Esenler'in Her Karışında Emeği Olanlar Konuştu

Yıllarımı CHP’nin iktidar olması için harcadım. CHP’de çok önemli görevlerde bulundum ama bu yaptığım ve verdiğim emekleri bugün görmeyen, hatırlamak istemeyen şovmenlere, partimin hainlerine tek kelime ile yazıklar olsun diyorum. Bakınız; geçmişini bilmeyenin geleceği de olamaz!” geçmişten bugüne bu coğrafyada çok zorluklar gördüm, çok sıkıntılı günler yaşadım ama tüm bu zorluklara karşı o günleri yaşayan ve siyaset yapan arkadaşlarımla birlikte şahsı çıkarlarımızı değil ülkemizin ve halkımızın menfaatlerini düşünerek mücadele ettik.

Esenler’e sıra gelince “emeğim var, benim gibi emeği olanları saygıyla yad ediyorum” bugün o geçmişin emek verenlerinin bıraktıklarını yandaşlarına veya şahsi hesaplarına yazanlar elbette kötüler ve ahlaksızlar diye anılacak belgide isimleri hiç anılmayacak. Ama bakın toplum yararına çalışan, emek verenler hep konuşuluyor, hep hatırlanıyor. Kabirleri ziyaret ediliyor, güzel sözlerle yad ediliyorlar.

"EN KÜÇÜK BİR ŞAİBENİ DUYARSAM SENİ EVLATLIKTAN RET EDERİM”
Büyüklere sevgi, küçüklere saygı ailemizin ve o dönemin yaşayanlarının terbiyesiydi. Babamın bana nasihati “En Küçük Bir Şaibeni Duyarsam Seni Evlatlıktan Ret Ederim” bu söz çok büyük söz olduğu gibi ürkütücüydü. Biz bir ahlaksızlığa bulaşmış olsaydık maddi yönden zengin olurduk ama bugün Fakir miyiz derseniz değiliz deriz. Bizim yüreğimizde insan sevgisi, yaşadığımız ilçenin kalkınmışlığı, halkın menfaatleri olduğu için bizler bu sevgilerin zenginiyiz ve durumumuzdan mutluyuz. Elbette mutluluğu bununla tarif etmek yeterli değil, mutluluğun bir parçası da ahde vefadır.  Sevdiklerin seni hatırlamazsa veya birilerinin geleceğine ömrünü atamışsın ve o birileri bunu inkar ediyor, bir kere olsun seni aramayıp sormuyorsa işte o zaman senin mutlu olman mümkün değildir.

Beni üzen ve yüreğimi yaralayan çok şeyler anlatmak isterim. Mesela kendi evlatlarıma vermediğim değeri, harçlığı verdiklerim bugünlerde yanıma uğramıyor bir gün olsun kapımın önünden geçmiyor.  Dün beni güçlü görenler, önümde secde edercesine sahte saygı gösterenlerin bugün bu kadar alçalacağını, bu kadar kişiliksiz olacağını düşünürken bile yüreğim sızlıyor. Esenlerin topraklarını koruyan, Esenlerin geleceğini düşünen arkadaşlarım, o eskileri unutamam. Genç Ali Kaya’yı, İsmet Taşkın’ı, Sabit Star’ı, Hasan Koç’u, Toz Mehmet’i, Halit Üstün’ü, Fırıncı Hüsnü’yü, Muhtar Hüseyin Gürses’i, sağdan ve soldan olan daha nicelerini unutamam çünkü onlar ahlaklı ve erdemli kişiler olarak Esenlere hizmet yaptılar, Esenlerin geleceğini hazırladılar ama bugün o geleceğin nasıl yağmalandığını nasıl peşkeş çekildiğini görüyoruz”dedi.

“BİRGÜN BU SÖYLEDİKLERİM VEFASIZLIK YAPANLARA LAZIM OLACAK”
Bir diğer Esenlerin yaşayan Çınarı Bayram Eyüpoğlu: yaşamlarımızın birbirine nasıl da bağlı olduğunu, ancak birbirimize kenetlendiğimizde anlayabiliriz. Sayın Vardar’la iki ayrı görüşün insanı olarak Esenler’e yıllarca hizmet ettik. Hiçbir zaman birbirimize ayrıştırıcı bir gözle bakmadık, zaman öyleydi. Ama bugün o geçmişi mumla arıyoruz, o geçmişin ahlaklı insanlarını ve ahlaklı duruşunu arıyoruz, sağcı solcu fark etmez. Bugun o günlerden çok geriye gittiğimizi seyrediyorum hem ahlak yönünden hem gelişmişlik yönünden daha gerideyiz.  Geleceğe iyimser bir gözle bakabileceğimizi düşünemiyorum, bu durum beni korkutuyor ve kendi kendime soruyorum, “ne olacak halimiz, nasıl olacak sonumuz”
 Sayın dostum, arkadaşım Şuayıp Vardar “Unutmanın, unutulmanın hüznünü yaşıyor. Yaşamı devam ettirmek için taşıdığımız hayatin önemini kavramanın, hatırlamanın önemi geçmişi bilmekle başlar. Bu bilgi insan olan insanın hatta tüm canlıların doğasında var olduğunu hiç kimse unutmasın. Birgün bu söylediklerim o vefasızlara lazım olacak. İyi dostluklar ve iyilikler mazide kalmaz, yaşam devam ettikçe sevgiyle saygıyla anılır ama kötülükler de unutulmaz ve o kötülükleri yapanlar ise kötü kelimelerle anılır.

ESENLER’DEN KOMÜNİST İSMET TAŞKIN GEÇTİ

Esenlerin iki yaşayan onurlu insanı Bir anıyı anlattılar: Esenlerin birçok değerli insanı toplum çıkarları için kendi geleceğini düşünmeden bu Esenler’den, bu Dünya’dan geldi geçti. Bunlardan biriside Esenler’de belediye meclis üyeliği yapan komünist diye adlandırdığımız İsmet Taşkın’dı. Taşkın’ın hiçbir zaman parası olmadı, olan parasını da okula giden çocuklara verdi veya kuşlara, kedilere yiyecek alarak harcardı. Akşamları bir iki tüple rakı içtiğinde mutlu olurdu.  Kendisine bir teklif yapıldı, teklif ’de bugün İbrahim Turan Lisesinin yeri verilmek istendi ama o bu teklifi sert bir dille geri çevirdi. Burası geleceğimiz olan çocuklarımızın ve ülkemizin yarınlarını hazırlayacak olan çocuklarımızın eğitim alacağı yer olacak” dedi. Bugün İbrahim Turhan Lisesi Taşkın’ın Esenlere bıraktığı en önemli eserdir”