3 ARALIK DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜNDE KİMİ VE NEYİ KUTLAMALIYIZ?

3 ARALIK DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜNDE KİMİ VE NEYİ KUTLAMALIYIZ?
 
3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle ESDEF, Kızılay Esenler Şubesi ve  Esenler Kırşehirliler Derneği engelli dernekleri yöneticilerine ve engelli ailelere kahvaltı verdi.
 
Esenler Belediyesi Kültür Merkezi'nde verilen kahvaltıya; Esenler Kaymakamı Yüksel Ünal, Esenler Belediye Başkanı, Esenler İlçe Emniyet Müdürü Erhan Akgün, CHP ilçe başkanı Halil özden, MHP ilçe başkanı Ahmet Fidan, Saadet Partisi ilçe başkan yardımcısı Mustafa Kaplan, Esenler Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürü Özcan Hamza, ilçedeki engelli derneklerinin başkanları, siyasi parti yöneticileri, engelliler ve aileleri katıldı.
 
Kahvaltı sonrası Esenler Engelli Dernekleri’nin düzenlediği program saat 11.00’de Davutpaşa kapalı cadde de Engelliler Yürüyüşü ile başladı...
 
Yürüyüşün ardından Atatürk anıtına çelenk sunulması, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasından sonra Esenler görme, işitme, ortopedik, zihinsel ve otistik engelliler dernekleri adına Esenler Otistik Engelliler Derneği Başkanı Bekir Sağız günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yaptı.
 
Sağız’ın manifesto niteliğindeki konuşması şöyle;
 
3 ARALIK DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜNDE TÜRKİYE’DE NEYİ VE KİMİ KUTLAMALIYIZ?
 
Cadde ve sokaklarda engelleri kaldırmayıp, engellileri ev hapsine mahkum eden belediyeleri mi?
 
Şehirde mimariyi, çevreyi engelsiz hale getirmeyip gazete ve televizyonlara konu olmak için sadece engelliler gününde engellileri hatırlayan belediye başkanlarını mı?
 
Kanunların ve TSE ölçülerinin zorunluluğuna rağmen çevrede yapılan konutlarda ve diğer binalarda engelsiz mimari ölçülerine uymayan mimarları mı?
 
Kaynaştırma öğrencilerini istemeyen, uğraşamam diyen öğretmenleri mi?
 
Kaynaştırma öğrencilerini çocukları ile aynı sınıfta olmasını istemeyen velileri mi?
 
Otizm, işitme ve görme engellileri mevcut eğitim sistemine adapte etmeye zorlayan bireye özel eğitim modelini uygulamayan eğitim sistemini mi?
 
Yaşıtları haftada otuz saat eğitim alırken engelli çocuklara haftada iki saat eğitim veren rehabilitasyon merkezlerini mi?
 
Zorunluluğa rağmen engellileri işe almayan evlerinden çıkmasınlar diyen işvereni mi?
Kurumlarındaki boş olan zorunlu engelli kadrolarına sınavı kazanmalarına rağmen engelli memurları almayan bakanları mı?
 
Engelli raporlarında sadece tıbbi eksikliği baz alıp hayata katılabilme ölçütünü değerlendirmeyen doktorları mı?
 
Engellileri ve otizmlileri oturduğu apartmanda istemeyip taşınmalarına zorlayan komşularını mı?
 
Apartman girişine rampa yapmak isteyen engellilere izin vermeyen duyarsız insanları mı?
 
Araçlarını yaya kaldırımlarına park ederek görme engellileri ve tekerlekli sandalyelileri araç yoluna inmek zorunda bırakan başka bir aracın çarpmasına ve ölümüne sebep olacak araç sahiplerini mi?
 
Engellilerin hukuki haklarını gereksiz olduğunu düşün haklı davalarını sekiz on yıl uzatan sonuçlandırmayan hukukçuları mı?
 
Sosyal medyada engellilerin farkında olduğunu yazıp paylaşıp, gerçek hayatta engellileri görmek istemeyen iki yüzlü insanları mı?
 
Otel, lokanta, pastane, kafeterya, mağaza, sinema ve tiyatro salonlarını engellilerinde gireceği şekilde yapmayan, yaya kaldırımlarını masa ve tezgahla işgal eden işyerlerini mi?
 
Engellilerin ötekileştirilmesine sebep olan acındırma kampanyaları ile para toplayan gazete ve dergi sattıran kişisel menfaatçi dernek ve vakıf yöneticilerini mi?
 
Engellilerin özel günlerinde sahneye çıkartarak bakın zavallı engelliler şarkı da söyleyebiliyor, folklorda biliyor, haydi alkışlayalım mutlu olsunlar zihniyetinde olan gösteriş amaçlı etkinlikler düzenleyen kurumları mı?
 
3 aralık’ta kutlamadan bahsetmek, eğlenceler düzenlemek engellenenlere ve ailelerine saygısızlıktır…
 
Engelliler olarak acınma değil, lütuf değil, hemen şimdi eşit yaşam istiyoruz.”



Orjinal Habere Git