CHP içinde ki onurlular ise egemenlerin hışmına uğradı, güce tapınanlarla yolları ayrıştı. Onlar 1968, 1978 ve Gezi gençleriydi, onlar halkın yarınlarını düşünerek onurlu mücadele verdiler. İşkencelerde
CHP Esenler gençliği için gezinin ne önemi var
CHP Esenler gençliği şaşırmış, şaşırtılmış kendi geleceklerine değil buyruk verenlerin siyasi geleceklerine hizmet eden kapı kulları olmuşlar. Gezi davasının Silivri’de görüldüğü gün Genel Merkez binasından resim paylaşan gençler sarayın olmasa da genel merkezin soytarısı oldular. CHP Esenler gençliğinden kimse solculuk beklemesin, adalet ve demokrasi mücadelesi ise hiç beklemesin. CHP Esenler gençliği emir alır, kapı kulluğu yapar…
Önderleri ne ki kendileri ne olsun? İlçe başkanı yalan makinesi, genel merkez yalakası, bir diğer ağabeyleri ise kahve işletmecisi müfteri kara cahil, el ele vermişler hanımefendiyi bir yerlere getirmek için, CHP’nin kimliğini ve CHP örgütünü kullanıyor... Memleket meseleleri umurunda olmayan bu ruhsuz yaratıklar tarafından, AKP inmez iktidardan, bitmez ülkemizde yağma, soygun düzeni.
Böyle gençlik olursa CHP’de buyruk işler, demokrasi rafa kalkar, AKP’nin faşist baskıları totaliter rejimi çok canlar yakar. Bu ülkenin solcuları düzene karşı çıkar, düzenin yanlışlarını her yerde haykırır ama CHP’nin menfaatçi grupları ise gençliği kendi siyasi emellerine alet ederek bu totaliter rejimden nasıl yaralanırız hesaplarını yaparlar. Onların ruhlarında yaşasın faşizm yatar.
Kuşaktan kuşağa demokrasiyi, bağımsızlığı, özgürlüğü, medya özgürlüğünü sol düşünenler, aydınlar savunacak, malı onlar götürecek. Onurlu gençlik mi, kapı kulu olan bir gençlik mi? sizi ileri taşır gezi onurumuzdur diyemiyorsan sen nesin, kimsin veya kimlerin hizmetindesin?
Bakın ülkemizde çok şey değişti, değişmeyen iki şey var, biri Erdoğan’ın koltuğu diğeri ise CHP’nin şu patron, ağa düzen anlayışı.
Her iki değişmeyenin hesabı tek adam diktatoryası. Bu memleketin yürekli, onurlu, cesur insanları uzun yaşamadı. CHP içinde ki onurlular ise egemenlerin hışmına uğradı, güce tapınanlarla yolları ayrıştı. Onlar 1968, 1978 ve Gezi gençleriydi, onlar halkın yarınlarını düşünerek onurlu mücadele verdiler. İşkencelerde ser verdiler, sır vermediler. Ya siz CHP’li Gençler… Onlar Pir Sultan Abdal, Karacaoğlan, Köroğlu, Dadaloğlu, Toroslar'daki Türkmen boyları oldular, Nurhak Dağında vuruldular, idam sehpasında “kahrolsun faşizm” diye haykırtılar. Denizler, Mahirler oldular, gezi, gazi, Çorum, Maraş ve tüm Türkiye’nin ezilen halklarının mücadelesi oldular. Ya siz Esenler CHP örgütü ne oldunuz, nereye savruldunuz?
CHP' nin, içinde bulunduğu durumdan, politika üretememesinden,mevcut iktidarın bunca yıpranmışlığına rağmen umut olamaması,oy oranını bir türlü %25' in üzerine çıkaramamasından siz Silivri ‘de özgürlük, adalet haykırmak yerine Ankara’da birilerine uşaklık yapanların elbette büyük payı var. Siz geleceğinizi üç kuruşluk birilerine beş kuruşa satan, askerlik parasını kurtaran birisine selam verdiğiniz için, siz ilçede dönen ahlaksızlıkları yapanlara “Başkanım” dediğiniz için, ömründe bir kitap dahi okumayan kahveci parçasına, biracıya, şişeciye, köşeciye eyvallah ettiğiniz için burnunuz… Çıkmaz, kapıkulluğuna devam edersiniz. Daha çok söyleyecek ve yazacaklarım var… BİRAZ AĞIR MI OLDU!..