Koca bir ilçeyi görücüye çıkartmak için öncelikle dışını değil deyim yerindeyse bağırsaklarının temizliğiyle görücüye çıkartılması o zaman takdire şayan olur
Bir Bardak Çorbanın Adı Proje Olmuş
06.04.2013,de Esenler Belediyesinin dördüncü yıl dönümünde dört yüz projeyi hayatta geçirdiğini slâytla gösterdi. Siyasi ve bürokratik katılım iyi düzenlenmişti. Fakat Esenlerin dört yüz proje gerçekliği kanımca propagandadan öte bir anlamı yoktu. Esenlere yapılmıştır denilenleri iri güzel bir elmayı andırması ise manidardır kanımca. Çünkü gerçekten Esenlerde ikamet etmeyen biri adeta Esenlerin çağ atladığını sanıp turistik seferler bile düzenlemeye çalışır. Oysaki elmanın içi kurt dolu olduğu gerçeği yadsınamaz. Yani sunum güzel bir elma manivelası tarzında sunuldu. Alıcısı var-mıydı? bence vardı.
Gerçekler ise dört yüz projeye parende attırır. Ana caddelerin üstündeki bir kaç binanın dış cepheleri onarılmasına projemi denilir Allah aşkına? Nene hatun başta olmak üzere iç kesimlerdeki mahalle ve sokakların hali görmezden gelinmiştir. Esenleri sadece bir kaç kare resimden ibaret göstermek ise doğru değildir. Esas olması gereken bir ilçenin iç kesimlerinin görüntüsü ve hizmet alımıdır.
Koca bir ilçeyi görücüye çıkartmak için öncelikle dışını değil deyim yerindeyse bağırsaklarının temizliğiyle görücüye çıkartılması o zaman takdire şayan olur. Bir bardak çorbanın da adı proje olmuşsa vay halimize... Gösterilen slâytlarda ve fotoğraflarda reklâm kokan yönüyle tüm her şey kurgudan öte değildi. Gerçekten Esenler de şikâyet edilen yeşil alan olgusu çözülmüş, hal olmuş diye sunulması ise yakışık değildi.
Fakir fukara edebiyatı ise insanı rencide eden duruma getirilip reklâma dönüştürülmesi ise İslam hukukuna da aykırıdır. Hayvan barınağı da bir proje olarak sunulmuş ki aslı astarı yok? Hay-tabın sitesinde alınmış bir kaç resim kullanılarak farklı gösterilmesi anlaşılır olamaz. Birçok başvuru yapmış olmamıza rağmen netice ortaya proje olarak sunuldu?
Esenlerde sokak hayvanları İstanbul, un en mağdurlarıdırlar. Bir kaç mermer sulak konulması ile sanki sorunun çözülmüş gibi gösterilmeye çalışılmasını doğrusu bir hayvan sever olarak çok yadırgadım. Bir kez sokak hayvanlarına ilişkin politikalar nispetten eğitim seviyesi yüksek muhitlerde fena sayılmaz. Esenlerde veterinerlik bünyesinde sadece kuduz aşısı ve kısırlaştırmalar yapılmaktadır. Hayatımızın ortakları olan bu hayvanların yaşam alanlarını her geçen gün cehenneme çevriliyor.Mesai saatleri dışında yaralanmış ve kazaya uğramış bir hayvana müdahale etmek imkansızdır Esenler de!!!Barınak denilen
yer de köpeklerin hali tam bir felakettir. Bir hücre şeklinde demirden ibaret olan bu hücrede bazen bir kaç köpek karda kışta her tarafı açık ve altı betondan ibaret yerde kalması ise içler acısı bir durum değil de nedir Allah aşkına.
TAM BU HÜCRENİN YANI BAŞINDA ise kediler için yapılmış beslenme odağı denilen yerde kedilerin durması mümkün değildir. Doğaları gereği bu iki hayvan türünün bir birlerinden uzak olmaları gereğini bilmiyorlar mı bu yetkililer Allah aşkına... Geçici bakım ünitesi olsa da bu hayvanların rahat etmeleri için epey uzak mesafe ile uzak yerlere konumlanmaları şarttır. Birde kışların ayazında soğuk beton üstünde bu hayvanlar hücreden çıkmak için can atıyorlar. Bu hayvanlar sıcak ortamları severler. En azından bu hayvanların kaldıkları yerler kış şartlarına karşı korunaklı olmalıdır. Köpekler havladıklarında kedilerin durması bir yana ağır ve aşırı stres altında kalan bu hayvanlar perişan oluyorlar
Veterinerlik hizmeti hayvanlarımızın en azından kaza veya yaralanmaları durumlarında tedavi süresince ve uygun şartların oluşması için dev bütçelere gerek kalmaksızın da uygulanabilir. Bir ülkenin veya bir ilçenin gelişmişliği sadece bina ve caddelerin fiziksel görünümünden ibaret olmadığını gerçeği ortadadır. Esenlerde muhalif siyasi partiler, dernekler vb oluşumların Esenlere ilişkin her hangi bir muhalefetini görmek nasip olmadı? Herkes bir köşe başını tutarak varlıksız varlıklarını sürdürmeye çalışıyorlar.
MUHTARLIKLAR ise başlı başına bir yazı ve araştırma konusudur. Bunu başka bir yazıda elle almakta yarar görüyorum. Esenlere her hangi bir katkılarının olmadığını söylemek abartı olmayacaktır. Örneğin muhtar azasını küçük bir kesimden başkası tanımaz.
Belediye meclis üyeleri de yanı tahterevallinin diğer başı gibidirler. Hele hele il meclis üyeliği ise karizması daha yukarılara tırmanır.Araçlarının ön çamına meclis üyeliği amblemini yapıştırarak karizmalarının şaşaasını sergilerler.Bu grupların bağlı oldukları semt mahalle ile ilgili görev ve sorumlulukları nelerdir fakir fukara nereden bilecek ki..Dolaysıyla tüm kesimlerin işleri muhalefet olmadığından ötürü iyi gider kendilerince... Bu belediye bünyesinde de ne oluyor ne bitiyor halk bilmez...
Bu gecenin esas yüzü elmanın içi olmalıydı o zaman sayın başkanı ayakta alkışlardık. Bir de değinilmeyen deprem olgusuydu? Neden bu konunu üzerinden durulmadığını merak ediyorum şahsen. Rant gözetilmeksizin depreme dayanaksız tüm yapıların ivedilikle elden geçirilmesi hayatidir. Maddi sorunların aşılarak esenler de yaşayan bizlerin güven ve huzur içinde yaşamasını sağlayacak olanda belediyedir. Bu konu bilerek mi gözden kaçırıldı yada unutuldu mu bilemem? Ünümüzdeki süreçte umarım halkı merkeze alan plan ve projeleri esenlerde hep beraber görürüz.
Sayın başkanın vizyonu Esenler belediyesi başkanlığı ile sınırlı olmadığı gerçeğini biliyoruz. AKP’nin yıldızları arasında sayıldığını bu gecede gördük. Sayın başkanın siyaset akademisinde önemli bir aktör olduğu da artısıdır. Birde başkanın bilim (sosyolog)adamı olması önemsenmesi gereken bir alandır. Bu kimlikle Esenlerde kalıcı eserler bırakmalıdır. İşin propaganda yönü bir siyasetçi için ebetteki önemlidir. Aşırıya kaçtığında halkın parası olan kaynağı da heba etmiş olur.
Yani israf haramdır. Geçen yıllarda bir röportajında yanılmıyorsam kadro şikâyeti vardı. Şikâyet hakkı olmamalıdır sayın başkanın.'sokakta ki iki insandan birinin oyunu alan' Bir başkanın halktan yana derdi olmamalıdır. Halkın belediyeciliği ile halka evrensel standartlarda hizmet sunmalıdır. Bu hizmeti teorik süslemelerle değil pratik alanda sergileyerek halkın teveccühüne mazhar olmanın hazını lezzetini alarak huzur içinde görevini sürdürmelidir.
Ali Kazan.
