15-16 Haziran Direnişi ruhuna selam olsun

15-16 Haziran Direnişi ruhuna selam olsun

15-16 Haziran Direnişi’nin şanlı yıl dönümünün 52. Yılına selam olsun Türkiye İşçi partisine ve üyelerine. Selam olsun, direnen, mücadele yapan işçi sınıfına… Bugün, Türki

SELAM OLSUN… TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİNE VE ÜYELERİNE…
Türkiye işçi sınıfı tarihinin en büyük direnişlerinden olan 15-16 Haziran Direnişi’nin şanlı yıl dönümünün 52. Yılına selam olsun. Selam olsun 1967 yılında Türk-İş’in Sarı-Gangster tavrına karşı işçiler tarafından kısa adı DİSK olan (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu) kuran, Türkiye İşçi Partisi üyelerinden, Kemal Türkler’e, Rıza Kuas’a, İbrahim Güzelce’ye, Mehmet Alpdündar’a  Kemal Nebioğlu’a ve direnen, mücadele yapan işçi sınıfına… Selam olsun…

Amerika’da eğitim gördüğü ve maaş aldığı emek düşmanları tarafından Türk-İş, 1952 yılında kuruldu veya kurduruldu. Tür-İş 1950’li yıllar, Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın kazanımlarını ve 1961 Anayasasının getirdiği sendikal hakları yok etmek için karşıdevrimcilerin örgütlendiği bir yapıydı. ABD güdümündeki yerli Parababalarının iktidarına hizmet yapanlar, emeği sömüren, işçi sınıfını köleleştirenler, 15-16 Haziran 1970 Şanlı Direnişçilerini hesaba katmamışlardı.

İşte…1967 yılında İşçiler için çekim merkezi olmaya başlayan DİSK, kaçınılmaz olarak sermaye sınıfının hedefine girdi. İşçi sınıfının ve sosyalist hareketin artan etkisini de kırmaya yönelik bir hamle olarak DİSK’i tasfiye edecek bir yasa tasarısı hazırlandı.
  • 1967 yılında kurulan DİSK’ten rahatsızlık duyan sermaye, 1961 Anayasası’nın getirdiği kazanımları budamak için 1970'te, çalışma yaşamını ve temel sendikalar mevzuatını düzenleyen 274 sayılı yasayı hazırladılar. 274 sayılı yasa ile Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasası ile 275 sayılı Sendikalar Yasası'nda değişiklik yapan ve işçilerin sendika seçme ve örgütlenme özgürlüğünü önemli ölçüde kısıtlayan tasarıyı meclisten geçirdi ve 11 Haziran 1970'te Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'ın onaylamasıyla da yürürlüğe girdi. 
  •  
  • Bunun üzerine, işçiler, 1961 Anayasası’nın getirdiği kazanımları kaybetmemek adına,  örgütlenme haklarının ellerinden alınmasına karşı koyarak ve sendikaları DİSK’in kapatılmasına tepki olarak direniş başlattılar. Bundan tam 52 yıl önce 15-16 Haziran 1970 tarihinde yaklaşık 120 bin işçi yüzlerce fabrikadan çıkarak, İzmit ve Gebze’den Kadıköy’e, Levent’ten Mecidiyeköy ve Taksim’e, Bakırköy’den Topkapı ve Edirnekapı’ya kadar tüm baskılara ve yasaklara direnerek yürüdüler. İşçiler bir araya gelmesin diye Galata Köprüsü açılarak geçişe kapatıldı, vapur seferleri iptal edildi. Her türlü engellemelerle bu şanlı direniş kırılmak istendi.  Hatta olayların birinci günü akşamı Bakanlar Kurulu 60 günlük bir sıkıyönetim ilan etti.

DİSK ve bağlı sendikaların yöneticilerinin pek çoğu sıkıyönetim mahkemelerince tutuklandılar ve yargılandılar. Yurt genelinde meydana gelen olaylarda 2 işçi, 1 polis ve 1 esnaf yaşamını yitirdi.
 
3 ay süren sıkıyönetim sonunda işten çıkarılan işçi sayısı 5 bini aştı. Sonraki süreçte DİSK yöneticileri açılan davalardan beraat ettiler. Söz konusu yasa değişikliklerini içeren hükümler ise 2 yıl sonra, Anayasa Mahkemesi’nce anayasaya aykırı bulunarak iptal edildi. Sermaye o dönem yapmak istediklerini, ancak 12 Eylül 1980 faşist darbesinden sonra hayata geçirmiştir. Çalışma yaşamı halen o dönemin ürünü olan bu gerici yasalar ile yönetilmeye devam etmektedir. 

15-16 Haziran Direnişi ve Gezi Direnişi ruhuyla, tüm yurtseverler, işçiler, emekçiler, emekliler duraksamadan hak arama mücadelesine devam etmeliyiz ki,  en azından 1961 Anayasası’nın getirdiği kazanımları, korumuş olalım ve bu kazanımları daha ileriye taşıyabilelim. Haksızlığa uğrayan halkın haklarını, işçilerin özgürce örgütlendiği, toplu sözleşme ve grev yapabildiği demokratik hak ve özgürlükler için 15-16 Haziran Direnişi ruhunu gelin hep birlikte, ama- fakat- lakin demeden yeniden yaşatalım…


  • Perşembe 14.6 ° / 10.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 15.6 ° / 10 ° false
  • Cumartesi 16.1 ° / 9.6 ° Güneşli