’na verildiğinde koro halinde nemalar bittiği için gözyaşı döktüler. Utanmadan yalan haberler yaptılar, kazığı kendilerine çaktılar.
Her türlü baskı ve tehdide rağmen “Hayır” referandumda olduğu gibi İstanbul seçimlerinde de, sosyalistler, Kürtler, aydınlar, yazarlar birleştiler AKP-MHP ittifakına da hayır dediler, İmamoğlu’na yetki verdiler. Hayır, birleşenleri unutmadılar barış akademisyenlerine, kadınlara, gençlere diz çöktürmek isteyen faşist, ırkçı kafatasçıları. Bu sefer sol CHP’nin egemenlerine rağmen birleşik ve örgütlü hareket etti, kurtardılar İstanbul’u yağmadan, dalandan, ihanetten. Masa başında konuşarak oluşmadı bu hareket. Bu hareketin adı her kesimin kendi yerelinden dahil olduğu, güçlerini birleştirdiği yaygın ve birleşik bir harekettir, iktidarın tüm baskılarına karşı korkmadan direnen demokrasi güçlerinin başlattığı halk hareketidir.
2019 seçimlerinin normal koşullarda gerçekleşmeyeceğini biz biliyorduk. 2019 seçimleri, “tek adam, tek parti” yönetimi altında otoriter, faşist bir siyasal rejim inşa etme gayreti içindeki güçlerin yeni bir eşiği geçip geçemeyeceğinin test edileceği zemin olacak diyenlerdendik. Şimdiye kadar hiçbir seçimde bu kadar demokrasiye ve insanlara, ülkeye, ilkeye, ideolojiye küfür yapılmadı. 2019 seçimleri sanki iktidar için ve ülkenin geleceği için dünyanın sonuymuş gibi algı oluşturdular, iktidar için seçimlerin beka sorunu olduğunu söyleyerek korku saldılar, büyük tartışma yaptılar. Kazanan belli ama kazandıranın adını biz koyduk, sol sosyalist birleşenler, elbette Kürt seçmen, demokrasi güçleri, gerçek Atatürkçüler ve HDP…
Kurtulan ise İSTANBUL oldu. Demokrasinin yeşermesi oldu
