Tarih: 16.08.2011 00:00

Hacı Bektaş'ta protokol krizi

Facebook Twitter Linked-in

Hacı Bektaş'ta protokol krizi


Oktay ENSARİ- Demet ÖZTÜRK- Ahmet KORKMAZER- Metin YILDIRIM/HACIBEKTAŞ (Nevşehir), (DHA)

 

 

 Hacı Bektaşi Veli’yi Anma Töreni’ndeki konuşma sırasında değişiklik protokol krizine neden oldu.Tören öncesi ilk konuşmayı Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın yapacağı anons edildi. Ancak, son konuşmayı yapacağı söylenen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ondan önce kürsüye davet edildi.

Kılıçdaroğlu konuşmasını yaptıktan sonra bu kez Ertuğrul Günay kürsüye davet edildi. Kemal Kılıçdaroğlu yerine oturup Günay’ın konuşmasına başlamadan alandan ayrıldı. Bu sırada Kılıçdaroğlu alkışlanırken, bir grup Ertuğrul Günay’a yuh çekti.

Kılıçdaroğlu, gazetecilerin Ertuğrul Günay’ın konuşmasını neden dinlemeden ayrıldığı sorulunca "Protokol kurallarına uyulmadı" demekle yetindi.

Kültür Bakanı Ertuğrul Günay da bazı televizyon kanallarına olayı değerlendirirken, "Protokol gereği önce hükümet konuşur sonra ana muhalefet konuşur. Ben burada hükümeti, başbakanımızı temsil ediyorum. Belediye başkanı benden önce Kılıçdaroğlu’nu kürsüye davet etti. Ben kürsüye çıkarken baktım Kılıçdaroğlu alanı terk etti. Oturacak sandım ben. Ama döndüğümde arkadaşlar gitmişti. Bu arada şaşkınlık yarattı. Kılıçdaroğlu zaman zaman başkalarının temennileriyle hareket ediyor, yanlış yapıyor" diye konuştu.

BAKAN ERTUĞRUL GÜNAY YUHALANDI

HACI BEKTAŞ Veli Anma törenine katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Kardeşlik tohumları ekilmediği için, 30 yıldır büyük acılar yaşadık, bedeller ödedik. Oysa böyle olmamalı. Barış ve sevgiyi toplumda egemen kılmalıyız. Acısız, kavgasız mutlu bir Türkiye diliyorum" dedi.
48’inci Ulusal ve 22’nci Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat etkinliklerine katılmak üzere Ankara’dan karayoluyla Nevşehir’in Hacı Bektaş İlçesi’ne gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu vatandaşların ilgisi ve sevgisiyle karşılandı. Törene Kılıçdaroğlu’nun yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, DSP Genel Başkanı Masum Türker, 37 CHP milletvekili, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, Nevşehir Valisi Abdurrahman Savaş, yurtiçi ve yurt dışından çok sayıda Alevi ve Bektaşi derneklerinin yöneticileri katıldı. CHP milletvekilleri arasında isimleri okunduğunda en çok alkışı Gürsel Tekin, Emine Ülker Tarhan, İlhan Cihaner aldı. Bakan Günay’ın adı anons edildiğinde meydanı dolduran vatandaşların bir bölümü yuhalarken, bir bölümü de alkışladı.

Hacıbektaş Belediye Başkanı CHP’li Ali Rıza Selmanpakoğlu, 48’inci Ulusal ve 22’nci Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat etkinliklerinde yaptığı konuşmasına dünyada dengelerin bozulduğunu, insan onurunu hiçe sayan diktatörlerin toplumu yönetenlerin karanlıklara götürdüklerini belirterek başladı. Ulusal birliği korumanın önemine dikkat çeken Selmanpakoğlu "Hacı Bektaş Veli bize ’Bir olalım iri olalım diri olalım’ derken ışık tutmuştur. Bize birlik olmanın, ulusal bütünlük sağlamadaki önemini öğretmiştir" dedi.

Alevi açılımı olarak bilinen hükümetin geçen yıl başlattığı 7 oturumluk çalıştayın karşılıklı görüşmeyle sorunların masaya yatırılması bakımından yararlı olmasına karşın sonuç alınamadığına dikkat çeken Hacıbektaş Belediye Başkanı Selmanpakoğlu, Adalet olgusuna vurgu yaparak, son dönemdeki yargılamaları eleştirdi.

KILIÇDAROĞLU’DAN SİYASİ PARTİLERE ORTAK TAVIR ÇAĞRISI

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu Hacıbektaş ilçesinde gazetecilerin terörle ve son gelişmelerle ilgili olarak sorularını "Sözler kendi içinde tutarsızlık terörle mücadele hepimizin görevidir. Ortak bir mutabakat sağlanmalıdır. Terör sorunu bugüne kadar bitmemişse bunun tek sorunu siyaset kurumudur. Terörle mücadele etmek hepimizin görevidir. AKP’nin de CHP’nin de MHP’nin de görevidir" dedi.

İnsanları ayırmadan hep beraber teröre karşı ortak bir görüşün geliştirilmesi gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, bu konuda birçok kez çağrıda bulunduğunu hatırlatarak, "Terörle mücadele tek başına AKP, CHP ,MHP ve BDP nin sorunu olmaktan çıkmıştır" dedi.

Kılıçdaroğlu, Kızılay Genel Başkanı’nın istifasıyla ilgili olarak da "Mutabakat sağlamak zorundayız. Görevini başarıyla yerine getiren bir başkandı. Üzüldük. Bu konuda Dolmabahçe görüşmesinin perde arkası açıklanmalıdır" diye konuştu.

BARIŞ VE SEVGİYİ HAKİM KILALIM

En son konuşmayı yapacağı anons edilen ancak, yapılan müdahale ile bakan Ertuğrul Günay’dan önce konuşmasına karar verilen Kemal Kılıçdaroğlu, alkışlar arasında geldiği kürsüde Hacı Bektaş Veli’nin bir aydınlanmacı olduğunu belirterek, onu anmak için her yıl toplandıklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, "O büyük bilgi insanın varlığı önünde saygıyla eğiliyorum"diyerek başladığı konuşmasını söyle sürdürdü:

"Hacı Bektaş Veli Anadolu aydınlanmasının meşalesini yaktı. Bir sevginin, bir dayanışmanın, bir kardeşliğin, hoşgörünün, özgürlüğün simgesidir. Hacı Bektaş Veli Anadolu’nun yüreğidir. Hacı Bektaş Veli ve diğer aydınlanmacılar, karşılarında hep karanlık güçleri bulmuşlar, bedeller ödeyerek yollarına devam etmişlerdir. Kadına önem veren, engin bir düşünce adamıdır. Adaletten yana olan bir düşünürdür. İnsanlar arasında ayırım yapmayan Anadolu’nun sosyal, siyasi ve ekonomik durumunu gözönüne almıştır. Sevgi ve hoşgörü ile insanları bir araya getirmiş incinseler de incinmemiş, kırılmamıştır. Sevinci ve mutluluğu içlerinde yaşamışlar. Birlik ve beraberlik içinde olmuşlardır. Hacı Bektaş Veli barıştır, kardeşliktir. Sevgidir, hoşgörüdür. O incinse de incinmemiştir. Bu ilgi, bu coşku hak ettiği bir sevgidir. Esas olarak burada olmaya burada kucaklaşmaya irşat olmaya hepimizin ihtiyacı vardır. Onun için buradayız ve onun için burada onu yüreklerimizde taşıyoruz. Kardeşlik tohumları ekilmediği için, 30 yıldır büyük acılar yaşadık, bedeller ödedik. Oysa böyle olmalı. Barış ve sevgiyi toplumda egemen kılmalıyız. Dünya ortaçağı yaşarken, din mezhep kavgalarıyla kan akarken, 700 yıldır bu topraklarda kardeşlik türküleri söyleniyor. Çünkü biz düşmanımızın da insan olduğunu bilen bir görüşteyiz. Onun söylediklerini yapacağız, çalışacağız. Sevgimiz, sevdamız, huzurumuz ve mutluluğumuz için çalışacağız. Ter dökeceğiz, ekeceğiz ki biçebiliriz. Hünkârın huzurundayız. Yan yana, can canayız. Yer, siyaset yeri değildir. Hünkâr diyor ki kendine reva görmediğini başkasına görme. Adaletsiz hükümdar, hükümdar değil, zalimdir. Hünkâr diyor ki, sabredeceksin. Elinden gelen herşeyi yapacaksın ama bileceksin ki sabır şart. Alacağımız çok dersler var hünkârdan. Her türlü gericilikten uzak yolumuza devam edeceğiz. Elbette hünkârın, Hacı Bektaş Veli’nin sözünü kulağımızı küpe yapacağız. İncinsek de incinmeyeceğiz. Acısız, kavgasız mutlu bir Türkiye diliyorum."

KILIÇDAROĞLU BAKANIN KONUŞMASINI BEKLEMEDEN AYRILDI

Konuşması Kemal Kılıçdaroğlu’dan son anda geriye alınan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da törende yaptığı konuşmada, Hacıbektaş’i hiçbir zaman siyaset meydanı yapmadıklarını ve bu şekilde yollarına devam edeceklerini söyledi.

Günay, konuşurken, alandan ayrılan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun otobüsünden anonslar yapıldı ve bakanın konuşması güçlükle anlaşıldı. Konuşması yuhlar arasında devam eden Ertuğrul Günay, ilçeye hizmet için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek "Millete hizmet ediyoruz, etmeye devam edeceğiz. Hacıbektaş’ı kimse siyasete alet etmesin. Ünlü hünkârın sevgisini herkes yüreğinde taşısın. Ne yapıyorsak devletin gücüyle yapıyoruz" dedi.
Törenler sırasında bu yılki 18’inci Hacı Bektaş Veli Dostluk ve Barış ödülü Şahkulu Sultan Vakfı başkanı Mehmet Çamur’a verildi.

’BAŞKA ÜLKELERİN MÜDAHALESİNE YOL AÇACAK NOKTAYA GELDİK’

DSP Genel Başkanı Masum Türker, son siyasi gelişmelerle ilgili olarak Hacıbektaş’ta DHA’ ya yaptığı açıklamada hükümetin Suriye ilişkilerini eleştirdi. Türker şunları söyledi:

"Suriye ile ilişkilerin geldiği nokta bu ülkedeki,bir iç barış arayışından ve sağlamaktan çok, medyatik,tartışmaların öne çıktığı bir duruma geldi. Başlangıçta atılan adımlar, yapılan görüşmeler, bir komşu olarak ve demokratik bir ülke olarak Suriye’de demokrasinin sağlanması bakımından olumluydu. Ancak, her geçen gün, konunun medyada tartışılması, hem Suriye ile ilişkilerimizi zedeler hale geldi. Hem de Türkiye’yi komşu bir ülkenin içişleri karışır hala getiriyor. Şu aralar eğer Türkiye’ye yönelik olumsuz açıklamalar yapılmıyorsa, Türkiye’nin Suriye’ye müdahale etmesi için teşvik edilmesinden kaynaklanıyor. Yapılanlar, gelecekte başka ülkelerin Türkiye’nin içişleri müdahale etmesine yol açacak noktaya gelmiştir. Bu durum kaygı vericidir. Hükümetten yapılan açıklamalarda Başar Esat uyarıldı, olumlu davranışta bulunacak söylemlerine rağmen, Suriye’de olayların devam etmesi, hükümetle Suriye yönetimi arasında bir algı yanılmasını ortaya koymaktadır. Eğer, Türkiye Suriye’de insan haklarının ve özgürlüklerin sağlanmasından yanaysa, bir müdahalede bulunmayacaksa, kamuoyu oluşturmak adına, konunun sürekli tartışılır hala getirilmesi doğru değildir."




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —