HAS PARTİ ESENLER İLÇE BAŞKANI’NDAN 23 NİSAN KUTLAMASI...
HAS Parti Esenler İlçe Başkanı Burhan Kocaman, Esenler Belediyesi ile ilgili US Medya ve Zeyyat Gümüş olayının ardından gazete Bölgede İlk Haber’e Esenler gündemini sarsacak açıklamalarda bulundu.
Yıldıray Yılmaz’ın haberine göre; 23 Nisan öncesi bir öğretmene ikinci sınıf insan muamelesi yapıldığını belirten Burhan Kocaman, “ Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne müdahale eden gizli güçler mi var?” diyerek “Öncelikle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın tüm ülkemize hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum” diye ekledi ve Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde yaşanan ve büyük bir skandal olarak nitelediği olayı gazete Bölgedeki İlk Haber'e şöyle anlattı.
“Şimdi elime Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı 2011 program davetiyesi ile ilgili hazırladığı iki tane kitapçık geçti.
İlk bakışta birinci davetiye ile ikinci davetiyenin aynı olduğunu zannediyordum, ama aralarındaki kâğıt farkını görünce içeriklerini inceledim. İki kitapçığı incelerken de bir konu dikkatimi çekti ve adeta şoke oldum.
Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün hazırlamış olduğu 6 Nisan.2011 tarihli davetiyede;
‘Tören sunuculuğunu Hasip Dinçsoy İlköğretim Okulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Hilal Karamık ve 125. Yıl İlköğretim Okulu Türkçe Öğretmeni Hakan Artan yapacaktır’ diyor.
Ancak sonradan hazırlanan 15 Nisan 20011 tarihli ikinci kitapçıkta ise ‘Törenin sunuculuğunu Öz-De-Bir İlköğretim Okulu Türkçe Öğretmeni Yasemin Güngör ve 125. Yıl İlköğretim Okulu Türkçe Öğretmeni Hakan Artan yapacaktır’ diyor.
Ben de bu iki ayrı hazırlanan kitapçık ile ilgili yaptığım istihbarata göre Hilal Hanıma günler öncesinden 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın sunuculuğunu yapacağı tebliğ edilmiş ve bu tebliğ de bastırılıp dağıtılan kitapçıkla da belgelenmiş.
Hilal Hanım da bunun mutluluğu ile sunuculuk yapacağını bütün çevresine duyurmuş ve kendilerini törene davet etmiş.
Ancak daha sonra ne olduysa olmuş ve apar topar sadece Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olmasından dolayı bu sunuculuk görevi elinden alınarak, başka bir hanımefendiye verilmiş.
İşte bizi en çok üzen ve inciten olay da budur. Yani Hilal kardeşimiz Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olduğu için bu işleri yapamayacak mıdır? Kendisi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olduğu için mi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğün de ikinci sınıf insan muamelesi görmektedir? Onun için bu skandalın kimler tarafından yapıldığı ve hangi güçlerin bu olaya müdahale ederek sunucunun değiştirilmesine vesile olduğu biran önce araştırılıp gereği yapılmalıdır.
Kaldı ki, yaptığım araştırmalar neticesinde bu öğretmen arkadaşımız Esenler’de iki kez farklı programlarda çok başarılı bir sunuculuk yapmıştır ve herkes tarafından da kendisi tebrik edilmiştir. Böyle bir ayrımcılığın İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne sıçraması doğru değildir. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenlerimiz, Türkçe Öğretmenlerimiz, Matematik Öğretmenlerimiz ve diğer branştaki bütün öğretmenlerimiz bizim gözümüzde eşit olmalıdır ve eşit muamele görmelidir.
Her iş ehline verilmelidir. Bu sunuculuk işini de Hilal Hanım çok iyi yapacağı için kendisine verilmiş ve tebliğ edilmiş. Ama daha sonra kim ve nasıl bir güç/güçler devreye girdi ki, Hilal Hanımı değiştirerek Yasemin Hanımı aldırdı.
Esenler’de Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olmak bir yanlışmış, bir vebalmiş gibi görülmesi bizleri gerçekten çok incitmiştir. Biz yıllardır farklılıkları ortadan kaldıralım ve bütün öğretmenlerimize eşit muameleler yapılsın diye mücadele ediyoruz.
Dini, dili, görüşü ne olursa olsun 657’ye tabi Milli Eğitim Bakanlığı’nın onayı ile ilçemize gelmiş öğretmenlerin hepsi bizim başımızın tacıdır. Ama buradaki gizli gücün ve bu öğretmenimizin isminin değiştirilmesi talimatını veren gizli el/ ellerin kim oluğunu biz öğrenmek istiyoruz. Ve yetkililerin biran önce bu olaya el koyup bir açıklama yapmasını bekliyoruz. Aksi takdirde bu açıklamayı yapmazlarsa töhmet altında kalırlar.
Hiçbir açıklama yapmadan birilerinin talimatı ile böyle bir şey yapmak bu öğretmenimizin eğitimdeki verimini de düşürür. Bu da okulumuz ve öğrencilerimiz açısından hiç iyi olmaz. Kaldı ki öğrendiğim kadarı ile Hilal Hanımın bu olaydan dolayı psikolojisi de bozulmuş. Zaten kim olursa olsun böyle bir görev verilip, daha sonra kimin elinden alınırsa psikolojik bunalıma girer. Tüm bunların ilgililerin bilmesi gerekir”