FERMAN VELİAHTIN, MEYDANLAR BİZİM

FERMAN VELİAHTIN, MEYDANLAR BİZİM…

İlçemin cumhuriyetçi ve halkçı olduğunu söyleyen yeni sultanı oturduğu koltuğun hakkını, yaptığı yanlışların hesabını verebilecek mi? Sultanımız kızmasın ama kızdığı zamanlarda hukuku sağlayacak baş kadı vazifesini ifa edebilecek mi? Şayet ifa edebilirse bu yazıp çizenlerin kelleleri vurulur ilahi tillahi…

Bu nameden sonra muhterem sultan hazretlerinin ne yapacağını nasıl bir ferman yazacağını da bekleyip göreceğiz. Ecdadımız yüzlerce yıl mutlak monarşi ile yönetildi. Bu sultan da ayni geleneği devam ettirmek için ahalinin başına musallat oldu. Ceddimizin soyundan gelen bir padişah gibi mağrur ve gururla atamasını dokuz saray görevlisi murakıbına yaptırarak bu iş tamamdır dedi ve saray vari köşk’ün kadife olmayan koltuğuna bir güzel kuruldu. Hani ecdadımızın Devlet yönetiminde, Hükümdarlık babadan oğla geçtiği gibi bu sultana da ayni tarihsel gelenek sirayet etti.

Şimdi bu minval üzere görevlendirme ile Bey, Padişah, Paşa, Han, Hakan, Sultan, Hünkâr, Hüdavendigar gibi unvanlar alırsa şaşmayın. Birde “halife” unvanını almış birileri ortaya çıkarsa ala pekâlâ olur.  O vakit hilafetin sonunun nereye varacağı hangi kelleleri alacağı ise mechul. Meçhule giden bu gemide kimlerin kalacağı ise başka bir muamma.  Lala paşa başlamış tedrisi tedrisata, önüne çıkana temiz sayfa açtık diyerek makamsal ahkâm kesiyor, gizlilik içinde suyun altından samanı yürütüyor. Girmiş ulu hünkârı ile kol kola, yüksek dağlara yağan karı biz yağdırdık diyor. Sanki kendileri yağdırmışçasına. 

Kerameti kendinden menkul ama kafaları çalışıyor bu tahtın varislerinin. Tüm bu işler olmaz parasız. Akıl etmişler. Bakın hazineyi nasıl oluşturacaklarını, dolduracaklarını projelendirmişler. Yemekli içmekli saraya yakışır bir gece yapılsın, ahali gelsin, paralar birlensin demişler. Yalnız nazırlar sıkıntılı, davetiye bedeli kaç akçe, şölene kimler icabet edecek acaba. Bunları en iyi tanıyan birisi olarak söylüyorum, çuvalla akçeleri olsa, hazineleri akçeden taşsa bile çalışmazlar. Bunlar emeğe saygıları olmayanlardır. Bunların ahali ve ahalinin çıkarları umurlarında değil. Toplumsal düşünceye düşman gibiler. Kendileri birinci lige çıkamadıkları yerde amatör kalırlar. Birinci çıkanlara ise düşman olurlar ve kendilerinden olmayanları içlerine sindiremediklerinden siyasi rant sağlamak için bir haftalığına da olsa mahkeme kapılarını aşındırırlar.
 
Gelinen noktada tüyü bitmemiş yetimlerin hakkının yenildiği, kacak inşaatlar yaparak aydınlık yarınlarımız olan gençlerin yetişeceği okul bahçelerini talan edenlere, inşaatları konduranlara sesi çıkmayan sultan hazretleri ve divan üyelerine sormak lazım. Bu çarpıklığa en alasından tepki koyan ahalinin yetkilendirdiği üç beş kurşun askere ve alaylı mektepli yerel basın mensuplarına göndermeler yapmak ve gerekirse yüce divana havale fermanını yazmak kimseyi yolundan caydırmaz. Kimsede yaydığınız bu korku imparatorluğuna teba olmaz ve size biat etmez. Bu yaptıklarınız günün modasına uymaktan başka bir şey değildir ve kifayetsizdir.

Ahalinin cumhuriyetçileri ve halkçıları önemli işlerinin görüşülüp karara bağlandığı hazirunda ahalinin faydasına çalışacak yetkili organ olması lazımken alınan kararları ahalinin görüşlerine sunmak yerine son söz padişaha aittir diyerek her şeyin başı onu sanmak elbette bu yapay saltanata yakışır. Oldu olacak birde Hükümdarlık alameti; adına hutbe okutup ve para bastırsaydınız bu yemekli gece işini de yorulmadan halletmiş olurdunuz. Bu teklifimizi düşünemeyen veziriazamınızı derhal görevden azletmeniz evla olur.
 
Sizlere akıl vermek ne haddimize ancak Padişah öldüğü zaman geleneklere göre çocuklarından hangisinin başa geçeceğinin belli olmaması ve hanedan üyesi her şehzadenin padişah olma hakkının bulunması şehzadeler arasında taht kavgalarının çıkmasına neden olur. O yüzden bu kardeşkanının dökülmesini ve kavgaların çıkmasını önlemek için senden öncekiler seni nasıl veliaht tayin ettilerse sende veliahtını bu günden seçersen hakkında ve devletin bekası açısından hayırlısı olur. Zaten sen ne eylersen iyi eylersin.

Unutmayın ki, ferman veliahtın ise meydanlar da bizimdir…,





Orjinal Habere Git