İşçilerin köleleştirildiği faşist düzende bıçak kemiği kırıp geçmesine bugün başkaldıran yığınlar öfke seli oldu, sloganlarla yeri göğü inlettiler.
Bakırköy'de Bayram Değil Öfke Vardı
12 Eylül faşist darbesinden sonra 1 Mayıs emek bayramı ilk defa böyle coşkulu kutlandı. Emekçilere ağır ekonomik kriz ve acı reçetelerin yazıldığı, faşizmin köklerinin derinleştiği, insan haklarının yok sayıldığı, demokrasinin katledildiği, dinin siyasallaştığı, özgürlüklere pranga vurulduğu, emeğin ucuzlatıldığı, emekçilerin işyerlerinin AVM’ çilere peşkeş çekildiği bir dünya düzeni kurdular. İşçilerin köleleştirildiği faşist düzende bıçak kemiği kırıp geçmesine bugün başkaldıran yığınlar öfke seli oldu, sloganlarla yeri göğü inlettiler.
Bakırköy'de ki 1 Mayıs’ta demokrasi güçleri kol kola girdiler ülkeyi soyanlara karşı, İnek hırsızının kahramanlaşmasına karşı, yapanın yanında kar kalmasına karşı tepki koyan emek ve demokrasi güçleri birlik oldular. Bakırköy'de bayram değil öfke vardı, isyan vardı. Tertip komitesinde yer alan devrimci emek örgütleri KESK, DİSK, TMMOB, TBB’liği iktidarı eleştiren sloganlarla meydanı inlettiler. Siyasi partililer barışı haykırdılar, iktidarın yanlışlarını,egemen iktidara kulaklarını sağır eden sloganlarla haykırdılar, alandakilere neşe oldular, yarınlara umut veren mesaj verdiler.
Kürsü hakkını kullanamayan siyasi partiler, sol sosyalist guruplar kürsü hakkını kullananlarla aynı dilden konuştular, hedef belliydi faşist iktidar, faşist düzen, adaletsiz uygulamalar, yasakçı saray zihniyeti ve emeği sömüren kirli emellere, kirli ellere, kirli vakıflara karşı birlikte ama hep birlikte isyan ettiler. Kürsüden konuşanlar, geçmişi unutmadılar 1 Mayıs alanlarında hayatını kaybeden emekçi şehitleri anons ettiler, iş cinayetinde yakınlarını kaybeden ailelerin açıları acımızdır dediler. Basını es geçmediler “Özgür basın susmaz” dediler tüm faşist uygulamalara geçit yok dediler- haykırdılar...
Bakırköy’de asgari ücretin açlık sınırının altında olmasına, Kıdem tazminatımızın fona devredilmesine, grev hakkının gaspına, çocuk istismarına, iktidarın savaş taraftarlığına karşı barışı haykıran işçiler bayram kutlamadı, bayramları zehir eden faşizme öfke kustular-isyan ettiler. Kılıçdaroğlu’na atılan yumruğun ülkenin demokrasisine atıldığını haykırarak hesap sormayanlardan hesap soracağız dediler.
1977’yi unutmak mı asla unutmadılar. Yasakçı zihniyet Taksi’mi yasaklamadı, Taksimde emek şehitlerinin kemiklerini yıllarca sızlattılar. Sosyalistlerin, devrimci yurtseverlerin bedenleri Bakırköy’de yürekleri ise Taksim’deydi. Onlar için Taksim mabetti, Taksim kutsallarıydı. Onun için haykırdılar “Tek yol devrim-Tek yol Sokak” onlar haykırtılar biz Mahir’iz, Deniz’iz, İbo’yuz, Aliismail’iz, Berkin’iz, biz 1 Mayısız- biz emeğiz, halkız, işçiyiz- biz kazanacağız. Devrim şehitlerimize sözümüz var, devrim olacak… Biz aynı gemide değiliz. En son olarak YAŞASIN 1 MAYIS- YAŞASIN 1 MAYIS…
Not; Bazı yazarlar köşelerinde, Bakırköy’deki kutlamalarda İstiklal Marşı okunmadı, tertip komitesi Türk Bayrağı dalgalandırmadı diye yazmış. Siz Atatürk’e küfür yapan Yunanlıya-Siz TC’leri kaldıranlara- Siz milli bayramlara kutlama yasağı getirenlere -İnek hırsızının kahramanlaşmasına karşı bir şeyler söyleme ve yazma yüreği olmayan faşistler- ne zaman adam olacaksınız…
