Derelerin kardeşliğine, doğamızın talanına, Munzur’un sularına, yaşamın her alanına, kadınların gülmesine, her nefes alışımıza karşı çıkan sahi KİM?
AKP Hollanda’dan Daha Beterini Yaptı
“AKP’lilerin demokrasiyle ve hukuk devleti ile problemi olduğunu bilmeyen yok! Demokrasi asla içlerine sinmedi. Onların “demokrasi” anlayışları siyasal İslamcılığın, gericiliğin, yasakların egemen olduğu ve kamusal alanların tekellerinde olması anlamındaydı. Demokrasi ve özgürlükler uğuruna canlarımız elimizden uçtu, kanımızı akıttılar… Sonuç demokrasiyi sosyal hukuku devletini AKP iktidara geldiği gün katletti.
Bakın demokraside, hukukta birgün size de lazım olacak demiştik. Demokrasiye inanmayanlar, demokrat olmayanlar başkalarına demokrasi dayatmayı kendine hak göremez. Hollanda şunu yaptı, bunu yaptı diye ağlamayın. Siz AKP’liler olarak yaptıklarınızın Hollandalılardan farkı var mı? Daha beterini yaptınız. Bizlere faşizmi uyguladınız diktayı yaşattınız… Unutmadık, ama biz öyle bir gelenekten geliyoruz ki sizler yapılanı kabullenmediğimiz gibi tepkimizi de en alasından emperyalist Avrupa’ya koyduk.
Ana muhalefet lideri Kılıçdaroğlu“Sazan”,geçmişi unutmuş. Denktaş’a bu ülkede miting yasağı koyan, emekçilere, öğrencilere basın açıklaması yasağı kim uyguladı? Derelerin kardeşliğine, doğamızın talanına, Munzur’un sularına, yaşamın her alanına, kadınların gülmesine, her nefes alışımıza karşı çıkan sahi KİM?
Taksim’e futbol takımlarına giriş serbest, 1 Mayıs işçi ve emek bayramını kutlamak için emekçilerin o alana girmesi yasak… Öyle mi?
Siyasi partilere kurultay salonu engeli, biber gazı, tazyikli su sıkmak demokrasiymiş, Esenler’de olduğu gibi tüm yurtta seçim çalışması için kendilerinden olanlara alanlar serbest, diğerlerine yasak! Öyle mi?
Hukuku militanlarına teslim etmek, yüksek yargıyı kadrolaşmayla ve yapısını değiştirerek AKP yargısı haline getirmek demokratlık… Öyle mi?
Osmanlı hayranlığı ile kula kulluğu kabullenmek, Şeriatçı, Fetullahçı beyinler yetişmesi için eğitimi “ben yaptım, ben bilirim” anlayışıyla değiştirerek yobazlar ve gericiler yetişmesine imkan tanımak demokratlık…! Öyle mi?
Askerler ve sivillere Ergenekon-Balyoz kumpasları kurmak. Anayasa değişiklikleriyle “eski Türkiye” denilen Türk devletini, Atatürk cumhuriyetini ortadan kaldırmak demokratlık…! Öyle mi?
Devrimci yurtsever gençlerimizin yargısız infazlarına sesi çıkmayanlar, verilen siyasi kararlarla idamlarına sevinç naraları adanlar, Sivas “Madımak” sanıklarını yargılamak yerine, işe alanlar ve onlara olanak sağlayanlar. Türkan Saylan’ı, İlhan Selçuk’u gece yarısı hukuk dışı, anti demokratik kararlarla evinden almak, Ali Tatar’ın, Kuddusi Okkır’ın ölümlerine ferman yazmak demokratlık… Öyle mi?
Gezide, Soma’da ve ülkemin birçok yerinde ülke insanını öldürenlere ödül vermek, analarına küfür etmek, ölen çocuklarımıza teröristlikle yaftalamak demokratlık… Öylemi ey BAŞKAN, ey muhalefet lideri, ey Başbakan, ey Bakanlar ey AKP’liler, eyyyyyyyy AHALİİİİİİİ bu ve benzeri olayları biz UNUTMADIK, ya siz
Ortada gerçek demokrasi, hukuk var mı? Herhalde bunu söylersek hem kendimizi hem de kandırılmışları kandırmış oluruz. Referandumda AKP tipi başkanlık sistemi kabul görürse, AKP tarzı demokrasi ve hukuk devleti de “milliyetçilik” gibi ayaklar altına alınacak.
AKP tipi başkanlık sistemi referandumla gelirse, AKP tarzı demokrasi gelecek, hukuk devleti ise hayal olacak! AKP Türkiye’ye askeri, ekonomik, politik, stratejik alanda küme düşürttü. Öncelikle ülkeme, sonrasında AKP’li yurtdışı edilen “Bayan Bakana” ve aydınlık yarınlarımıza… Şimdiden geçmiş olsun…