16 Nisan referandumu sonucunda seçmenlerin çoğunluğunun HAYIR demesine rağmen hükümet güdümündeki Yüksek Seçim Kurulu (YSK) yaptığı açıklama ile demokrasiyi katlederek evet çıktığ?
CHP Devşirme Aday Arayışını Terk Etmelidir
16 Nisan referandumu sonucunda seçmenlerin çoğunluğunun HAYIR demesine rağmen hükümet güdümündeki Yüksek Seçim Kurulu (YSK) yaptığı açıklama ile demokrasiyi katlederek evet çıktığını açıklamıştır. Artık görevimiz yüzde 50 den çok fazla olan HAYIR iradesine sahip çıkmaktır.
HAYIR diyen tüm vatandaşlar gibi partilileriniz de bu durumu protesto etmek amacı ile eylemler yapmışlardır. Ancak hiç beklenmedik bir şekilde Sayın Deniz Baykal ve bazı kesimlerce Cumhurbaşkanlığı tartışması başlatılmıştır. Bunun sonucu olarak HAYIR protestoları sönümlendirilmiştir. Artık devşirme aday arayışlarını partimiz terk etmelidir. Sol nitelikli ve HAYIR iradesini yansıtacak bir aday ile Cumhurbaşkanlığı seçimine girilmelidir.
Önümüzdeki süreçte; 12 Eylül anayasasının antidemokratik maddelerinin olmadığı, AKP iktidarının 12 Eylül'ü aratmayan anayasa değişikliklerinin tüm izlerinin silindiği, içeriğinde YÖK ve RTÜK'ün olmadığı demokratik bir çerçeve anayasa taslağı hazırlama sürecini tüm hayır bileşenleri ile başlatması partimizin temel bir görevdir.
Ayrıca Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin Türkiye'yi siyasi denetim altına alması ile ilgili oylamada bazı CHP milletvekillerinin AKP ile beraber hayır oyu kullanması ise büyük bir talihsizliktir. Alınan karar ile Türkiye değil AKP iktidarının anti demokratik uygulamaları oylanmıştır. AKP'nin faşizan uygulamalarını onaylamak anlamına gelen bu desteği sunan AKPM'deki CHP milletvekilleri hakkında acil olarak işlem yapılmalıdır.
Ayrıca PM üyesi ve İçel (Mersin) Milletvekili Fikri Sağlar'ın talihsiz açıklamaları da gündeme bomba gibi düşmüştür. Fikri Sağlar'ın içeriğine ve üslubuna katılmadığımız açıklamaları nedeni ile disiplin sürecini hemen işleten MYK'nın bu kararı parti içi demokrasiye bir darbedir. Parti Meclisinden bu kararın onaylanmamasını talep ediyoruz. Sosyal demokrat bir partide genel başkan eşitlerin sözcüsü olmak zorundadır. Kapının önüne koyarım söylemi Genel Başkana yakışmamıştır.
Olağan kongre süreçlerine girildiği bir dönemde olağanüstü kongre istemek partide sadece genel başkanlık yarışını özlemleyen bir kesimin partimize zarar vermesi eylemidir. Partimizde sadece genel başkanlık sorunu değil öncelikle tüzük sorunu vardır. Tüzük demokratik hale getirilmeden yapılacak kurultaylar sadece genel başkanlık yarışından ibaret olacaktır. Bu neden ile acilen demokratik bir tüzüğün oluşturulacağı tüzük kurultayının toplanması gerekmektedir. Doğrudur partimizin yönetilememe sorunu vardır, bunu genel başkanlık yarışına indirgememek tüm partililerin asli görevi olmalıdır. Genel başkanlık yarışına her partilinin katılma hakkı bulunmaktadır. Bu arada genel merkezin olağanüstü kurultay çağrılarını fırsat kabul ederek olağan kurultayı öne alma çabaları da partide yeni bir tartışmayı başlatacak ve partiye zarar verecektir.
Artık kurultaylarımızda kişileri değil siyasal anlayışları yarıştırmalıyız. Fikir temelinde oluşacak her türlü yarışta CHP SOL KANAT taraftır ve bu amacın hayata geçirilmesi için mücadele edecektir. Devrimci mücadelenin simgesi olan üç fidanımızın toprağa verildiği bu kara günün 45. yıl dönümünde bu açıklamayı yapmayı tarihsel sorumluluk olarak görmekteyiz.
Kamuoyuna duyururuz.
06 MAYIS 2017
ÖZGÜR BİREY
ÖRGÜTLÜ TOPLUM
DEMOKRATİK DEVLET
CHP SOL KANAT
