Ben anlamadım, cahilliğime ver senin geçmişte, karaktersiz dediğin, ahlaksızlıklarla suçladığın, zimmete para geçirdi dediğin .... la neden birlikte olduğunu…
Ersel, Sen “Suyun Altından Saman Yürütürsün”
CHP Esenler gençlik kolu başkanı Ersel… Sen Atatürk’ün evlat’ı değilsin, olamazsın... Olsaydın Ata’mızın evlat’ı babam dediğin Ata’mızın ölüm yıl dönümünde kadeh kaldıran ilçe başkanına hürmet yapmazdın, hesap sorardın… Aydınlık yarınlara değil, karanlığa koşuyorsun… Herşey çok güzel olacak diyorsun “sen ve senin gibilerle olacaksa “ olmasın yahu…
Sığınmışsın çirkin dediğin, ahlaksız dediğin, geçmişte küfürler yaptığın ilçe başkanın Ütebay’ın şemsiyesinin altına. Umurunda mı dünya? Omuzlarına bastığın, gecesini gündüzüne katan, karşılıksız çalışan, CHP uğruna kavgalar yapan namuslu “BİZİM MAHALLENİN” saf çocukları. Onlar seni sen yaptılar... Onlar işsiz, aç yoksul, sokaklarda sürünüyor. Sen kapıyı atmışsın Sarıyer yamacına. Aksu’lar almış seni koynuna, sende din, mezhep dayanışmasıyla “SER” koymuşsun, sır vermiyorsun bu mübarek yolda. Oh ne güzel olmuş “herşey” buna ihanet demeyelim mi be çocuk...
Sahi “mübarek” dedik ya… M. Kemal Atatürk, MÜBAREK OLSUN dememişti kazalara, belalara ve güzelliklere KUTLU OLSUN demişti, bayramlara, güzel günlere. Bak ilçe başkanın Atatürk’ten savrulmuş, özenmiş Arapça, Osmanlıca kelimelere… “BAYRAMINIZ” MÜBAREK OLSUN DİYOR KUTLU OLSUN DİYEMİYOR… “Mustafa Kemal Atatürk tarafından ilan edilen “Harf Devrimini oku “ Yerel basından bazı yalakalar, ahlakları sıfırlanmış - lavuk CHP’li olduğunu söyleyen ve gazeteci geçinen birileri şişirseler de, pişirseler de, oflayıp poflasalar da gerçek bu “MÜBAREK ÇOCUK…”
5 yıl boyunca Esenler Gençlik Örgütüne hizmet etmişsin, karşılığında neler aldığını veya nelere alacağını da söyleseydin bari… Hangi gururla bu göreve yeniden seçildiğini, kimlere ihanet yaptığını, yapacağını planlamışsın, neyin pazarlığında, kimleri sattığını, önümüzde ki günlerde satacağını heyecanla anlatırsan sana aferin diyeceğim. Bana anlattıklarını anlatırsan senin anlından öpeceğim be çocuk…
Anlatamazsın… Anlatamazsın ilçe başkanı Ütebay ve yönetiminde bulunanlar için söylediğin şeyleri. O yenilmez, yutulmaz çirkinlikleri. Bana anlattıkların şayet doğruyduysa ne işin var, senin dediğin gibi “o siyasi şerefsizlikleri” yapanların yanında. “Şimdi umutla, geleceğe hep birlikte yürüyoruz” demişsin, nereye yürüyeceksin, kimlerle yürüyeceksin? Sen kimseyle yürümezsin, Sen “Suyun altından saman yürütürsün” Anlat dinleyelim ihanetini. Sen baba dediklerini hep sattın, bu sefer sıra Atatürk’te galiba…
Namık Kemal’e ait bir şiirinden alıntı yapmışsın “Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini; yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?” sonra bu şiire atıfta bulundu mavi gözlü bir komutan dedi ki “Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini; bulunur kurtaracak, bahtı kara maderini”. Evet, bu şiiri iyi okuduğumuzda ve günümüze kıyaslama yaptığımızda, “İlçe başkanını, seni tarif ettiğini. Anladık örgütten sorumlu kahveciyi ve diğer CHP’li geçinen tarikat mensuplarını, arkadaşlarına ihanet yapan müfteri Kemal Şahin, Aksal Örüklü ve diğer siyasi namussuzları tarif ettiğini. Sende bu tarifin bu kişilere yakıştığını anladın herhalde be çocuk. Sen “Senin ne kadar yanlış birisi olduğunu” anlatın herhalde… Ben anlamadım, cahilliğime ver senin geçmişte, karaktersiz dediğin, ahlaksızlıklarla suçladığın, zimmete para geçirdi dediğin yavşaklarla neden birlikte olduğunu…