CHP Esenler İlçe Başkanı Parti Sucu İşlese de AFERİN'

CHP Esenler İlçe Başkanı Parti Sucu İşlese de AFERİN

Siyaseti cahiller yönetiyor, Esenler’i ise kara cahiller, zavallı görgüsüzler yönetiyor. Âlimin olmadığı, CHP Esenler ilçesinde cahiller alim olmuş, cahiller ilçeyi yönetiyor. Gelişmemiş d&uum

CHP Esenler İlçe Başkanı Parti Sucu İşlese de “AFERİN”  

Siyaseti cahiller yönetiyor, Esenler’i ise kara cahiller, zavallı görgüsüzler yönetiyor. Âlimin olmadığı, CHP Esenler ilçesinde cahiller alim olmuş, cahiller ilçeyi yönetiyor. Gelişmemiş dünyada, gelişmemiş toplumlarda bu böyledir. CHP Esenler’de ise hem cahillik hemde cüretkârlık egemen olmuş…

 
Farkına varmadan cüretkâr olsalar eyvallah diyelim, ülkemin iktidarı da muhalefeti de “şark kurnazlığı” içinde cüretkâr. CHP İl başkanı Kaftancıoğlu Esenlere geldiğinde gördük cahillik ve faşizmin ilçe merkezinde egemenliğini. Gördük  evindeyken, kendi evinden kovulanları, ahlaksızca sol kesime saldıranları. Gördük il kongresinde fütursuzca saldıranların, bugün eğilip bükülmelerini, yağlama sıvazlama yapmak için ellerinden geleni yaptıklarını.  Esenler yoksulluğun ve kültürün mahrumiyeti içinde yoğruluyor, hamur yapılıyor. Belli ki bu yoksulluk en çok CHP ilçe başkanını ve yönetimini vurmuş. Hem de ne vurmuş, Doların ezip geçmesi bile bu fukaralığın yanında sıfır kalır.  
 
Canan Hanımın bulunduğu toplantıda, kim il başkanı, kim il başkanının üstünde anlayamadık. İlçe Başkanı bir üyesine, hem de meclis üyesine “ben sana konuşma hakkı vermiyorum” dediğinde salon buz kesti, akıllar ise karıştı. Hani genel başkan ve il başkanı “ben demeyeceksiniz, biz olacağız” demişti, belli ki biz olamadık. Kim takar genel başkanın kararlarını. Siyasetin kalitesinin bu kadar siyasi ahlaktan yoksunlaşarak, ayağa, kahve ağzına düştüğünü. İlçe başkanı, İl başkanının gözüne baka baka yaptı yapacağını. İlçe başkanı tribünlere oynuyor, CHP’nin iktidar olmasını istemiyor, olmayan ajandasında kirli hesapları var. İlçe başkanının şahsı hesabı ve siyasi geleceği CHP’nin iktidar olmasını gölgede bırakıyor. Bu akıl yoksunu ilçe başkanı oy almanın peşinde değil, oya ihtiyacı yok. Bunun tek ihtiyacı bir çilingirci bulmak ve bir anahtar bularak gününü gün yapmaktır.
 
İlçe başkanı yaptı densizliğini, yaptığı ile kalacak. Anladık ki ilçe Başkanının çifte standardı var. Yeri geliyor Ankara merkezli, yeri geliyor il merkezli nüfuslu ağababalarının destekleri ile dünyayı ayağa kaldırıyor, parti sucu işlese de hanesine “aferin” yazılıyor. Bir başka vefasız meclis üyesi ise Ankara’ya gittiğinde kendisini listeye yazan partilisini yalan, yanlış bilgilerle, iftiralarla bulduğu ağabeyleri vasıtasıyla partiden attırmak için el etek öpüyor… Ama haklılığı bilinen ve partisinin çıkarlarını savunanlar, halkın çıkarları uğruna tehditler alanlar, darp edilenler, bu ilçe başkanının ve meclis üyesi Bay Şahin’in ayak oyunları ile darağacına çekiliyor hiç kimsenin sesi çıkmıyor. Adalet olmuş tek taraflı, Canan Hanım bile çok çaresiz...
Beyler örgütün önünde demokrasiyi katlettiniz. Özgürlüklere kem vurdunuz, konuşma hakkını gasp ettiniz. AKP faşizminden dert yanmayın, çünkü sizin bize reva gördükleriniz daha derin faşizmdir…
Nezaket kurallarını aşarak, solun evrenselliğini bilmeyen bir yönetici ise, yönetici olduğunun farkına varamamış. Konuşmak için konuştu, çaresizliğini anlattı. Boyun eğmemizi istedi. Belli ki konuşma yapmamıza tahammülü yok. Biz konuşursak kendi çaresizliğine çare olacağımızı bile kabullenemiyor. Eleştirilerimizin altında ezileceğini çok iyi biliyor. Beyler o koltuklar, o makamlar babanızın çiftliği, sülalenizin arpalığı değil.
İlçe başkanı yakında “ben il başkanından daha yetkiliyim, ben herkesi ezerim. İl başkanının yanında meclis üyesinin sesini kestim, herkes aklını başına alsın. Ben büyüğüm” derse şaşırmayacağım. İlçe yöneticileri ise böyle bir duruma şahidiz ve demokrasi, özgürlük budur derlerse kim ne diyebilir?  
Canan Başkan,” ilçe başkanının kurallarına uyun, başka bir yapılanma yapmanıza izin vermiyorum” dedi. Gel bu ilçe başkanıyla çalış çalışabilirsen. Canan başkan herhalde bize “sizin oyunuza ihtiyaç yok, siz çalışmayın, gidin evinizde yatın. Biz seçimleri kazandık” demek istiyor.
Bana sorarsanız, “her şeye rağmen, tüm olumsuzluklara rağmen çok çalışmalıyız… Çünkü bu ilçe başkanıyla, bu yöneticilerle sonuçlar şimdiden belli…”CHP bunlara bırakılmamalı. Bunların hesapları farklı…  Biz basın emekçileri bildiğimiz doğruları yazarız. Halkın çıkarları adına mücadele veren Mustafa Usta gibi emek savunucularının sonuna kadar yanında durmayı toplumsal sorumluluk olarak kabul ederiz.