Tarih: 30.06.2014 13:40

Esenler Pir sultan'da Sivas Anması

Facebook Twitter Linked-in

Esenler Pir sultan’da Sivas Anması

Esenler Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ''Sivas şehitlerini anma ve laiklik, demokrasi ve barış haftası" etkinlikleri programını Davut paşa caddesinden Cumhuriyet Meydanına kadar sloganlarla yürüyerek basın açıklamasıyla halka duyurdular.

Pir Sultan Abdal Esenler Kültür Derneği başkanı Nadir Çatar, herkesi 2 Temmuz günü, Madımak oteli önünde olmaya çağırdı
Esenler Pir Sultan Abdal Kültür Derneği  üyeleri Cumhuriyet Meydanına kadar yürüdükten sonra yaptıkları basın açıklamasında “Bundan yaklaşık 21 yılönce 2 Temmuz 1993 yılında çoğunluğu alevi olan yazar, ozan, düşünür 33 can ateşeverilerek katledilmiştir.2 Temmuz1993’teki katliamı gerçekleştirenlerle son günlerde özellikle Irak’ta Suriye’de başta Omak üzere Ortadoğu’da yaşanan vahşetve katliamcı zihniyetinin arasında bir farkın olmadığı görülüyor.

Başbakanın sözleri katliamı yeterince destekledi
Ülke tarihiner kara leke olarak geçen Sivas Katliamı’nın katilleri göstermelik yargılamalarla tutuklanmadan salıverilmeleri, ellerini kollarını sallayarak meclise dahi girmesi, akabinde o dönemin Başbakanı Tansu Çiller: “Otelin etrafını saran vatandaşlarımıza hiçbir biçimde zarar gelmemiştir.” Ortağı Mesut Yılmaz’ında ‘’Bir Futbol Karşılaşmasında da Bu Kadar Ölü Olur’’sözüyle ve davanın zamanaşımına uğraması ile ‘’Hayırlı Olsun’’diyen şimdi ki başbakanın sözleri katliamı yeterince destekledi. Tıpkı Dersim de katliam yapanlar,1977 1 Mayıs ta işçileri tanklarla katleden, Maraş ta Çorum da Gazi de Alevilere katliam yapan, Roboski de Kürtlere bomba yağdıran organize siyasi aktörler adaletin karşısına çıkartılmadığı gibi ödüllendirildiler.


İktidarın nasıl bir amaca hizmet ettiği ortadadır
Gezi Direnişinde aşırı güç kullanan, yüzlerce kişiyi yaralayan ve şehit düşenlere de terörist demeleri, iktidarın nasıl bir amaca hizmet ettiği de ortadadır. Sivas katillerinin adını Madımak Oteli’ndeki anı panosuna yazdırarak acılarımızla adeta dalga geçen, katliamı unutturmak için “Madımak” adını kaldırıp “İl Özel İdaresi Bilim ve Kültür Merkezi” şeklinde tabela astıran Recep Tayyib Erdoğan arasında nasıl bir fark vardır ki…

Taşeronlaşlaşmanın, vahşetin üzerini örtüyorlar
Hükümetin bu ülkede yaşayan farklı uluslardan farklı inançlardan oluşan HalklaraTurk Islam politikasını entegre ve asimile ederek kendi yurttaşların ıyaratmak isterken Soma’da yüzlerce işçinin ölümüyle sonuçlanan katliama ise‘‘ bu işin fıtratında var’’söylemiyle taşeronlaşlaşmanın, sömürünün, kapitalist vahşetin üzerini örtüyor.
HES projeleriyle doğayı bir yandan yok ederken su kaynaklarını peşkeşçeken hükümet kent sel dönüşüm ile rant yaratma peşine düşüp iktidar destekli şebekelere destek oluyor.
Ne yazık ki neoliberal politikalarla gerici faşizm yol almış gidiyor. Devletin ülkemizde yaşayan halkların farklı etnik ve inanca sahip yurttaşlarının temel hak ve özgürlüklerini kullandırmayan bir geleneğe sahip olduğu artık aşikâr. Anadolu’nun kadim kültürel, etnik ve inançsal zenginlikleri yok ediliyor. Kendi gruplarını Sermaye çevrelerini zengin etmekle kalmayıp ayakkabı kutularıyla vatandaşın paralarını çalan ve hakaret eden iktidar kendi halkını yoksullaştırdığı gibi üstüne bir protestoyu dahi hazmi edemediyip kendi tabanı dışındakileri ötekileştirmeye çalışıyor. 


 AKPiktidarıyla Ortadoğu bataklığının bir parçası olduk
Artık Hrant Dink yok… Süryaniler, Ezidiler yok… Yorgo çoktan gitti… Rozerin kimliğini talep ediyor… Hüseyin acısını dindirmek istiyor.
Çağdaş, bilimsel eğitim yok artık… Eğitimde 4+4+4 düzenlemesiyle çocuk gelinler ve çocuk işçiler yaratılıyor. Maalesef AKP iktidarıyla birlikte Türkiye, Ortadoğu bataklığının bir parçası oldu. Mezhep savaşında kıvılcım başlarken iç ve dış politika sonucu Türkiye’nin Suriye’de, Irak’ta iktidarın devlet imkânlarıyla destek verdiği ÖSO, IŞİD, Nusra, El Kaide gibi cihatçı örgütler, toplumsal barış ve güvenliğimizi tehdit ederken kendi topraklarımızda tedavi barınma ve silahlanma olanağı buluyorlar. Alevilere karşı uygulanan sosyal, kültürel, ekonomik kuşatma daha sistematikleşti.


 
Başbakan Alevilerihedefhalinegetiriyor
Bizzat başbakan kalabalıkların önünde huşuiçinde Aleviliği, Alevileri yuhalatırken, nefret söylemleriyle Alevilerihedefhaline getiriyor ve fişliyor.

Yeni Osmanlıcı bir tahayyülle Ortadoğu’nun hamisi, Türkiye’nin halifesi, padişahı, Osmanlı’nın Yavuz Sultan Selimi olmak isteyen başbakan, teokratik bir devlete geçiş hamleleri yaparken, Anayasanın güçler ayrılığı ilkesini fiili olarak ortadan kaldırırken, laikliğin artık lafına bile dayanamazken bizler inadına bu coğrafyada, kadim inançların, dillerin ve dinlerin her birinin kardeşçe bir arada yaşamasından, haklarının anayasal güvenceye kavuşturulmasından yanayız.
Türkülerimiz her zaman kardeşçe söylenmeli, derelerimiz özgürce akmalı ve herkes özgür olmalı.
O halde yitirdiğimiz tüm canlarımızı unutmadığımızı göstermek için, bugün Irak’ta, Suriye’de görülmedik bir barbarlık ve vahşet sergileyen selefi grupların ülkemize yönelen tehdidini bertaraf etmek için 2 Temmuz’da Sivas’ta Madımak Oteli önünde buluşmalıyız”.

Canlar2 Temmuz insanın vicdanıdır. Vicdanını dinle…

 


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —