Milletvekili secimlerinde Esenler CHP halkın gönullüleriyle birlikte secim çalışmalarında yüreğını ortaya koyarak çalışan Volkan Özcan seçim çalışmalarından sonra Sinop a gitti. Sinop taki köylülerin onurlu direnişine duyarlılık göstererek destek veren Özcan güvenlik güçlerının kendisini gözaltına alarak 106 günlük eserat hayatına mahküm edilmistir.
Özcan ın tutuklanmasına en cok üzülenler ise CHP Esenler Halkın gönüllüleriydi. Tahliyesinede en cok sevinenler Halkın gönüllüleri olmuştur. Halkın gönüllüleri Özcan ın bu sıkıntılı günlerinde kendisine destek olmak için internet üzerinden yazışmalarla yanında olduklarını her defasında ifade etmeye calıştılar.
Eylül günü Gerze’nin Yaykıl Köyü’nde olan olaylar sonrası önce gözaltına alınan, daha sonra tutuklanarak cezaevine konulan ve 106 günlük tutukluluk süresinin ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Volkan Özcan, dışarı çıktıktan sonra yaşadığı olaylar nedeniyle bir hayli üzgün. Düşüncelerini internet ortamında ki bir paylaşım sitesinde paylaşınca, Gerze Gündem olarak sorumlu gazetecilik anlayışıyla bir röportaj gerçekleştirdi.
Çok konuşulacak ve hayli ilginç söyleşide Volkan’ın anlattıklarını paylasan gazete haberini bizde siz degerli okuyucularımızla paylaşıyoruz.
Gerze Gündem: Merhaba Volkan. Son zamanlarda çok çalkantılı günler geçirdin. Bu dönemde neler yaşadın?
Volkan Özcan: Herkesin bildiği gibi 5 Eylül günü Yaykıl’da yaşanan olaylar sonrası tutuklandım ve 106 gün cezaevinde yattım. Olay günü yaşananları burada tekrar anlatmak istemiyorum. Zaten bu konuda yargılanmam devam ediyor. Beraat edeceğime inanıyorum. Cezaevi çok farklı bir dünya. Orada yeni insanlar tanıdım. Bu arada bol bol okuma ve düşünme fırsatı buldum.
Gerze Gündem: Facebook isimli bir sitede yaptığın bir paylaşım gündeme oturdu. Yaşadıkların karşısında bir pişmanlık ya da isyan mı söz konusu?
Volkan Özcan: Evet tam olarak öyle diyebiliriz. Cezaevinden çıktığım gün arabalarla gelerek beni aldılar. Konvoy halinde Gerze’ye geldik. O gün çok gururlanmış ve umutlanmıştım. Fakat sonradan yaşadığım ya da daha doğru söylersem yaşayamadığım olaylar beni bu noktaya getirdi. O gün konvoy dağıldıktan sonra insanlar da etrafımdan dağıldı. Tek başıma kaldım. Oysa benim bildiğim, çevre örgütü de olsa örgütlülük, dayanışma ve süreklilik gerektirir. Ben cezaevine girerken hem işimden hem de okulumdan oldum. Beni ve birçok insanı 5 Eylül sabahı Yaykıl’a çağıranlar, bugün bütün kapılarını bana kapattılar. En kötüsü beni suçlamaya bile başladılar. Hatta bir YEGEP üyesi beni ajanlıkla bile suçladı. Tam anlamıyla dünyam yıkıldı.
Gerze Gündem: Senin isteklerin nelerdi? Ne umdun, ne buldun?
Volkan Özcan: ben çok bir şey istediğimi düşünmüyorum. Kimseden balık istemedim. Sadece balık tutmak için olta istedim. Cezaevinden çıktığım gün belediyede temizlik işçisi olarak çalışmam önerildi, kabul ettim. Olmadı. Daha sonra Gerze’de faaliyet gösteren bir işyerinde iş önerildi, kabul ettim. Ama tüm bu vaatler sonradan boş çıktı. Beni sadece oyaladılar. Büyük bir umutla çıktığım bu yolda hayal kırıklıkları yaşadım. Biri “git işi baban ve amcandan iste” dedi, diğeri bana “ne yani benim için mi yattın” dedi. Bu tepkilere çok üzüldüm elbette. Ama en çok üzüldüğüm hakkımda çıkarılan söylentiler oldu. Dün direnişin simgesiydim, şimdi aldatılışın ve vefasızlığın simgesiyim. Mücadeleye asıl zarar verenler, dün yanımdaymış gibi görünüp daha sonra karalama kampanyası yapanlardır. Paylaşım sitesinde de dediğim gibi. Çektiklerimi bir ben bilirim, bir de Allah bilir. Ama uyandım artık. Yakında da Gerze’yi terk etmeyi düşünüyorum. Uğruna mücadele ettiğim insanlar bırakın benden nefret etsin, ama bana kimse acımasın. Şimdiye kadar kendi ayaklarımın üstünde durdum, şimdiden sonra da dururum.
