Bakırköy'de onbinler iktidara ve faşizme isyan etti: İş, adalet, özgürlük diye haykırdı

Bakırköy

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu: Taksim Meydanı’nı işçilere kapatanların saltanatı elbette yıkılacak. Elbette halkın iradesini, işçilerin iradesini yok sayan bu düzen, yasaklarıyla beraber bir kağıt gibi

Bakırköy'de düzenlenen 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamalarına İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ da katıldı. İYİ Partinin tek bir flamasının bile alanda olmaması emek güçlerinin tepkisine neden oldu.
 

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün kutlandığı Bakırköy'deki alana geldi ve kısa bir konuşma yaparak emek bayramını kutladı.
Sevgi seliyle karşılaşan İmamoğlu'na yurttaşlar "Ekrem başkan" sloganları attı.
Öte yandan Bakırköy miting alanında verilecek konserler, Şanlıurfa'da yaşanan kazada 5 işçinin hayatını kaybetmesi nedeniyle iptal edildi.

15.00 DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar:
Haramilerin saltanatını yıkacağız” iradesini gösteren kavgamızın şehrine, emeğin başkentine İstanbul’a selam olsun!
Bugün İstanbul’da 1 Mayıs Meydanı’nı, Taksim Meydanı’nı işçilere kapatanların saltanatı elbette yıkılacak. Elbette halkın iradesini, işçilerin iradesini yok sayan bu düzen, yasaklarıyla beraber bir kağıt gibi kül olup gidecek. Ve elbette işçi sınıfı demokratik bir ülke mücadelesini büyüterek Taksim’i 1 Mayıs alanı olarak yeniden kazanacak!
Bizler, bu meydanda ve Türkiye’nin dört bir yanındaki bütün 1 Mayıs meydanlarında birbirimize söz vermek zorundayız: Ekonomik krizin ortasında, bizler işsizlikle ve yoksullukla mücadele ederken bir avuç patronun bekasını savunan bu düzene hep birlikte son verecek miyiz? Çalışma hakkımız için, güvenceli bir iş için ayağa kalkacak mıyız? Kıdem tazminatımıza, son kalemize, birikmiş emeğimize, alın terimize, çocuklarımızın emanetine el uzatanları, pişman edecek miyiz? İşçi ve emekçilere hayat pahalılığını, vergileri; sermayedarlara ise teşvikleri reva gören iktidarın yakasına yapışacak mıyız? Bizler, bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini yaratanlar hep beraber söz veriyor muyuz? Bu baskıcı ve akıldışı rejimin harap ettiği memleketimizi ve demokrasiyi omuz omuza yeniden kuracak mıyız?
İşte işçi sınıfının sözleşmesi budur!
Memleketin ihtiyaç duyduğu birlik, 1 Mayıs meydanlarındadır. Biz birlik olduğumuzda gün geliyor, devran dönüyor. Birliğimizin sonuçlarını 31 Mart’ta gördük, emeğin başkenti İstanbul’da gördük, büyükşehirlerde gördük. 31 Mart’ta bütün adaletsizliklere, baskılara, rüşvetlere rağmen halkın iradesi rantçı tek adam politikalarına “Hayır” dedi! O zaman bir konuda daha söz verelim: Bu iradeyi, halkın iradesini yok saymaya yönelik girişimlere sessiz kalmayacağız, boyun eğmeyeceğiz!
Bu memleket hesaplarını bozan siyasetçileri hapse attıranların, ana muhalefet partisi liderine linç tezgahları kuranların değildir; bu memleket, sanatçıları, gazetecileri, akademisyenleri uydurma davalarla sindirmeye çalışanların hiç değildir! Bu memleket sandık başlarında gece gündüz bekleyerek halkın iradesine sahip çıkanların, içerde dışarda direnmeyi başaranlarındır. Bu memleket, eşitlik isteyen kadınların, gelecek isteyen gençlerindir. Bu memleket en çok da güneşli güzel günleri hak eden çocuklarımızındır.
Bugün 1 Mayıs! Bugün işçi sınıfının kitabın ortasından konuşacağı gün. O kitabın ortasında da şu yazıyor: Ya sosyalizm ya barbarlık!
Kardeş kavgasının son bulduğu, ne zengin fakir, ne sen ben farkı olan bir memlekete olan inancımla; ekmek, gül ve hürriyet günlerine, eşitliğe, kardeşliğe, barışa ve sosyalizme olan inancımla…Hepinizi işçi sınıfının yüzyıllardan gelen coşkusuyla selamlıyorum!