Tarih: 27.12.2020 15:24

Kadıoğlu, suyun her damlası, 7 adımda kuraklıkla mücadele

Facebook Twitter Linked-in

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, 7 başlıkta uyarılarda bulunarak “Kentlerde Kuraklıkla Mücadele” çağrısında bulundu
Kadıoğlu, “Kuraklık ve su kıtlığı ile mücadele için kentlerde yeni yaklaşımlar gerek” vurgusuyla yaptığı çağrıda “Artık zor ve geçici bir çözüm olan boru döşeyip su getirme yerine eldeki suyu doğru yönetmek için çalışmalıyız. Bunun için de gelişmiş ülkelerdekine benzer bilimsel/denenmiş adımların atılması gerek” dedi.

Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu’nun yetkililere ve kamuoyuna yaptığı çağrıda yer alan öneriler şöyle:

  1. 1. Yeraltı ve yer üstü su seviyeleri, toprak nemi, yağmış ve yağacak yağmur, buharlaşma miktarları, bitki örtüsünün durumu ve indekslerle su ve kuraklığı tek elden izleyebilecek belediye meteoroloji birimi kurulmalı.
  2. 2. 1 Ekim Su Yılı başında (mali yıl başı 1 Ocak gibi) her yıl devreye girecek Kentin Su Bütçesi hazırlanıp yürürlüğe konulmalı.
  3. 3. Kentin Su Bütçesindeki açıkları zamanında kapamak için öncedentüm paydaşlarla belirlenmiş olan önlemleri içeren Kent Kuraklıkla Mücadele Planı yapılıp uygulanmalı. (Su bitince yapacak bir ley kalmaz. Yani suda sadece risk yönetimi vardır; kriz yönetimi yoktur.)
  4. 4. Özellikle binaların çatılarından gelen yağmur sularını sarnıçlarda depolayıp (yani yağmur suyu hasadı ile) kullanım suyu olarak değerlendirilmesine yönelik mevzuat düzenlemeleri yapılarak (ceza yerine) bu uygulama teşvik edilmeli.
  5. 5. Kent ve çevresinde kullanılabilecek su kaynakları küresel iklimden nasıl etkileneceği belirlenerek kentlerin ideal nüfus ve sanayi kapasitesi hesaplanmalı. Böylece su arz ve talep dengesi kurularak kent planlanmalı. Sürekli talebi yönetmek mümkün değildir.
  6. 6. İçme suyu ile kullanma suyu birbirinden ayrılmalı. Büyük masraf ve emekle getirilen ve arıtılan su araba vb. yıkamada kullanımı mümkün olduğunda engellenmelidir.
  7. 7. “Yağmur bombası” gibi dünyanın hiçbir yerinde kuraklığa çare olarak kullanılmayan gerçek çözümü erteleyecek, dışa bağımlı, radikal, bilim dışı boş söylemlere prim verilmemeli.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —