Esenler’de çarşı-pazar dolaştım ve gazeteci kimliğimle vatandaşlarla Bayramı konuştum, konuşmaz olsaydım. Bir konuştum bin ah işittim herkes isyanda halk çaresiz perişan.
“Eski Bayramlar nerede, nerede o eski bayramların havası” diyenler oldu.”Bayram benim neyime” diyenlerde oldu. Yüzler asık, kafalar karışık, yarınına umutla bakanın olmadığı Esenler Davutpaşa kapalı caddesinde mutsuz ve umutsuz yığınlar beni de karamsarlığa itti.
Bayramlar özel günlerdir, bayramlar küskünlüğün bittiği, barışın egemen olduğu günlerdir. Bu özel günü en anlamlı kılan ise eş, dost, akraba ziyaretleridir, mezarlarda toprağa düşenleri kabirleri başında anmak onları hatırlamak elbette önemlidir. Parası olanlar için memleket hasreti gidermektir, lüks düşünenler için tatildir bayram. Parası olmayanlar için en güzeli akrabasını ziyaretle biter.
Cadde esnafı ekonomik zorluklarla boğuşurken “bir umuttur Bayram” diyerek bugünü bekledi ama beklediğini bulamadı. Esnafın morali bozuk, vatandaş alışveriş yapamıyor, cepler boş yüzler asık. Alışverişin olmadığı Esenlerde herkes “nerede o bayramlar, nerede o eski günler” diyor. Çarşısı esnafı, geçen seneye oranla halkımız müşteri değil vitrinlere bakan seyirci olmuş. Cadde kalabalık değil, bakmayın bu kalabalığa bunların çoğu Suriyeli.
Ekonomik krizden etkilenen yurttaşların yoksulluğu esnafa yansımış. Vatandaş geçim sıkıntısından dolayı üst baş değil market alışverişine yönelmiş, mutfakta yanan yangını nasıl söndürürüm derdinde. Kurulan tezgâhlarda bayram şekeri, çikolata ve lokum bile gramla alınıyor, satılıyor. Tek tük alış verilerin yapıldığı mağazalarda Yurttaşlar ise bütçelerine uygun kıyafet bulmak için uğraşıyor. Halkın zor günler yaşandığı ülkemizde kişi başına düşen harcama miktarının en az 100-150 TL olduğunu dile getiren dar gelirli halk bu durumdan ve bu iktidardan oldukça şikâyetçi.
Ne yazık ki ülkeyi bu duruma düşürenlerin hiçbir şey umurlarında değil, fakiri fakir yapan anlayışla etraflarında var olan bir avuç zenginle kalkınan ve zenginleşen ülke zırvaları ile yandaş medyayı kullanarak hava atıyorlar. Kriz bahanesiyle, faiz lobisiyle, illet-zillet söylemleri ile bir halkın yoksulluğunu yarattılar, halkı günübirlik masallarla uyuttular. AKP iktidarı manevi değerlerimizi ve kültürümüzü, doğamızı yok ederek tarih yazıyorlar. Bu tarih yazıcılarına bugünden “düşün yakamızdan, Bayramlarımızı bu halka zehir eden iktidarınızın son bayramı olsun”
Tarımın, hayvancılığın bittiği, işçinin köleleştiği, gözyaşlarının sel olduğu yoksulluğun kader diye dayatıldığı sisteme ve bu faşist düzen yönetenlerine sokakta halkın isyanını gördüm. Gördüğüm bir diğer nokta ise bu güzelim ülkeyi, bu güzelim bayramları bu ülkede yaşamayı birileri halkımıza dayatıyor.
Her şeyin güzel olması ve güzel yarınlar dileğimle tüm halkımızın bayramı kutlu olsun…
