Siyaset örgütlenmenin yapıldığı bir arenadır, ittifak ise ilkelerle, değerlerle ve ideolojilerle yapılmalıdır ki, güçlü ve inandırıcı olsun.
Benden söylemesi… Güçle, sayı ile yapılan ittifa
Başaramazsınız Solu Yok Sayarak, Sağcı Devşirmelerle
İstanbul ve diğer büyükşehir belediyelerini kazanabilmek için AKP dünden sahada, CHP ise sıkışmış, sıkıştırılmış içinde farelerin bile durmadığı, çan sıkıcı dedikoduların döndüğü, gizli hemşeri pazarlıklarının yapıldığı ilçe binalarına. Ana Muhalefet partisi ideolojisiz, yavan, heyecansız söylemlerle uyuyor, uyutuyor. Önlerindeki keskin virajı bu kaptanlarla asla dönemeyecekler, düz yolda bile yalpa yapan, parti propagandasını yapmaktan aciz içinde olan belirleyici zavallılarla CHP uçuruma yuvarlandı, yuvarlanacak. AKP İstanbul için bel bağlamış diyanetin emrinde olan ulemalara, CHP ise AKP’ye misilleme yaparcasına düşmüş imamın oğlunla karanlık bir yola. Birileri gezse yediden yetmişe milleti, gezse gece gündüz tüm ilçeleri bu kastlaşmışlar varken asla TEKİN olamaz. Unutturmak istiyorlar İnceden inceye geçmişteki ayak oyunları ile çizik attıkları solcuları. Bilmiyorlar sosyal demokratlar, sosyalistler “SAZAN “ değiller unutmazlar atılan kazıkları, unutmazlar feodal ilişkilerle iş görenleri, görüyor herkes siyasi kaygılarla vefasızlık yapanları.
Değişim karşıtları değiştirebilecek mi akan suyun yolunu. Bana sorarsanız değiştiremez değişim istemeyenler devranı, düz yolda bile bu kadrolar koruyamazlar kervanı. Parti içinde neler olduğunu inanın bilmeyen bürokrat Sayın Kılıçdaroğlu; güce dayanan, güce tapınan tapan ittifakı diyor. İlkesi, ideolojisi olmayan ittifak nasıl olacak nasıl kurulacak konusunda kafalar karmakarışık. Sayın Erdoğan’ın ise dayanağı diş güçler, parlayan yıldızı ülkenin beka sorunu, kurtarıcı gücü yoksulluğun kölesi olan, “REİS” ne derse o olur diyen biatçi yığınlar olacak. Bu seçimler elbette önemli ama dünyanın sonu, kıyametin habercisi olmayacak. Ama seçim bittiği gün dananın kuyruğunu koparacak karanlık günleri getirecek. AKP’nin kazanması durumunda her yurttaş ama öyle ama böyle ağır bedeller ödeyecek.
CHP’nin sınıf bilinci olmayan ahlak yoksunları kimleri neye göre listelere yerleştiriyorlar, birilerini kimler sıralamaya yazıyor bilen yok. Sorulmuyor geçmişi şaibesiz olanlara”Bu adam mı değil mi?”İcazet alınıyor kirliliğe bulaşmış şaibeli geçmişi karanlık üç beş paralı simsardan, at hırsızından. Güveniyorlar kara cahillere, dinçi mezhepçi yaratıklara. Mühendise, doktora, mimara, okumuş emeğe saygı duyan kimselere ne gerek var deniliyor. Olmuş ana muhalefet tarikat ve cemaat hane, gelecekte sarıklı, cüppeliler CHP’nin kadrolarını işgal ederse kimse şaşırmasın. CHP’nin aday belirleyicileri her kesimden oy alabilecek aday arıyorlarmış, bu söyleme kim inanır. Biliyoruz ve görüyoruz CHP egemenleri için nereden gelirse gelsin, oy gelsin ama gelsin. Ülkenin ve partinin yarınlarının önemi yok, ideoloji ise umurlarında değil. Umurlarında olsaydı herkesin ama her yurttaşın katılacağı önseçim yaparlardı, değişime engel olmazlardı ve halk kendini temsilcisini özgürce seçerdi.
CHP bu seçimlerde çizdiği yol haritasında bile özünden savrulmuş bir girdaba girmiş, kontrolsüz başına buyruk kaptanla ve yırtık yelkenle okyanusu geçmeyi düşünüyorlar, kış uykusuna girmiş örgütüyle başarı bekliyorlar. Bulunduğum ilçede aday bulamayan, delege sayısına göre çok önceden meclis üyeliği sıralama sözleri pazarlık yapılmış. Duyuyoruz ve bilgisine ulaştık üç beş bilgisiz, zavallı kara cahille 1-2-3- kapalı, zaden üç değil bir meclis üyesi çıkarırsınız bu anlayışla, bu mezhepsel ve dinsel tavırlarla çok iyisiniz. CHP bu çapsızlarla başaramaz, başarmak için bir hamlesi bile olmayan bu mankafalılarla… Başaramazsınız solu yok sayarak, sağcı devşirmelerle, kazanamazsınız sağı taklitle, sola ihanetle…
Siyaset örgütlenmenin yapıldığı bir arenadır, ittifak ise ilkelerle, değerlerle ve ideolojilerle yapılmalıdır ki, güçlü ve inandırıcı olsun.
Benden söylemesi… Güçle, sayı ile yapılan ittifaklar başarı değil hüsran getirir.
