29. YILINDA ACIMIZ YİNE TAZE, YİNE YANIYOR İÇİMİZ

29. YILINDA ACIMIZ YİNE TAZE, YİNE YANIYOR İÇİMİZ

Öldüren hep siz oldunuz, ölenler ise biz… Ülkemizde… Her türlü canlıyı yakanları yine siz ödüllendirdiniz! (İnsan yakmak, Orman yakmak, Hayvan yakmak) Yakanlar hep siz oldunuz, yananlar ise ül

Ülkemiz tarihinde bir utanç sayfası 2 Temmuz. Madımak katliamının 29 yılında acımız yine taze, yine yanıyor içimiz. Bu insanlığa karşı işlenmiş bir suç, hiç unutulmayacak bir suçtur. Tarihe Kara bir leke olarak geçen katliamın üzerinden tam 29 yıl geçti.
2 Temmuz 1993’te davetli oldukları Pir Sultan Abdal Şenliklerine katılmak için Sivas’a giden çoğu Alevi ve solcu, aydın ve sanatçılar, kaldıkları Madımak Otelinde, radikal İslamcılar tarafından yakıldı. Şenliğe yönelik saldırılar, devletin gözü önünde, bir hafta öncesinden hazırlıkları yapılarak gerçekleştirilmiştir. 2 Temmuz günü Sivas’ta gerilim doruğa çıkmış ve gerici binlerce kişi, etkinliğe katılmak için Sivas’ta bulunanların sığınmak zorunda kaldığı Madımak Oteli’ni kuşatmıştır. Devlet, bu kuşatmayı dağıtmak için hiçbir girişimde bulunmamış, bu kuşatma ve sonrasında otelin ateşe verilerek 33 kişinin katledilmesi, dakika dakika kameralar tarafından kaydedilmiş ve canlı yayında tüm dünyaya izletilmiştir.
İnsanlığın yüzkarası bu olay güvenlik güçlerinin gözleri önünde gerçekleştirildi. Katliamdan sonra bu olayda yer alan gerici katil güruh içinden sadece çok küçük bir grup hakkında dava açıldı. Uzun süren yargılamalar sonunda çoğu ya hiç ceza almadı ya da küçük cezalarla kurtuldu. Hatta gericilerin avukatları bugün siyasi iktidar içinde kendine yer bile buldu. Ödüllendirdiler yakanları…
Bu coğrafyanın unutturulmak istenen katliamları dan biridir Madımak.. Tıpkı Ankara, Maraş, Reyhanlı, Roboski, kanlı 1 Mayıs gibi…
Türkiye’de bugün de olduğu gibi siyasal iktidarların katliamların üstünü örtmek, katliamları gözden kaçırmak, silikleştirmek, sorumlularını aklamak zihniyeti vardır.
Hâlbuki yaralarımızı sarmak, kayıplarımızın eksik kalan yasını tutmak, geçmişimizle yüzleşmek bizi demokrasiye taşıyacak. Bu yüzden, baskıcı ve yasaklayıcı tüm zihniyetlere karşı çıkmak zorundayız. Bu yüzden hiç bir katliamı unutmayacağız, unutturmalarına izin vermeyeceğiz.