CHP'li Fosillerin El Yordamı- AKP ve MHP

CHP

Sosyalizmin yok sayılmak istendiği, işçi sınıfının ezilmeyi kabullendiği ve devrimcilerin siyasal birlikteliğinin tek merkezden çok herkesime AKP’yi yenecek yegane gücün biz olduğunu gösteren, kazananı olmayan

CHP’li Fosillerin El Yordamı- AKP ve MHP
Sosyalizmin yok sayılmak istendiği, işçi sınıfının ezilmeyi kabullendiği ve devrimcilerin siyasal birlikteliğinin tek merkezden çok herkesime AKP’yi yenecek yegane gücün biz olduğunu gösteren, kazananı olmayan, yılların kaybolduğu, OHAL’li bir seçim yaşadık.
 
Ülkenin solcularının, demokratlarının görevi dünden daha ağır, sorumlulukları daha büyük olduğu yeni bir süreç bugün başladı. CHP’den bir şey olmaz demeyeceğim, ama CHP’nin mevcut kadrolarından “cacık” bile olmaz. Bu kadrolarla CHP’yi sol yapmak zor, solu iktidar yapmanın yolu bu CHP’liler yok olup, emekliye ayrıldığı gün inanın gerçekleşecektir. Bunlar sol düşünceye bıçak bilemiş, düzenin nimetlerine ortak olmak için aşımıza, işimize göz koyanlardırlar. Bunlar balans ayarı vericileridirler. Bunları ben çok iyi tanırım.
 
Bu seçimler ezenin inçe hesap yaptığı, ezilenin yarınlarını düşünmeden, ezilmeyi peşinen kabullenen, bin liranın kerameti, kanın akıtıldığı bir seçim oldu. İnce ince Muharremce, ince ince Yasemince’ye fark attı.  Hesap yapanların hesaplarının tutmadığı, her siyasi partilinin bir diğerine nasıl kazık atarım düşüncesinde olanların ve şartlanmışlığın seçimini, tarih AKP gericiliği hanesine “OHAL- BUHAL” olarak yazdı.
 
Gençlerin, kadınların, bilginin, doğanın ve insanlığın hesap soracağı siyaset kaybetti. Kazanan ise en alasından, yok sayan ve yok etmek için programlanmışların, ülkenin halklarından hesap sorma siyaseti oldu. Tüm bu karamsarlığa, karmakarışık duruma asla boyun eğmek yok, biat etmek yok, yılgınlık yok mücadeleye kararlılıkla devam etmek her yurtseverin vazifesi olmalıdır. Bugünün kaybeden düzen karşıtları, muhalefet kanadı, yarın kazanacakmış gibi çalışırsa bu işi başarırız. Biz birilerini değil, düzenin çarpıklığına karşı durmalıyız ve faşizmin çarklarını nasıl kırarız da birleşmeliyiz. Bu düzeni nasıl yenerizi hesaplamalıyız. Bizim en büyük düşmanımız kurulan bu düzen ve bu düzenin beslemeleridir.
24 Haziran, AKP ve MHP’ye yaradı, yapılan ve planlanan her şey, beceriksiz CHP’li fosillerin el yordamı ile AKP ve MHP yol buldu, hayat buldu. Korsan seçim diyen ana muhalefet, ne zaman yarın seçim olacakmış gibi çalıştı. Ne zaman örgütlü kadrolarını oluşturmak için, kağıt üzerinde olmayan komisyonlarını hayata geçirdi? Muhalefetin ilçeleri üzerine ölü toprağı serpilmiş, yarınlarını göremeyen, şahsı çıkarları uğruna babasını bile satan kadrolara yetki verilmiş. Bunlarla bu düzeni yıkamadığınız gibi bir arpa boyu yol alınamayacağını kim söylerse, söylediğine bin pişman olur. Yalan söyleyenlerin ve yağlama sıvazlama yapanların mükâfatı ise en azından dönerli, ama çivisi çıkmış koltuk olur. Sakın ha istifa dillendirme, inatlaşırlar siyasi emekli olana kadar direnirler…
 
Referandumun meşruiyet sorunu bir cenaze gibi ortada yatarken, cenazeyi kaldıracak takati, kudreti olmayanlar iktidar olamazlar, iktidar olsalar bile yönetemezler. Düzenin umut tacirliğine soyunan muhalefet, AKP’yi yenmek için kendi evlatlarını yiyorsa, iktidar olduğunda kimleri yiyeceğini anlamamak enayilik olur. AKP diktasından kurtulmak için, parlamenter sisteme dönüşün, hak- hukuk-adaletin adresi Meclis’in daha da sağcılaşması olarak gösterilen yapıları CHP bünyesine toplamış. Solun evrensel ilkelerine bağlı olan solun öz evlatlarını sağcı vampirlere tapa yapmak CHP genel merkezinin en büyük projesi olduğu bir yerde kim ben solcuyum diyebilir.
 
Biz inanmışız ve kendimize güveniyoruz, ülkemizin ilericileri toplumsal birikimi olanlar ve emekçi halk kesimi sosyalist ilkeler altında birleştiğinde düzenin yağmacıları, yalakaları bütün bu hesapları yeniden yapmaya kalkışacak, ama bu bileşenlerin gücü onları ezecek. Bugün sağcı kadroların yakaladığı hava büyük, o havayı teneffüs etmeyeceklerini kirleteceklerini biliyoruz. Onlar ülke yönetmek için değil, kirliliklerinin üstünü örtmek için her türlü meşru olmayan yöntemlerle geldiler. Onların büyük hedefi var. Aritmetikle meşguller, çarpma ve çıkarma yaparak Meclis çoğunluğunu ama öyle ama böyle ele geçirmek, ülkenin yoksulunu köleleştirerek gericiliği egemen kılmak becerilerinin ilk basamağıdır. Bizler susmayacağız, geri çekilmeyeceğiz, tribünden maç seyreder gibi seyretmeyeceğiz. Yurtseverler olarak, direnen sorumluluğunu bilen, özgür yurttaş bilinciyle mücadele görevini daha güçlü bir kararlılıkla CHP’nin o miskin düzen savunucularına, düzenden nasıl yararlanırım diyenlerine rağmen sürdürmeliyiz.