Elektrikte Soygun' indirim safsatası

Elektrikte Soygun

Yılbaşından bu yana toplumun tüm kesimlerinin fatura isyanı, zamların geri çekilmesi ve daha “korkutucu” olan kamulaştırma taleplerini bastıramayan iktidar, üretim ve dağıtım şirketlerinin kârlarına halel ge

Erdoğan, 1 Mart’tan itibaren alçak gerilim seviyesinden bağlı Ticaret abonelerinin elektrik fiyatlarında indirim yapıldığını, Mesken abonelerinin ve Tarımsal Sulama abonelerinin elektrik faturalarında KDV’nin %8’e indirildiğini ve mesken abonelerinin yıl sonuna kadar 7 milyar TL daha az ödeme yapacağını söyledi.

Yılbaşında esnafın kullandığı elektriğe %125 zam yapılmıştı, 1 Mart’tan itibaren zam oranı %96,7 oldu. Meskenlerde ise 1. Kademe günlük ortalama tüketim 8 kWh’ye çıkarıldı ve KDV indirimi ile zam oranı %50’den 40’a, 2. Kademe ise %109’a çekildi.

Son bir yılda elektriğe gelen zamlar:

Son bir yılda EÜAŞ elektrik fiyatı %55 artarken, abonelerin elektrik fatura bedellerinin %167’ye varan oranlarda artması, zamların nedeninin salt üretim maliyetlerinin artışı değil, büyük bir soygun düzeninin sonucu olduğunu gösteriyor. Elektrik üretim ve dağıtımında bu düzenin nasıl işlediğini sonraki yazılarımızla açıklamak üzere son değişiklikleri irdelemeye devam edelim.

Yılbaşından bu yana toplumun tüm kesimlerinin fatura isyanı, zamların geri çekilmesi ve daha “korkutucu” olan kamulaştırma taleplerini bastıramayan iktidar, üretim ve dağıtım şirketlerinin (Cengiz, Sabancı, Limak gibi şirketler hem en büyük dağıtım şirketleri hem de en büyük üretim şirketleridir) kârlarına halel getirmeden KDV’yi indirerek halkı susturmaya çalışıyor. Ekim 2021 tüketim değerleri ile tüm abone gruplarında alınan aylık toplam KDV tutarı 3 milyar TL’nin üzerinde iken 1 Ocak zammı ile 6,6 milyar TL’ye yükselmiş. Meskenlerde KDV’nin %8’e indirilmesi ile bu tutar şimdilik 5,8 milyar TL oldu. Amacımız bu adaletsiz verginin sıfırlanması. İktidar hesap yapmış, meskenlerde KDV’yi %8’e düşürsem de eskiye göre neredeyse iki katı KDV alıyorum, hem halkı sustururum hem de kazan-kazan yapmış olurum diye düşünmüş olmalı.

Meskenlerde 1. kademenin günlük 8 kWh’ye çıkarılması ile aylık 240 kWh’ye denk gelen tüketim ocak zammı öncesi 216 TL iken, şubatta 350 TL, martta ise 301 TL oluyor. Yine kazan-kazan durumu.

2021 Ekim ayının toplam elektrik faturası tablodan da görüldüğü gibi, 20,2 milyar TL, ocak zamları ile 43,4 milyar, Mart’ta ise 40,4 milyar TL’ye denk geliyor. Esnafa kademeli ve zamdan indirimli tarife ve mesken abonelerine yapılan düzenleme ile de fatura toplamı bir kat artmış oluyor. Olması gereken fatura tutarı ise EÜAŞ’ın maliyet bazlı ve kârlı 31,86 krş/kWh enerji bedeli ve maliyetlere göre hesaplanmış bir dağıtım bedeli ilave edilerek 8 milyar TL. Bu nedenle tekrar soruyoruz 8 milyar TL yerine neden 40 milyar ödeyelim?

Bu zamların üretim maliyetlerinin artışıyla açıklanması inandırıcı değil; zaten üretim maliyetlerinin 5 katına varan elektrik bedeli yıllardır uygulanıyor, dünya enerji fiyatlarının yükselmesi ancak 5 değil 4 kat fazlaya karşılık getirir. 2022 yılında, son düzenleme ile 490 milyar TL (35,5 milyar dolar) fatura toplamı olacağı görülüyor. Bu rakam 2022 yılı bütçesinin neredeyse üçte birine denk geliyor. Sadece bu bile elektrik zamlarının akıl dışılığını göstermeye yeter. Özelleştirmelerin tamamlandığı 2013 yılından bu yıla kadar hemen her yıl elektrik fatura toplamının, o yılın dolar kuruyla hesaplandığında, 23-24 milyar dolar aralığında gerçekleşmiş olduğunu görüyoruz. Dokuz yılın ortalaması 23,8 milyar dolar. 2022 yılı için ise başka zam yapılmaz ve elektrik tüketimi artmaz ise 35,6 milyar dolar. Elektrik tüketiminin %5 artması halinde ise 514 milyar TL, bu günkü kurla 37 milyar dolar fatura toplam bedeli gerçekleşebilir.

Böyle bir zammın açıklaması olmaz.

Bu nedenle zamların amasız, fakatsız derhal geri çekilmesi gerekiyor.
sendika.org